- Vakfın amacını nasıl tanımlarsınız?
- Vakfın esas amacı erken tanı ve erken eğitim. Erken tanı ve eğitim sayesinde çocuklarımızın yaklaşık yarısını toplumun içine katabiliyoruz. Büyük gelişmeler söz konusu hatta bazıları ergenlik yaşında diğer arkadaşlarından hiç farklı olmayabiliyor. Çocuklarda beyin ve sinir sisteminin gelişimi beş yaşına kadar çok çabuk ilerliyor. 0-5 yaş arasında çok yoğun eğitim alan otistik çocukların yüzde 50'si yeterli arkadaşlarıyla aynı okulda kaynaşabiliyor, toplumun kabul ettiği tüm davranışları geliştirmiş oluyorlar. Bu çok önemli bir nokta, vakfımızın kuruluş amacı da zaten bu.
- Merkez tanı koyabiliyor mu?
- Bizim tanıyla ilgili bir çalışmamız yok. Erken tanıyla ilgili çalışmalarımız var. Mesela Türkiye'nin ilk otizm tarama projesini yaptık, AB hibe programı çerçevesinde. 2005-2007 yılları arasında iki sene boyunca İzmit, Bursa, Adana, Gaziantep ve İzmir'deki Anne Çocuk Sağlığı Merkezleri'nde 40 bin, 18-36 aylık çocuk tarandı. Anneler bu merkezlere çocuklarının aşılarını yaptırmak üzere gidiyorlar ve biz oradaki yaklaşık bin 100 doktor ve sağlık personeline otizm konusunda eğitim verdik. Taramanın neticesi ise bu yıl içersinde açıklanacak. Bu sayede Türkiye'de ilk kez, çocuklarda otizm oranı tespit edilecek. Şu an Türkiye'de bu oran sadece tahminlerle yapılıyor. Bugün Türkiye'de yaklaşık 125 bin, 0-14 yaş arasında otizmli çocuk olduğu tahmin ediliyor. Okulda olan çocuk sayısı ise 2 bin, çünkü okula gittiklerinde öğretmenler bu konuda eğitim almadıkları için otistik çocuğu sınıflarına alamıyor.
Yayın tarihi: 5 Nisan 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/04/05/ct/haber,F87F377D62CA4674B9B45B2446C0FA20.html
Tüm hakları saklıdır.