Kardeş aile edinelim
Depremden sonra bu köşede "kardeş aile" önerisi yer almıştı.

Hepimizin deprem felaketine uğrayan bir aileyi, en az bir yıl süreyle "kardeş aile" olarak benimsememiz, onların bir çok sorununu çözebilir.

Ailenin geçim sorununa katkımız olabilir, çocuklarına okul, hastasına hastane sağlamakta faydamız dokunabilir.

Şimdilik yapılabilecek en gerçekçi dayanışma biçimi bu gibi görünüyor.

Değerli dostum Bekir Coşkun da aynı şeyi düşünmüş. Onun yazısında da "lokmanızı bölüşecek bir aile" fikri, her zamanki güzel üslubuyla dile getirilmiş.

***

Son bir kaç gün içinde "kardeş aile" konusunda bazı olumlu adımlar atıldı.

Konuyu enine boyuna konuştuğumuz Cem Duna, Eğitim Gönüllüleri Derneği'nden İbrahim Betil arkadaşımızla görüştü.

İlk izlenimlere göre Eğitim Gönüllüleri Vakfı bu işi örgütleyebilecek gibi görünüyor.

Çünkü hem düşünceyi destekliyorlar, hem de geniş olanakları var.

İbrahim Betil; "50 bin öğrencimiz vardı. Şimdi de 50 bin kardeş ailemiz olur!" diyor.

***

Hepimizin içi yanıyor.

Deprem yaralarının sarılmasında bizim de tuzumuz bulunsun, biz de bu talihsiz yurttaşlarımıza destek olalım diye çırpınıyoruz.

Ama istemekle bu iş yapılmıyor ki!

Kimi bulup yardım edeceksiniz? Tek başınıza nereye ulaşacaksınız?

İşte bu noktada Eğitim Gönüllüleri gibi saygın bir vakıf aracılığıyla kardeş aile edinmek en kolay ve pratik çözüm gibi görünüyor.

***

İşin bir başka boyutu da yardım etmek isteyenlerin, devlete güvenmemesi.

O yardımın kimbilir hangi bürokrasi labirentlerine gireceği, hangi kafaların vereceği hangi kararlarla, hangi önceliklere göre harcanacağı belli değil.

Çoğu kişi, yapacağı yardımın, doğrudan doğruya felaketzedelere ulaşmasını tercih ediyor.

Kardeş aile projesi bu bakımdan da, en akla uygun çözüm.

Şimdi mesele, bu fikri bir an önce uygulamaya başlamak.

Bekir Coşkun gibi etkin kalemlerin ve televizyonların duyurularıyla bu iş çığ gibi büyür ve Eğitim Gönüllüleri Vakfı bizi bir an önce örgütlerse, bir aya kalmaz hepimizin birer kardeş ailesi olur.

***

Kardeş aile projesi yalnız depremin vurduğu insanlara değil, bize de yardım edecek.

Çünkü birçok insan "mutluluğun paylaşmak demek olduğunu" yeni baştan öğrenecek.

Hem de yaşayarak!