Kaplumbağalar da uçar

KANAL 24'ün Tematik Filmler Kuşağı, salı gecelerimin yeni tiryakiliği oldu. Bir haber kanalına yaraşır şekilde, dünya sinemalarında gösterildikten sonra "olay yaratmış" filmleri, bilgilendirici bir ön sohbetin ardından ekrana getiren kanal, 29 Nisan'da başlattığı bu uygulama ile haber izleyicilerinin yanına sinemaseverleri de eklemeyi başardı. Sarhoş Atlar Zamanı filmiyle büyük beğeni toplayan İranlı ünlü yönetmen Bahman Ghobadi'nin filmi Kaplumbağalar da Uçar'ı izleme olanağı bulamamıştım. 24'ün salı gecesi yayınladığı filmi, Binbir Gece'nin düğün davetine gitmeden önce iyi ki kaydetmişim. Film, Sarhoş Atlar Zamanı'nda olduğu gibi, İrak'ın Türkiye sınırına yakın bölgelerinde yaşayan Kürtler'in yaşamını eksen almış. Geçimlerini, kara mayınlarını bulundukları yerden çıkartıp, satarak sağlayan çocukların dramatik öyküsü, abartısız ama bir o kadar de etkileyici bir tarzda anlatılıyor. İnandırıcılık katsayısının yüksek olmasında, bölgedeki köylerden seçilen amatör oyuncuların büyük katkısı var. Film, lâkabı "Uydu" olan ve yarım yamalak İngilizce'siyle ABD televizyonlarındaki haberleri köy halkına çeviren 13 yaşındaki anten tamircisi Soran'ın çevresinde gelişiyor. Öyle ki, Bush'un Pentagon'dan verdiği savaş demeçlerini bile "Yarın bölgemize yağmur yağacak" diye çeviriyor. Soran'ın bir başka mücadelesi ise kampa geldiği gün aşık olduğu 14 yaşındaki Agnin'i "ölme arzusundan" vazgeçirebilmek... Çocuk, ekmek kaygısı, cehalet ve mayın bir araya geldiğinde kaçınılmaz son ise "uçmak..." Film, kaplumbağaların en çaresiz anlarında uçmaya yeltendikleri gerçeğinden yola çıkarak, bölgenin acımasız gerçeklerini tokat gibi yüzlere çarpıyordu. Kanal 24 ise onlarca bülten ve bir o kadar tartışma programıyla veremeyeceği haberi, bir filmin içine sığdırmayı başardı. Tebrik ediyorum.