'Seyirci bizden haz duyuyor!'
atv'de başlayan 'Gazi' adlı dizide Güneydoğu'da gazi olan bir gencin annesini canlandıran Perihan Savaş: Oyunculuğun doruk noktasındayız. İnsanlar gerçek oyuncuları özledi ve ekranda görmek istiyor. Zaten tutan dizilerde gerçek oyuncular var haz duyuyor!' 'Gazi' haz duyuyor!'..
İLİŞKİLİ HABERLER
'Seyirci bizden haz duyuyor!'
atv'nin yeni dizisi 'Gazi'de Ahmet Kural ve Selin Demiratar'la birlikte başrolü üstlenen Perihan Savaş, Güneydoğu'da görev yaparken terör örgütünün eline düşen ve gazi olarak geri dönen gencin annesini canlandırıyor. Ünlü oyuncu, kızının babası İbrahim Tatlıses'le ilgili sorulardan sıkıldığını söylese de kızı Melek Zübeyde ve oğlu Savaş'ı anlatırken ise yüzü aydınlanıyor. Röportaj sırasında bile duygularını gizleyemeyen ve gözleri dolan Savaş'la terörle mücadeleden politikaya, Türk Sineması'ndan şarkı söylediği yıllara kadar pek çok şey konuştuk...
* 'Gazi' bıçak sırtı bir konuyu işliyor. 'Bu tarz yapımlar toplumda kutuplaşma yaratır mı?' gibi endişeler var. Siz ne düşünüyorsunuz?
Farklı bir bakış açısıyla parmak basmak gerekiyordu bu olaya. Hikayede bu da var zaten. 'Aslında hepimiz kardeşiz. Niye bu kavga, niçin bu ayrım' diye düşündürtüyor insana. Dizinin ilerleyen bölümlerinde mesela Kürt kökenli komşular var. Gazinin annesine, 'yapabileceğimiz ne var' diye soruyor, yemek getiriyorlar. Aslında bizim geleneklerimizde bu sevecenlik ve dostluk var. Ama ne yazık ki araya giren bazı kötü niyetli insanlar bunları yıkmak istiyor. Müsaade edilmemeli. Bir annenin evladını askere göndermesi çok şerefli bir şey. Umuyorum aileler diziye sahip çıkar.
ALLAH O ACIYI YAŞATMASIN
* Siz de bir erkek çocuk annesisiniz. O da askere gidecek bir gün. Ne hissediyorsunuz 'Meryem'i oynarken?
Meryem'in, oğlunun yaralandığını öğrendiği bölümün çekimleri yapılırken saat 10.00'da ağlamaya başladım, 24.00'e kadar devam etti. Ama gerçek gözyaşlarıydı. Sonuçta benim de bir evladım var ve onu düşünüyorsunuz. Allah o acıyı kimseye yaşatmasın. Anne olan anlayabilir ancak bunu. Benim çocuğum da tabii ki askere gidecek ama inşallah bu olaylar bitecek. Artık kimsenin evladı heba olmayacak yani.
* Terörle mücadele politikasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bütün bu olayların patlamasının nedeni, devletin yıllarca Doğu'ya yatırım yapmamasından kaynaklandı. 70'li yıllarda Doğu'da çok film çektik. O insanların hangi şartlarda yaşadığını gördük. Harran'a bir saat mesafede bir köyde 'Su' diye bir film çektim. Elektrik, su, okul yoktu köyde. Bizim suyumuz başka bir yerden geliyordu. Orada yaşayan insanlar ise, yağmur suyunun doldurduğu böcek içinde bir sarnıçtan alıyorlardı sularını. O sudan içtim, amipli dizanteri oldum. Üç günde beş kilo verdim. Birtakım kötü düşünceli insanlar da bu zor şartları kullanarak oradaki halkı farklı yönlere itiyor. Terör ortaya çıkıyor. Doğulu işadamları büyük şehirlerde yatırımlar yapıyor. Onlar kendi şehirlerinde yatırım yapmalı.
ÇİLLER'E ULAŞAMADIM BİLE
* Politikaya atılmayı düşündünüz mü hiç? Teklif geldi mi partilerden?
Tabii, çok teklif geldi. Ama bir partiye bağımlı kaldığınız zaman, o partinin programının dışına çıkıp başka bir şey yapamıyorsunuz. Pek çok arkadaşımız milletvekili oldu. Ne yaptılar? Yaptırmazlar! Sayın Tansu Çiller'in başbakan olduğu dönemde, DYP Kadın Kolları'nda bir sene çalıştım ama Tansu Hanım'a ulaşamadım bile. Etrafı duvarlarla örülü. Herkesin milletvekili olma derdi var. Ne varsa o milletvekilliğinde... Herkes sadece maaşı düşünüyor galiba! (gülüyor)
TÜRBAN DEĞİL BAŞÖRTÜSÜ
* Türban konusu şu sıralar tekrar gündeme oturdu. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Türban değil, başörtüsü demek istiyorum. Bizim ninelerimiz de başını bağlardı. Ama bir bayrak havası altında değildi başörtüsü hiçbir zaman. Kamu daireleri söz konusu olduğu zaman, kanunlarımız neyi gerektiriyorsa o şekilde yapılmalı.
* Bazı ünlüler de türbanı kullanarak neredeyse şov yapıyorlar. Sanatçıların -ya da göz önündeki insanların- bu tavrı doğru mu sizce?
Türban insanın yüreğinde, vicdanındadır; kafasında değil. Kimse kimseyi kandıramaz. Yukarıda Allah var.
* Dizileri izliyor musunuz?
İzlediğim birkaç dizi var, hepsini izlemiyorum. 'Bıçak Sırtı', 'Yaprak Dökümü', 'Hatırla Sevgili' ve 'Sıla' beğendiğim diziler ama 'Avrupa Yakası'nı seyretmiyorum...
* Neden?
Türkçe'nin katledildiğini düşünüyorum. Gazanfer Ağabey muhteşem, bayılıyorum. Hümeyra'yı çok beğeniyorum. Onlar da komedinin içinde ama o şekilde konuşmuyorlar. Bir de Engin Günaydın çok iyi...
BİZİM DÖNEMİMİZ BAŞLADI
* Bu sezon tecrübeli, eski oyuncuların yılı oldu. Ekranda artık güzel kız-yakışıklı erkek dönemi geçiyor olabilir mi?
İnsanlar bizi özledi ve dizilerde de görmek istiyorlar. Biz bu işe yıllarını vermiş gerçek oyuncularız. Bizi izlerken haz duyuyorlar. Biz oyunculuğun doruk noktasındayız. Bir yaşanmışlık var, hayat yaşamın içerisinde öyle şeyler sunuyor ki, kendi kendimize oyunculuğumuzu farklı bir yöne çekebiliyoruz. Zaten dikkat ederseniz, tutan diziler de gerçek oyuncuların oynadığı yapımlar. Ben tam 38 yıldır oyunculuğun içindeyim.
SAHNEDE YAPMACIKTIM
* Yeni oyunculardan kimleri beğeniyorsunuz?
Birçoğunda kısa yoldan şöhret olma sevdası görüyorum. Ama her önüne gelenin 'oyuncu' olduğu dönem kalktı artık. Sanem Çelik, Nurgül Yeşilçay, Özgü Namal gibi genç isimleri severek ve beğenerek izliyorum.
* Siz de bir dönem sahneye çıkmıştınız değil mi?
Oyuncular sanıldığı gibi çok para kazanmıyorlar. 80 senesinde sahneye çıktım, evimi aldım. İki sene sonra sahneye 'bye bye' dedim. Bir yazlığım yok mesela benim. Arabam var. Onu da banka kredisiyle aldım. Ha, tabii çok büyük para kazananlar da var...
* Neden bıraktınız sahneyi?
Zaman zaman 'Keşke devam etseydim' diye düşünmüyor da değilim. Ama olmadı, yapamadım. Kötü de okumuyordum yani. Şu andakilerin birçoğundan daha iyi okuyordum ayrıca, ama ben kendimi orada çok yapmacık hissettim.
İLİŞKİLİ HABERLER
'Seyirci bizden haz duyuyor!'
Yayın tarihi: 26 Ocak 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/01/26/gny/haber,4739CDC2244B4B28A23F7CC1AC57C59F.html
Tüm hakları saklıdır.