kapat

30.04.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
I H Y
Sofra
L E I T Z
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Herkesin gözü faizde
Faiz, paranın enflasyon dahil tüm risklerinin bedeli. Faizlerin yükselmesi ekonomide durgunluğa yol açarken, düşüşü de canlanma etkisi yaratıyor. Yüzde 90 düzeylerine inen faizlerin daha da gerilemesini dört gözle bekleyenler var

Ekonominin kanı sayılan paranın fiyatı 1999'un hatta 2000 yılının kaderini belirleyecek. Faiz oranları hükümetin dıştan sert bir müdahalesi olmadan gerilemesini sürdürdüğü

takdirde, işler açılacak, ekonominin temel göstergelerinin hemen hemen tümünde iyileşme ortaya çıkacak. Bu düşüşün kademeli bir şekilde gerçekleşmesi bankaları ve faaliyet dışı kazançları yüksek firmaların düşüşe uyum sürecini sancısız yürütmesine imkân verecek. Faizin 1994 krizi öncesinden olduğu gibi, manipülasyon ve zorlama ile düşürülmesi hedeflendiğinde ise işler karışacak. Faizin aşamalı bir şekilde ve piyasanın belirleyeceği bir tempo ile düşmesi, iç talebi, tüketimi ve yatırımları canlandırırken, ihracatın da artmasını sağlayacak. Faizlerdeki hızlı bir düşüşte ise iç talep tırmanış eğilimine girecek ve canlanma kısa ömürlü olacak.

Faizin adım adım düşmesi ise ihracatçı firmaların işletme sermayesi ihtiyacının daha kolay sağlanmasına imkân verecek. Bu alternatif, iç fiyatlardaki artış eğilimini bir ölçüde frenleyerek, ihracatı kolaylaştıracak.

Borsaya doping
Faizin yüzde 140'lardan 120'lere inmesi, 2000'in altına inen endeksi 3000'in üstüne yükseltti. Yüzde 120'lerden 100'lere gerilemesi de endeksin 4000'i aşmasını sağladı. Halen yüzde 90 dolayında olan faizlerin, yüzde 70'lere inmesi borsa endeksinin 6000'in hatta 7000'in üstüne çıkmasına imkân verecek. Faizdeki aşamalı düşüş ekonomik konjonktürdeki iyileşmeyi hızlandıracak ve endeksdeki artışın kalıcı olmasını sağlayacak. Ekonominin temel göstergelerindeki iyileşme, enflasyonda bir tırmanış olmadan devam ettirildiğinde borsadaki yabancı yatırımcı oranı yüzde 60'a yaklaşabilecek.

Faiz takvimi
Faiz düşüşünün sürmesinin ve ekonomide olası bir canlanmanın, temel göstergelere ve piyasalara etkisini kesin bir şekilde hesaplama imkanı doğal olarak yok. Ancak geçmiş yıllardaki göstergeler ve veriler, tüketici davranış ve kararlarının seyri dikkate alarak bir faiz takvimi hazırladık.

Bu analizi dikkate alıp içinizdeki sese de kulak vererek, işinize daha akılcı bir şekilde yön verme imkanını bulabilirsiniz. Ekonominin gidişatını ve faizin seyrini inceleyenler, işlerini koruyabilir ve daha hızlı büyütebilir. Konjonktürün yönüne bakmadan atağa geçen ve korkup küçülenler ise iş hayatının tatsız sürprizlerinden hiç kurtulamaz.

Faizde düşüş eğilimi sürdüğü takdirde ne gibi iyleşmelerin olabileceği de yandaki grafikten incelenebilir.

SABAH EKONOMİ

Talep canlanmasına 12 puan düşüş yeter
Mevcut durum

Nisan ayı başından itibaren iç talepte belirli bir kıpırdanma başladı. Ancak konjonktürün rüzgarı henüz yeterince güçlü değil.

Talep neden durgunlaştı?
* Asya ve Rusya krizleri ile siyasi istikrarsızlık psikolojik olarak yılgınlık yarattı.

* Geçmiş dönemlerde "Fiyatlar artıyor. Bir an önce satın alayım" düşüncesi vardı. Enflasyon hızını kaybedip, rekabet nedeniyle kampanyalar yaygınlaşınca tüketiciler "Dur bakalım.." deyip tüketimlerini erteledi.

* Faizin yüzde 110 ile 145 arasında seyrettiği aylarda ise tüketiciler, yüksek faizden yararlanmak için tüketimlerini erteleme eğilimine girdi.

Canlanma için neler gerekli?
* Enflasyonun bugünkü yüzde 48 ile yüzde 52 bandı arasında tutulması olumlu havanın sürmesini sağlayacak. Talep daha da canlandığında firmaların bunu fırsat bilip fiyat artış oranlarını yükseltmeleri durgunluğu getirir.

* Reel faizin yüzde 20 dolayına inmesi ve para piyasasında bileşik faizin yüzde 78 ile 82 aralığına inmesi şart.

* Tüketici kredisi faizlerinin aylık yüzde 6 civarına inmesi de talebin canlanmasına katkıda bulunacak.

*Katsayı ile taban fiyatı artışının mevcut dengeler zorlanmadan enflasyonun 4-5 puan üstünde tutulması da durgunluğun aşılmasına yardımcı olacak. Bütçedeki faiz yükünün gerilemesi devlet personeli maaşlarının reel olarak daha yüksek oranlarda artmasını sağlayacak.

Yatırım hamlesi yüzde 75'de mümkün
Mevcut durum

Durgunluğun diğer bir nedeni de yerli sermayenin yatırım eğiliminin zayıflaması ve fiili yatırımların azalması oldu. Yatırımların duraklaması ise durgunluğun süresini uzattı. 1998 yılında yatırım teşviklerinin dolar cinsinden toplam değeri üçte biri oranında düştü.

* Yatırımların reel değeri neden geriledi?
* Yüzde 140'lara yükselen faiz yatırım maliyetini tırmandırdı.

* Firmalar yatırıma ayıracakları kaynakları faiz geliri elde etmek için kullandı.

* Durgunluğun yol açtığı moral bozukluğu, yatırım eğilimini törpüledi.

* Firmalar yatırıma ayıracakları kaynakları faiz geliri elde etmek için kullandı.

Yatırım hamlesi için neler gerekli?
* Enflasyonun bugünkü düzeyinin üstüne çıkmayacağı izlenimi güçlenirse yatırımlar tekrar başlayabilir.

* Reel faizin yüzde 18'e, bileşik faizin ise yüzde 75'e inmesi, ekonomik iklimi yatırımlara uygun hale getirecek.

* İç ve dış talepteki her canlanma belirtisi yatırımlara yeni bir hız verecek.

* Siyasetteki istikrar, yatırımların patlması için en önemli koşul...

Yabancı % 0'i bekler
Mevcut durum

1998'de doğrudan yabancı sermaye yatırımları, 1997'ye göre çok düşük bir artış kaydetti. Ekonominin istikrarlı bir büyüme temposuna girmesi için bu yatırımların artması şart.

Neden durakladı?
* Yabancı şirketler, siyasi riski olduğundan yüksek algıladı.

* Çok uluslu kuruluşlar, enflasyondaki düşüş eğiliminin kalıcı olup olmadığını görmek istedi. Yüksek faiz onları da ürküttü.

* Durgunluk, yabancı sermayenin, yatırımlarını başka ülkelere yöneltmesine ne yol açtı.

Artış için neler gerekli
* Yabancılar daha ihtiyatlı olduğu için, faiz yüzde 70'in altına inmeden yatırım kararı almaz.

* Siyasi istikrar ve 300'e yakın milletvekilinin içeriden desteğine bağlı bir hükümet yabancı sermaye akımını hızlandırır.

* Enflasyonun yüzde 45'in altına inmesi de yabancı şirketlerin Türkiye'ye bakışını değiştirir.

Kamu yatırımları Ekim'de
Mevcut durum

Kamu yatırımlarında bir artış faiz gerilemesini sürdürse de şu anda gündemde değil. Çünkü bütçedeki faiz ödemeleri yükü çok yüksek. Faiz düşüşü kalıcı olursa 2000 yılı bütçesi hazırlıklarında yatırımların reel değerini artıracak ilkeler koyabilir.

Neden artırılamıyor?
* Konsolide bütçedeki faiz yükü 40'ın üstünde. Personel maaşları ödendikten sonra kamu yatırımlarına çok az kaynak kalıyor.

Yatırım için neler gerekli
* Reel faizin yüzde 70'e inmesi ve ortalama vadenin uzaması, Hazine'yi ferahlatacak.

* Enflasyondaki artış önlendiği ve faiz oranlarındaki düşüş sürdürüldüğü takdirde dış borç bulma imkanı artacak. Bu durumda kamu yatırımları için daha fazla kaynak ayrılacak.

* Kamu yatırımlarının özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da artırma imkanının bulunmasi siyasi gerilimi azaltarak istikrara ve diğer göstergelerdeki iyileşmelere katkıda bulunacak.

* Ekim ayı ortasında 2000 yılı bütçesi açıklanırken, kamu yatırımlarına daha fazla pay hedeflenmesi iyileşmeyi hızlandıracak.

Oto % 'de canlanır
Mevcut durum

Otomobil veya emlak alımları, ancak gelecekten az-çok emin olunması halinde yapılır. Ekonomi durgunlaştığında, önce emlak, sonra otomobil satışları daha sonra da beyaz eşya ve iç turizm harcamaları azalır. Canlanma da tam tersi sıradan başlar.

Neden azaldı?
* Durgunluk gelirleri azalttığı ve işsizliği yaygınlaştırdığı için bu iki kalemdeki talep zayıfladı.

* Para sahipleri, düşüşün sürmesi ve yeni kampanya beklentisi nedeniyle alımlarını erteledi.

* Yüksek faizden yararlanma isteği alımların ertelenmesinde önemli bir rol oynadı. Oto ve emlak fiyatları dolar bazında düşerken, üç ay için paraya yüzde 25-30 faiz alma imkanı cazip geldi.

* Her yılın mayıs-temmuz da artan otomobil satışları bu yıl da aynı eğilimi gösterebilir.

Satış artışı için ne gerekli?
* Reel faizin yüzde 18'e düşmesi, otomobil yüzde 15'e inmesi de emlak satışlarını canlandıracak. Çünkü bu faiz düzeylerinde tüketici için alımları ertelemek artık pek çekici olmayacak.

* Ekonominin canlanma belirtilerinin filizlendiği dönmler, uyanık ve hesabını bilen kişilerin tam alıma geçtiği bir dönemdir. Çünkü bu tür dönemlerde otomobil ve emlakın reel veya dolar olarak değeri nimimum düzeydedir. Bu kişilerin alıma geçmesi de piyasaların canlanmasını hızlandıracak.

*Ev ve oto alımı için tüketici kredisi faizlerini genel düşüşe paralel olarak yüzde 5.5-6.5 arasına gerilemesi canlanmanın bir diğer nedeni olacak.


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır