kapat

30.04.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
I H Y
Sofra
L E I T Z
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Yabancılar beklemede
Seçim sonuçlarını 'pozitif' olarak değerlendiren yabancı yatırım bankaları, Türkiye piyasalarına girmek için "Önce hükümet kurulmalı" diyor. Türkiye, aylardır beklediği 18 Nisan seçimlerinin sona ermesinin ardından piyasaları rahatlatacak yurtdışı kaynak girişini gözlüyor. Seçimden önce oluşan iyimser havanın devam edebilmesi için "taze paranın" girmesi gerekiyor.

Yurtdışındaki yatırımcılara yön veren bazı büyük yatırım bankalarının raporlarında ise kısa vadeli olarak olumlu, uzun vadeli olarak da temkinli bir yaklaşım var. Raporlara göre, seçim öncesine göre yurtdışındaki hava daha pozitif. Hatta kısa vadede Türkiye'ye girmenin çok cazip olduğunu belirten tavsiyeler de var. Ancak büyük miktarda bir giriş için "Önce hükümet ve program" deniyor

Anahtar reformda
Şu anda kısa vadeli yatırımı öneren bankanın, yeni hükümetle şekillenecek uzun vade için "bekle-gör" politikası izlediği gözleniyor. Credit Suisse First Boston'un son raporunda piyasaların DSP ve MHP'nin ANAP'ın desteğiyle bir koalisyon kuracağı beklentisinde olduğu, "herşeyin iyi olması halinde" de iyimserliğin devam edebileceği belirtiliyor. CSFB, pozitif olmadan önce yeni hükümetin kurulması ve politikaların şekillenmesini beklemek gerektiği görüşünde. Uzun vadeli yatırım için anahtar cümle şu: "Türkiye enflasyonu düşürmek için yapması gereken reformları gerçekleştirip, IMF'yle mali yardımı da içeren bir bir anlaşmaya girebilecek mi?"

Kısa vade cazip
Seçim sonrası tablonun eskisine göre daha sağlıklı olduğu belirtilen Merrill Lynch raporunda, yatırımcılara tavsiye şöyle: "TL'de, ancak şimdilik kısa vadede kalın." Uzun vade için ise henüz erken görüşü var. Rapor, oy patlaması gerçekleştiren MHP'nin henüz kapalı kutu olmasının belirsizlik yarattığını da vurguluyor. Yeni hükümetin IMF ile başlatacağı ilişkilerin, Türkiye'ye yatırımda önemli etken olacağını ifade eden banka, bu konuda pozitif düşünüldüğünün sinyalini de veriyor.

Hızlı düşüş için gözle
Kısa süre önce İMKB için "al" tavsiyesi veren Deutsche Bank, siyasi tablonun piyasaların beklentisine uygun şekillenmesi halinde bono faizlerinin de yüzde 80'e doğru düşebileceği görüşünde. Rapora göre piyasalar DSP-MHP ve ANAP'ın oluşturacağı bir koalisyon kurulmasını bekliyor. Seçimden önce DSP-ANAP önderliğinde, MHP destekli bir koalisyon kurulmasının satın alındığını, şimdiki beklentinin de "en iyi senaryodan" çok farklı olmadığı görüşü öne sürülüyor. MHP'nin ekonomi yönetimini bırakarak, başka bakanlıkları isteyeceği tahmini yapılıyor. Reformların bir kısmının hayata geçirilme sinyalinin alınması halinde bono faizlerinin düşebileceği belirtiliyor.

Olumlu haberler bekleniyor
ABN Amro'nun raporunda, seçim sonrası Türkiye'de yaptıkları temaslardan edinilen izlenim aktarılıyor ve şöyle deniliyor: "Bundan sonra gelecek haberler daha pozitif olacak." Hükümetin DSP-MHP ve ANAP tarafından kurulacağı düşüncesini yansıtan raporda ekonomi yönetiminin DSP-ANAP tarafından üstleneceği tahmini yapılıyor. IMF'nin Türkiye'ye geleceği, Haziran başında bankacılık yasasının Meclis'te görüşüleceği ifade ediliyor. Laik hükümetle birlikte yurtdışı kaynak girişinin artacağı ve banka limitlerinin yükseltileceği tahmini yapılan raporda, aylık kur artışı hızının yavaşlayabileceği de öne sürülüyor.

Karamsar görüş
Morgan Stanley (MS) raporunda nasıl bir hükümet oluşacağı netleşmemiş olmasına rağmen sonucun olumlu olduğu belirtiliyor. Önceki akşan Dünya Gazetesi ve Osmanlı Bankası sponsorluğu ile tanıtılan raporda MHP'nin yükselişinin dış politika alanında bazı sorunlar yaratabileceği belirtiliyor. "Köktencilikten Milliyetçiliğe Türkiye" isimli raporda Türkiye'nin artık Batı ile daha mesafeli olabileceği, bölgede güç olmak için daha çok askeri harcamaya gideceği ve bunun da para yaratımı ve enflasyon anlamına geleceği belirtiliyor.

Erdemir'de Japon işi
Son günlerin en hızlı değer kazanan şirketlerinden biri olan Erdemir Japonlarla ortak bir girişime start verdi. Dün yüzde 2.8, önceki gün yüzde 15 ve 13 Mayıs'tan bu yana yüzde 53 değer kazanan Erdemir'den konuyla ilgili olarak yapılan açıklamada 57 milyon dolara mal olamsı beklenen tesisin yapımı için Japon Mitsui ve Nippon Steel ile kredi anlaşması imzalandığı belirtildi. 2001 yılında tamamlanması planlanan ve yıllık 250 bin ton üretim kapasitesine sahip olacak tesisin finansmanının yüzde 15'i Erdemir'in özkaynaklarından yüzde 85'i de Japon kuruluşlar tarafından karşılanacak. Tesis genel kullanım amaçlı sac dışında beyaz eşya ve otomotiv sektörü için de üretim yapacak.

Bu açıklamayla Erdemir'in son günlerdeki hızlı yükselişi ile ilgili iddialar da çeşitlendi. Piyasada anlaşma ile ilgili bilgilerin, bazı büyük yerli oyuncular tarafından önceden bilindiği ve Erdemir'in hızlı yükselişinde bu oyuncuların önceki gün yaptığı yüklü alımların etkili olduğu belirtiliyor.

Yüksek hacimle düşüş
Önceki gün yeni bir tarihi zirve yapan borsa ise dün dinlenmeye çekildi. Güne hızlı bir yükselişle başlayan ve ilk seans 5666 puana kadar yükselen endeks özellikle ikinci seansta yoğunlaşan satışlarla günü yüzde 0.79 düşüşle 5440 puandan kapattı. İşlem hacmi ise önceki gün oranla yüzde 14 gerilemesine rağmen 208 trilyonla yine oldukça yüksek bir miktara ulaştı.

SABAH EKONOMİ


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır