kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 19 Nisan 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Albüm değil şaka yapmış!

MELİS D. ÇALAPKULU
12.04.2008
Cosmogirl gençlik dergisinin genel yayın yönetmeni Özlem Kotan, muzır yönü harekete geçince, okurlarına 1 Nisan şakası olarak alaturka bir albüm çıkardığını yazdı. Ama okurlar yazının altındaki küçük notu okumayınca, bu sefer kendisi şakalandı..
Bu ay başında elimize geçen Cosmogirl'de editörün yazısı ilgimizi çekti. Derginin yayın yönetmeni Özlem Kotan, Öz L'aime adında, alaturka ağırlıklı ilginç bir albüm çıkarmıştı ve yazısında bu albümü anlatıyordu. 'Süper fiyat! 19.95 YTL'ye satılan albümün kapağında Kotan, pop müzik camiasında sıkça rastladığımız tarzda şuh bir kadın olarak yer alıyordu. Albümün adı Fransızcada 'Özlem onu seviyor' anlamına geliyormuş. İskender Paydaş, Özlem Tekin, Duman grubundan Ari Barokas gibi isimlerle işbirliği yapılmış. Bütün Cosmogirl ekibi de bu işin bir ucundan tutmuş. Kimi basın danışmanlığını, kimi makyajı, kimi poster ve billboard işini üstlenmiş... Beş şarkıdan biri Fransızca, biri Arapçaymış. Qui est tu? ve El Habibi. Ve iki aşk şarkısından biri Kahpe Dünya, diğeri Sen Delisin imiş. Bir de Özlem Tekin'le Yar Bana Varmadı Benimle Olmadı şarkısına düet yapmış. Miş miş de mış mış... Hal böyle olunca, "Biz de gidip bu yeni dergici-şarkıcı ile bir röportaj yapalım," diye düşünürken son anda editör yazısının altında, tersten yazılmış bir not dikkatimizi çekti. 'Bu yazının 1 Nisan şakası olduğunu anlamayan, dergiyi tersten okumaya devam etsin!' Peki buna bir tek biz mi inanmıştık? Açıp sorduk, hiç de öyle değilmiş. Yani derginin sadık okuru pek çok genç, bu küçük notu görmediği için albümün gerçek olduğunu sanmış. Zaten derginin internet sitesinde bu not hiç yer almadığı için, bir de yazıyı oradan okuyanlar listeye eklenince iş büyümüş. Maille, telefonla, Facebook'tan bu albüm işini soranların, 'Hayırlı olsun,' diyenlerin sayısı artmış. Yani Özlem Kotan 'şakalayayım' derken kendisi 'şakalanmış' ve bu El Habibi'li alaturka albüm üzerine kalmış. Şu sıralar Facebook'tan, kendisini abla bilen okurlarına "Ben şaka yaptım arkadaşlar," diye derdini anlatmakla meşgul.

- Özlem Hanım, nereden çıktı bu okuru şakalama fikri?
- Benim zaten böyle muzır bir tarafım var, arkadaşlar arasında bilinir. Seviyorum insanları şaşırtmayı. Özellikle 1 Nisan benim günüm. İlla bir şey yapacağım. Mesela seyahate çıkarken mutlaka plastik böceklerim filan olur yanımda. Diş fırçalamaya kalktığında, arkadaşımın yastığının kenarına koyarım.

- Yaş kaç, burç ne?
- Burç Boğa, yaş 36. Gençlik dergisi yapa yapa genç kaldık herhalde. Mesela burada arkadaşları dahili numaralarından arayıp "Siparişiniz geldi ya da çiçeğiniz geldi hanımefendi," filan derim. Gidip hiçbir şey bulamaz, şaşırırlar. Ya da eve gittiğimde buradaki bir arkadaşı arayıp, "Siparişiniz geldi, su, ekmek, sigara istemişsiniz," derim. "Yok öyle bir şey, sigara bile içmem ki ben," diyenler oluyor.

- Bu fikir nasıl çıktı?
- "Bu ayki sayıda 1 Nisan için ne yazsam?" diye düşünüyordum. "Şaka yapmayın, yaparsanız da kırıcı, yaralayıcı olmasın, şakanız kaka olmasın," tarzında bir şeyler yazmayı düşündüm. Sonra bir gece birdenbire "Ben öğüt vermektense bunları bir şakalayayım," dedim. Buradan belki gençlerin okuduklara şeylere daha dikkat etmeleri gerektiği de ortaya çıkıyor aslında. Mesela bizim bir 'doğum günü kızı' sayfamız var. Orada her ay şaka bir kapak yapıyoruz. Her ay bir genç kız geliyor. Sevdiği ünlüyle buluşturuyoruz, moda çekimi yapıyoruz ve sonunda da ona şaka bir kapak hazırlıyoruz, esas kapağımıza benzeyen. Ona bile inananlar oluyor.

- Özlem Tekin, Ari Barokas, İskender Paydaş gibi isimler geçiyor yazıda. Tanıyor musunuz bu insanları?
- Ari arkadaşım. Okuyup yerlere düştü gülmekten.

- Peki sonra ne oldu?
- Facebook'tan gençlerle yazışıyorum şimdi. Çok şaşırdılar. Ben de "Arkadaşlar, şaka bu," dedim. Hatta şunu hissettim, incinmişler. Böyle bir şeyi kabul etmiyorlar. Ben derginin editörüyken, kendi çıkarım için böyle bir alanda böyle bir şey yapıyor olmama kırılmışlar, yani gerçek olsaydı kırılacaklardı. "Allah Allah, Özlem ablaya neler oldu böyle diye düşünmüştük," diyorlar. Yani sevindiler albüm yapmıyor olmama.
Haberin fotoğrafları