kapat

23.07.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.


Komedi filmi gibi


Fanatik bir ailede büyümenin bazı dezavantajlarını yaşıyorum. Lig başlarken, bizim evdeki maç akşamları bakalım bu sezon nasıl olacak?

Küçükken bazı geceler evde acayip bir gürültü olurdu ve ben o gürültüden korkup ağlardım. Bunun neden sadece haftasonları olduğunu anlayamazdım. Büyüdükçe yavaş yavaş jetonum düşmeye başladı; meğer maç seyrediyorlarmış. Evde bir kıyamet, gürültü, bağırış, çağırış, kalabalık... Görseniz 3. Dünya Savaşı başladı zannedersiniz.

Ağabeyim sinirden konuşmuyor, babam bir yerini incitme korkusu taşımadan kendini yerden yere atıyor, annem de hem bağırıyor, hem de bağırdığı gibi bir yandan; "Allah'ım Fenerliler'in ayaklarını bağla, kafalarını tut da Galatasaray'a gol atamasınlar," diye bıkmadan usanmadan 90 dakika boyunca dua ediyor, amcam stresten sigara üstüne sigara yakıyor ve ben tüm bu olanları hayretle izliyorum. Onlar maçı izliyor, ben onları...

Babam GS'nin attığı ya da kaçırdığı her golde kendini yere atıyor, ardından hepimiz eğilip iyi mi, değil mi diye bakıyoruz. Biz korkuyla başına üşüşmüşken o yattığı yerden; "GOOOL!" diye bağırmaya başlıyor. Toparlanıp ayağa kalkıyor ve aynı heyecanla maç seyretmeye devam ediyor.

Uğur meselesi
Bu belki de fanatik olan her ailede görülen bir manzara. Fakat öyle bir şey var ki, onun bir tek bizim evde olduğuna eminim. Maç başlıyor; 10 dakika geçiyor gol yok, bir 10 dakika daha, yine gol yok. Bir bakıyorum annem herkesi oturduğu yerden kaldırıyor ve kendi gösterdiği yere oturtuyor. Nedeni, yerlerin uğursuz olması. Yine gol olmayınca bu sefer bir bakıyoruz babam yerde oturuyor (uğurlu yeri orasıymış), annem ortalıkta yok. Mutfak dolabının önünde buluyoruz onu. Açıklaması da çok net; "Ben burdayken gol oluyor." Gerçekten de öyle, ne zaman annem mutfakta, buzdolabının önünde dursa Galatasaray gol atıyor. Ben de yavaş yavaş bu olaya inanmaya başlıyorum galiba...

Bir kere Beşiktaş maçı sırasında sıkıldım, odama gittim. Odadayken gol attık. Maç bitene kadar ne yaptıysam o odadan çıkamadım. Neredeyse kapıyı üstüme kilitleyeceklerdi. Neymiş, ben odadayken gol atmışız, hep orada kalacakmışım.

Bunlar her evde oluyor mu diye merak ediyorum. Her evde olmasının dışında herkesin annesinin benimki kadar fanatik olup olmadığını merak ediyorum. Haydi erkekler tamam da, ya annem?

Ben de fanatik oldum çıktım
Küçükken her pazar babam sayesinde bütün spor programlarını seyrederdik geceyarısına kadar. Babamla ağabeyim oturup pür dikkat dinlerlerdi. Ben de annemi arkama destek alarak; "Kapatın!" diye tuttururdum. Meğer esas fanatik oymuş!

Tabii ister istemez ben de etkilendim bu durumdan. Etkilenmemek mümkün değil. Bazen maç seyrederken kendimi koltuğun kenarında ayakta dururken buluyorum. Bu durumun bazı dezavantajları var:

Birisi GS ile ilgili bir şey söylediği zaman ister istemez sinirleniyorum.

Maç akşamları evdeki gürültüden dolayı ertesi gün komşularla yüzyüze gelmek pek hoş olmuyor.

GS yenildiği zaman evde kimsenin ağzını bıçak açmıyor, hiçbir şey için izin isteyemiyorum.

Maç seyrederken ağabeyimin yanına kimse yaklaşamıyor. Bir kere Vanspor'dan son dakikalarda gol yemiştik, iskemleyi kırmıştı.

O saatlerde duruma şahit olmasınlar diye, kendileri her ne kadar evdeki durumu görmek isteseler de, arkadaşlarımı çağıramıyorum.

İstediği kadar gürütülü va karmaşık olsun, yine de çok zevkli. Özellikle de galibiyetlerden sonra! Ama üzülüyorum, bu sene o kadar renkli geçmeyecek maç akşamları. Çünkü artık annem de kapalı tribünden kart aldı. Deplasman maçları dışındakileri yalnız ya da eve arkadaşlarımı toplayarak seyredeceğim. Eve arkadaşlarımı toplamak daha mantıklı geliyor.


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır