|
|
 |
 |
|
Hoşgeldin Ramazan
|
|
İyilik yap iyilik bul
Ramazanın güzel ikliminde yaşarken etrafımızdaki ihtiyaç sahiplerine yardımcı olmak için koşuşturup duruyoruz. Peki kendimize yapabileceğimiz iyilikler için planlar yapıyor muyuz? Bir babanın çocuklarına yapabileceği en büyük iyilik annelerini sevmektir. Hiç bu açıdan düşündük mü? Çocuklarımızı sevindirmek için onlara kucaklar dolusu hediyeler sunarken annelerine bulunacağımız sevgi gösterilerinin onları daha çok mutlu edeceğinin, kaçımız farkındayız. Kaçımız aile mutluluğumuzun bu anlayıştan geçtiğinin idrakindeyiz? Peki bu bağlamda bir soru daha soralım: Kendimize yapabileceğimiz en büyük iyilik hangisidir? En iyi marka elbiseler, en klas arabalar, en güzel yemekler mi? Bedenimiz için ya da "içimizdeki ince biz" için ne yapabiliriz? İlk yapmamız gereken sevdiklerimize, çevremize, doğaya, bitkilere, hayvanlara yapacağımız her iyiliğin kendimize yapmış olduğumuz bir iyilik olduğunun bilincine varmamız.
İYİLİKLER KENDİMİZEDİR
Evimizde, işyerimizde, sokakta, çarşıda, pazarda rastlaştığımız herhangi birine yaptığımız bir iyilik kendimize yaptığımız bir iyiliktir. Onlara gülümsememiz kendimize gülümsememizdir. Okşadığımız her çocuğun saçları aslında kendi saçlarımızdır. Haylaz çocukların taşladığı minik bir köpeği korkusundan azat ediyorsak, barınaklarda açlık içinde titreşen zavallı hayvanlara bir lokma uzatıyorsak kendimizi doyurmuşuzdur aslında. Gülünden ağacına, kedisinden köpeğine, sineğinden kelebeğine her canlıya ve en başta da insana açmalıyız kollarımızı. Onları kucakladıkça daha bir ısınacağız, daha bir azaltacağız yalnızlıklarımızı. Bir taşa tekme atan öğrencisini "Taşların da canı var" diyerek uyaran bilge; yerdeki böcekleri ezmemek için ayaklarına küçük ziller bağlayan tasavvuf erbabı, binlerce kilometre ilerindeki bir köprüye ayağı sıkışacak kuzunun sızısını kalbinde hisseden yönetici bizim aramızdan çıktı.
TÜM CANLILARA HOŞGÖRÜ
"Bir insanı öldüren tüm insanlığı katletmiş olur" diyen bizim peygamberimizdir. Kızlarını diri diri toprağa gömen bir toplumda kadınları baş tacı yapan bizim inancımızdır. Hayatı boyunca isyanda bulunmuş, hayat kadınlığı yapmış bir kadını sırf susuz bir köpek için kuyuya inip su çıkarttığı için affedip cennetle müjdeleyen de bizim Rabbimizdir. Yüksek binaların dış cephelerine kuşların dinlenebilmesi için yuvalar yapılmasını şart koşan tek yönetmelik bizim yönetmeliğimizdir. İstanbul"u bilenler bilir ki, hâlâ cami-türbe duvarlarında bu yuvalarda binlerce kuş yaşar. Dağdaki yabani hayvanlar için kış dönemlerinde yiyecek bırakan tek halk bizim halkımızdır. Geçmişi tüm canlılara karşı gösterdiği hoşgörüyle özdeşmiş bir milletin torunları olarak her gün iyilik heybemize yenilerini eklemek zorundayız. O zaman haydi iyilik yapıp iyilik bulmaya!
Adem Özbay
|
|
 |
|
|
|
![](/ozel/ramazan2004/i/trans_1.gif"){kind=spacer}
