kapat

29.10.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Sabah İnternet
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Teba
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Demokrasi değil, daha çok bürokrasi

Belediye başkanlarına bakarsanız, "Yerel Yönetimler Yasası" bütün sorunları çözecek...

Sanki yollardaki çukurlar, sokaklardaki çamurlar bu tasarı yasalaşırsa bitecek... Çöpler zamanında toplanacak, parklar yapılacak, hava kirliliği ortadan kalkacak, kültüre-sanata para yatırılacak...

Kısacası İstanbul, cennet halini alacak..

Bana kalırsa tüm başkanlar hayal görüyor...

Bu yasa hiçbir dertlerine çözüm getirmeyecek... Aksine belediyeler üzerindeki baskıyı, vesayeti, denetimi güçlendirecek...

Kısacası yerel yönetimlere demokrasi değil, bürokrasi getirecek...

37 sayfalık yasa tasarısında belediyelerle ilgili düzenlemeler 10 sayfayı geçmiyor... Kalan bütün maddeler İl Özel İdareleri ile ilgili düzenlemeleri içeriyor...

*

Tasarının 12. ek maddesinde, "Belediyeler, il sınırları içindeki ve bütün ilçelerdeki kamu kurum ve kuruluşları ile doğrudan yazışma yetkisine sahiptir... Bakanlıklar ile yapılacak yazışmalar Valilikler vasıtasıyla yapılır" deniliyor...

Yani; 750 bin nüfusa sahip Kadıköy Belediyesi, imarla ilgili bir konuyu Bayındırlık Bakanlığı'na, sağlıkla ilgili bir sorunu Sağlık Bakanlığı'na, kültürle ilgili bir etkinliği Kültür Bakanlığı'na direk yazıyla bildiremeyecek... Danışıp görüş elde edemeyecek...

Valiliğe yazacak... Valilik gerek görürse bir ön yazı eşliğinde bu başvuruyu Ankara'ya yollayacak...

*

Tasarı, Valiler'in başkanlığında il imar kurulları oluşturulmasını öngörüyor... Ama komisyonda seçilmişlerden çok atanmışlar bulunuyor...

Ayrıca, tasarının 2. ek maddesiyle ise imar konusunda şu hüküm getirilmek isteniyor:

"Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, valiliklerin ve belediyelerin imar planlama ve uygulamalarını denetlemekle görevlidir... Bu amaçla gerekli denetim kadroları oluşturur..."

Bunun anlamı şu; bir ilçe belediyesinin yaptığı 1/1000'lik imar planını Bayındırlık Bakanlığı silip atabilecek... Veya "Burası şöyle olmalı" diyerek değiştirtebilecek..

*

Bana göre yerel yönetimlerde gerçek anlamda radikal kararlara ihtiyaç var...

Örnek mi?

Seçilmiş bir belediye başkanı hakkında devlet memurlarından oluşan il veya ilçe idare kurulları lüzum-u muhakeme kararı verebiliyor..

Yolları yapan belediyelere trafikte söz sahibi olma hakkı tanınmıyor..

Seçimle gelen belediye başkanları hâlâ kent dışına çıkarken kaymakama bilgi vermeye ve hatta izin almaya mecbur ediliyor....

Yeni tasarı bu konularda bir tek çözüm üretmiyor, bir tek önlem getirmiyor...

*

Soruyorum;

İstanbul'da hem vali, hem de belediye başkanı yerine bir tek "Baş" olsa ve o da seçimle koltuğuna otursa bu kent daha iyi yönetilemez mi?

Hem İl Genel Meclisi, hem de Belediye Meclisi yerine bir tek "Kent Meclisi" oluşturulsa daha kolay ve sağlıklı kararlar verilemez mi?

Büyükşehir Belediye sınırları il sınırlarıyla örtüşse imar kaçakları, arazi talanları önlenemez mi?

Çevreyi kirletmekten tutun da, tabiat ve kültür varlıklarını talan etmeye, imar yasaklarını çiğnemeye kadar uzanan kent suçları tarif edilse ve bu suçluları takip edecek "Kent Polisi" ile bu suçları yargılayacak "Kent Mahkemeleri" oluşturulsa Türkiye daha yaşanır bir ülke haline gelmez mi?

*

SON SÖZ: Bana göre bu tasarıya bel bağlayan belediyeler yanlış yapıyor... Vakit geçirilmeden tüm belediye başkanları güçbirliği yapmalı ve kulis için Ankara'yı mesken tutmalı...

*

DİP NOT: İstanbul'un 32 ilçe belediye başkanı bilmeli ki; savundukları(!), bir an önce çıkması için çabaladıkları bu tasarı yasalaştıktan sonra artık mazeret ileri süremeyecekler...

En ilginci; "Elimizde yetkimiz yok" diyemeyecekler..

İstanbullular'ın dert köşesi
KADIKÖY

Servis kazığı

BOSTANCI'da oturuyorum. Çocuğum İSTEK Vakfı Acıbadem Lisesi'nde eğitim görüyor. Servis ücreti olarak benden her ay 42 milyon 750 bin lira alıyorlar. Oysa mesafe 10 kilometreyi geçmez.

Bir veli

KAĞITHANE
Kırık lambalar

ŞİRİNTEPE Açelya Sokak sakiniyim. Mahallemize kurulan Salı Pazarı'nın pazarcıları, sokak lâmbalarından elektrik alıyorlar bu arada aydınlatma lâmbalarının çoğunu da kırıyorlar.

Murat Pekdemir

ÜSKÜDAR
Mermer tozu!

İCADİYE Mahallesi Çifteçınar Sokak'taki mermerci çevreye verdiği rahatsızlık, toz ve gürültü yüzünden kapatıldı. Ama 3 gün sonra tekrar açıldı. Mermer tozu solumaktan bıktık usandık.

Sokak Sakinleri

FATİH
Otopark kazığı

CERRAHPAŞA ve Çapa Hastaneleri'nin girişlerinde otopark ücreti olarak alınan 5 bin lira 1 milyona çıkarıldı. Kapı görevlisi de, "Köprü de bir milyon lira oldu" gibi abuk sözler ediyor.

A.Sedat Ayhan

MALTEPE
Bahçem gitti!

GÜLSUYU Çiftlik Sokak'taki evlerimiz Hazine'ye aitti. Tapu için gelen yeminli büro memurları ölçüm yaparken, herkesin arsası birbirine karıştı. 35 yıllık bahçem bir başkası adına yazıldı.

İ.Demir Durmuş

K.ÇEKMECE
Kapkaçcılar

CENNET Mahallesi Hürriyet Caddesi'nde arabamla dururken, çantamı alıp kaçtılar. Buna benzer bir başka olay da Barbaros Caddesi'nde oldu. Bu mahallenin daha sıkı denetlenmesini istiyorum.

Rabiye M.Aldılar

B.EVLER
Dersler boş

YENİBOSNA Kuleli İlköğretim Okulu'nun 6. ve 7. sınıfların İngilizce ve Türkçe öğretmenleri yok. Haftada en az 12-13 saat ders boş geçiyor. Çocuklarımız bu açığı nasıl kapatacak? Veliler

ÜMRANİYE
Çamur deryası!

YUKARI Dudullu Tavukçuyolu, Okay Caddeleri ve Hicret Sokağı'nın yolları o kadar bozuk ki, yazın toz-topraktan boğulduk. Şimdi araçların bile zor geçtiği çamur deryasına döndü. Erkan Yosma

AKSARAY
Galerici işgali!

YUSUFPAŞA ve Muratpaşa Mahallesi'nde Sadiçeşme ve Kazgani Sadi Sokak ile bağlantıları oto galericilerinin işgali altında. Evimize bile girip çıkamıyoruz...

Yaşar Tatar

SARIYER
HİSARÜSTÜ 3. Aralık Sokak sakiniyim. Sokağımızda ve yakınımızda bir tek çöp konteynırı yok. Herkes çöpünü istediği saatte köşe başına bırakıyor. Sonra çevrede kokudan geçilemiyor.. Nalan Köybulan


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır