kapat

25.08.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Bina bilgi ister
İTÜ'lü 15 profesör, Başbakan'a sunulmak üzere hazırladıkları raporda "Yönetmeliklere uyulmalı, master plan yapılmalı" dediler

Fügen ÜNAL ŞEN

İTÜ rektörü Prof. Dr. Gülsün Sağlamer başkanlığında, mimarlık, maden ve inşaat fakültelerinden 15 profesör, Başbakanlık'a sunulmak üzere rapor hazırladı. Rapora göre, karada 120 kilometre uzunluğunda bir kırık meydana getiren Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın Marmara boyunca uzandığı bölgede hem sismik aktivite çok yüksek, hem de zemin koşulları son derece elverişsiz.

Hasarların zemin problemi ve binaların yapım hatalarından kaynaklandığı belirtilen raporda, zemin etüdü doğru yapılmış ve zemine göre inşaat tekniği uygulanan binaların yerli yerinde durduğuna dikkat çekildi. Hasar gören binalardaki eksikler ve kusurlar şöyle sıralanıyor:

Hasarın nedenleri
* Betonarme taşıyıcı sistem düzensiz. Hasar gören binalarda, zemin kattan sonra genellikle çıkma yapılmış.

* Betonarme elemanların düzeninde konstrüktif kurallara uyulmamış. Etriyeler yeterli sıklıkta yapılmamış, kiriş-kolon düğüm noktalarında hemen hemen hiç etriye bulunmamaktadır.

* Beton kaliteleri düşüktür. Hazır beton yerine, şantiyede ilkel koşullarda beton hazırlanması, önemli bir hasar sebebidir. Çoğunlukla deniz kumunun kullanılması, binalarda korozyona dolayısıyla mukavemet ve kesit kaybına neden olmuştur.

* Belediyeler tarafından onaylanan uygulama projelerinde olmamalarına rağmen, binaların giriş katlarının dükkan, market, galeri, depo şeklinde kullanılmaları, yeterli dirence sahip olmayan katların ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Bazı binalarda ise, yer kazanmak amacıyla zemin katlarında bazı kolonların kesildiği ibretle gözlemlenmiştir.

* Hasarın bir önemli nedeni de ara kat yapılmasından kaynaklanan "kısa kolon" problemidir.

* Isı izolasyonu nedeniyle yapılan iki yarım tuğla arasına ısı yalıtım malzemelerinin yerleştirildiği duvarlar içe ve dışa devrilmiştir.

Ne yapılmalı?

İTÜ profesörleri şimdi herkesin birbirine sorduğu "Bundan sonra ne yapacağız?" sorusuna da yanıt vermeye çalıştılar:

* Deprem ile ilgili eğitim programları bir an önce hazırlanmalı.

* Merkezi yönetim, yerel yönetim, sivil toplum örgütleri, kullanıcı, yatırımcı, yapımcı gibi yapım, yerleşim sürecinde rol alanların yetki ve sorumlulukları yasa ve yönetmeliklerle yeniden düzenlenmeli.

* Ulaşım, iletişim, enerji nakil, kanalizasyon gibi alt yapı sistemleri, üst yapı ile entegre bir şekilde ele alınmalı.

* Yapım ve denetim sorumlulukları net bir şekilde belirlenmeli ve bu sürecin sigorta sistemiyle kontrolü sağlanmalı.

* Bursa ve Adapazarı ovaları gibi tarım arazilerinin iskana açılmasından vazgeçilmeli.

* Marmara Denizi'nin güneyi için yeni bir yerleşim master planı hazırlanmalı ve buna mutlaka uyulmalıdır.

* Ülkemizin yüzde 96'sının deprem riski taşıyan bölgeler olması nedeniyle zorunlu deprem sigortası yasası çıkarılmalı.

* Deprem bölgeleri için uygun yapı teknolojisi ve bina tipolojisi belirlenmeli. Enkazlardan boşalan alanlar yeşil alan olarak düzenlemeli.

* Birinci derece deprem bölgelerinde ve zayıf zemin koşullarında Zemin Mekaniği ve Temel Mühendisliği araştırmaları zorunlu hale getirilmeli.

* Deprem konusunda yapılan araştırmalar daha fazla desteklenmeli.


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır