Kendisi geçici ama stili kalıcı oldu

Modada birçok yenilikçi tasarım ve yaklaşımıyla 20. yüzyıla damgasını vuran bir tasarımcı o. "Moda geçicidir, stil kalıcıdır," sözü de yine ona ait. Fransız tasarımcı Yves Saint Laurent, arkasında çok şey bıraktı ama beyin kanserine yenik düştü, 71 yaşında aramızdan ayrıldı. Bizlere kazandırdıkları, moda sektörü için olduğu kadar, kadınlar için de çok şey ifade ediyor... Cezayir doğumlu Yves Saint Laurent, kadını seksi kalıplara sokan tayt pantolon, yüksek topuklu dar uzun çizmeler, iç gösteren bluzlar, kadınlar için tasarladığı smokin takımıyla kadın dünyasında köklü değişimler yarattı. Ayrıca herkese örnek olmak için şovlarında ilk siyahi mankeni kullanarak da büyük bir reforma imza attı. Bugün bize sanki hep varmış gibi gelse de yarattığı safari ceketi ve Beatnik modasıyla zamanında 'skandal' yaratmıştı. Yakın dostu ve aynı zamanda da ortağı olan Pierre Berge ondan "İnsanları kışkırtmasını bilen, gerçek bir yaratıcı, liberal bir anarşist," diye boşuna bahsetmiyor. Ölümünün ardından Fransa Cumhurbaşkanı Nikolas Sarkozy "Haute Couture'ü sanat seviyesine taşıyan bir tasarımcıyı kaybettik," diyerek duyduğu üzüntüyü belirtiyor. Çocukluk yıllarında annesinin modaya düşkün olmasından etkilenen Yves Saint Laurent'ın ilk müşterileri, kız kardeşlerinin oyuncak bebekleri olmuş. 12 yaşındayken moda tasarımına ilgisini oyuncak bebeklere tasarladığı elbiselerle gösteren modacı, 1954 yılında aldığı moda ödülüyle de bu dünyaya ilk adımını atmış. Aynı yıl modanın başkenti Paris'e giderek, Christian Dior'un asistanlığını yapmaya başlayan tasarımcı, üç yıl sonra Dior'un ölümünün ardından aynı yolda devam etmiş. Hatta 'trapez', yani omuzları dar, etek kısmı bol olan elbiseleri hayatımıza kazandıran yine o!

SAVAŞ SONRASI TERAPİ
Henüz 21 yaşındayken, Dior Modaevi'ni finansal darbelere rağmen kurtarmayı başaran tasarımcının, askere gitmek zorunda kalması hayatında büyük bir yıkım yaratmış. Akıl hastanesinde terapi görmek zorunda kalan tasarımcı, savaş zamanındaki askerlik anılarından arındıktan sonra Dior'dan ayrılarak 1962 yılında kendi markasını kurdu. Duyarlılığı ve hassaslığıyla tanınan Laurent, askerlik sonrası kendi içine kapanmış. Çok sevdiği bulldog cinsi köpeği Moujik'le evi ve atölyesi arasında hayatını geçiren modacı, 1966 yılında Saint Germain'in göbeğinde ilk mağazasını açmış.

40 YILLIK KARİYER
Kadınlara pantolon giymeyi sevdiren Yves Saint Laurent, kadınların gardıroplarının her sezon tamamen değişmesini de anlamsız bulduğunu eski bir röportajında belirtmiş. Ona göre sahip olunan klasik ve zamansız parçalara birkaç parça eklemek çok daha mantıklı. 40 yıllık kariyerinde 4 binden fazla model yaratan, 2002 yılında büyük bir finalle moda dünyasına veda eden Yves Saint Laurent, markasını da 1999 yılında Gucci grubuna sattı. Şu an baş tasarımcılığını Stefano Piatti'nin yürüttüğü marka, şık ve ihtişamlı çizgisini hâlâ sürdürüyor. İsminin baş harfleri YSL de kıyafetlerimizde gururla taşıdığımız bir sembol. Pierre Berge yakın dostu Yves Saint Laurent için "Chanel kadına özgürlük verdi, Yves Saint Laurent de güç..." diyerek, kadınlar için tasarımlarında nasıl reform yaptığını çok güzel özetliyor. Kıyafetimizde maskülen bir hava yarattığımızda ya da pantolon takım, smokin ceket, trapez elbise, bolero ceket ya da şeffaf bir bluz giydiğimizde bu efsenavi moda tasarımcısını anımsayalım. Ve biz kadınlara verdiği gücü kıyafetimizle gururla gösterip, emin adımlar atalım.