Kaşımayın lütfen!

İngiliz The Independent gazetesi "Türk kadınları kapanıyor, bikinisiz tatillerde patlama yaşanıyor" başlığıyla tam sayfa bir haber yayınlamış. Türkiye sahillerinde İslami otellerin giderek arttığına dikkat çekiyorlar. Plajda bikinililerin yanında haşemalı kadınların göründüğü bir de fotoğraf kullanılmış.

* Sonra Posta'yı aldım elime... İkinci sayfasında Ahu Aysal'ın iskelede yatarken, havlu altından bikinisini nasıl değiştirdiğinin fotoğrafları vardı. Başlıkta hoştu: "Tehlikeli Değişim!" Düşündüm, Türkiye gerçekten uçlarda yaşayan bir ülke... Bir yanda alabildiğine özgür, alabildiğine bireysel yaşayan, dünya bile umurunda olmadan üstsüz güneşlenen, 'görürler mi bir yerlerimi' korkusu olmadan iskelede bikini değiştiren kadınlar... Bir tarafta da heşamasıyla tatil yapmak isteyenler... Ne kimse bikinisini uluorta değiştireni taşlıyor, ne de birkaç heşemalıyı eline sopa alıp o plajdan kovalıyor. Herkes kendini rahat hissettiği yerde istediğini 'yaşıyor.' Kendini bikinililerin arasında rahat hisseden varsa, karışıyor onların arasına. Yok hissetmiyorsa, onlar için de 'sayıları artış gösteriyor' dedikleri İslami oteller var. Yani biz olayı çözmüşüz aramızda. Kimse kaşımazsa, kışkırtmazsa, sağından solundan çekiştirmezse problem de çıkmıyor. O yüzden... Koca plajda binlerce bikinili, mayolu kadın arasında birkaç haşemalıyı görüp altına 'bikinili tatilde patlama yaşanıyor' demek biraz üfürmek olmuyor mu ey Independentcılar? Şimdi biz Brighton sahilinde haşemayla denize giren üç kadını çekip altına da 'İngiltere'de bikinisiz tatilde patlama' yazsak ne hissederdiniz?