GEÇEN hafta iki usta gazeteci gündeme geldi. Biri yaşarken.. Öteki ölümüyle..
Ölen
Erdal Çetin'di.. Yıllar önce Ankara'da Son Baskı'yı birlikte kurduğumuz genç ekibin en atak elemanlarından. Biz ona göre birkaç yıl deneyimliydik. O yeni başlıyordu, fişek gibiydi.. Bizden önce Babı Ali'ye taşındı. Orada da başardı. Yükseldi.. İyi gazeteci, iyi insan, iyi dosttu çünkü.. Doruklara giderken oğlunun intiharıyla hayata küstü. Adını duymaz, yüzünü görmez olduk..
Milliyet'e, Sedat Ergin'e teşekkür ederim.. Dörtte bir sayfa ile hakkını verdiler Erdal'ın..
Öteki yaşarken Pazar sayfalarına yerleşti.. Vasfiye Abla..
Vasfiye Özkoçak ..
Tanıştığımızı, el sıkıştığımızı dahi hatırlamıyorum. Ama biz mesleğe başlarken yarım asır önce, kadın gazeteciler elmas gibiydi. İstanbul'da Vasfiye Abla, Ankara'da Nilüfer Yalçın.. Canavar gibi gazeteci, üstelik güzel kadınlardı da. O yüzden efsane oldular zaten.
Vasfiye Abla 85 yaşına girmiş ve bir genç meslektaşı Süleyman Bayoğlu hayatını kitap yapmış. Gündeme gelme sebebi bu kitap..
Daha nice yıllara Vasfiye Abla ve de teşekkürler, Süleyman!..
Yayın tarihi: 26 Ağustos 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/08/26//haber,B23BD18C660E4B98BAAB6D5DDC437947.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.