İLİŞKİLİ HABERLER
Sınır tanımayan bir eğitim modeli
Sınır tanımayan bir eğitim modeli
Eski ANAP'lı Ekrem Pakdemirli, eğitim hakkından mahrum edilenleri düşünerek, internet üzerinden eğitim alınabilecek bir proje oluşturdu. Başörtülüleri, engellileri ve tutukluları eğitimle yeniden tanıştıracak proje, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan onay bekliyor..
Türkiye'de ilk defa üretilen bir projeyle, her öğrencinin 'kendi evinde oturarak katıldığı' bir sınıf oluşturuluyor. Bu sınıfta, okulda öğrendiğiniz her şeyi öğrenmeniz mümkün. Ancak öğretmeniniz ve sınıf arkadaşlarınız yanınızda değil, monitörde. Sanal sınıfta yaramazlık yaparsanız cezalandırılıyorsunuz, geç gelirseniz 'yok' yazılıyorsunuz. Sınıf sanal da olsa karne almaktan, ödev yapmaktan, sözlüye kaldırılmaktan ve yazılı sınava tabi tutulmaktan kaçmak mümkün değil. ANAP'ın eski üyelerinden Ekrem Pakdemirli, siyaseti bıraktıktan sonra, ürettiği projelere bir yenisini ekledi. İşte bu yeni proje, başta başörtüsü nedeniyle eğitimine devam edemeyenler, engelliler ve tutuklular için bulunmaz nimet. Pakdemirli, internet üzerinden eğitim verecek projenin fikrinin, henüz Turgut Özal hayattayken uyguladıkları bir yöntemin devamı olduğunu söylüyor. Kendisinin Ulaştırma Bakanı olduğu dönemde; biri PTT Genel Müdürü'nde, biri Özal'da, biri de kendisinde olmak üzere telli telefon üzerinden görüntü aktaran bir cihazla iletişim kuruyorlarmış. 'Yıllar içinde, özellikle eğitimi engellenen ve engelli insanlarla ilgili ne yapmak gerekir?' diye düşündüğünde, o cihazdan yola çıktığını söyleyen Pakdemirli, bu iş için kolları sıvamaya karar vermiş. Farklı yerlerde olan insanların bir araya getirilebildiği ve yine bir öğretmen tarafından yönlendirildiği sanal bir sınıfın projesini oluşturmuş: "Öğrencinin kendi ikamet ettiği yerde, internet üzerinden sınıfa girip, interaktif olarak derslere devam etmesi, milli eğitim sistemimize de yeni bir ivme kazandıracak."
TÜM TÜRKİYE'DEN ÖĞRENCİ
Bu sınıfta yer almak için, bir masaüstü ya da dizüstü bilgisayar ile kamera ve mikrofonun yeterli olduğu bir donanım tasarlamış. En fazla 30 kişinin ders alabildiği sınıfın Kars'tan Konya'ya, Edirne'den Mardin'e kadar öğrencisi olabilecek. Tıpkı gerçek hayatta olduğu gibi bu sınıfta ders saati öğretmenin derse girmesiyle başlayacak ve teneffüs saatine kadar ders sürecek. Öğretmen öğrencilerini yoklamayla tespit edecek, gelmeyenleri yok yazacak. Pakdemirli bu projeyi hayata geçirmek için önce İzmir'de bir stüdyo kiralamış ve deneme yayınına başlamış: "Bu sınıfta gerçek bir sınıfta yapılabilen her şey olsun istedik. Öğretmen yaramazlık yapanı uyarabiliyor, dersten atabiliyor. Teneffüs saatlerinde ise herkes rahatça konuşabiliyor." Daha önce sadece bir sınıf olarak düşündüğü sistemi büyüterek okula dönüştüren Pakdemirli, projenin adını da 'netkolej' koymuş. Bu kolej için Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) uyumlu bir müfredat programı ve ders saatleri de hazırlamayı ihmal etmemiş. Ayrıca, netkolej'den sadece diploma almak isteyenlerin değil, kendisini geliştirmek ve dil öğrenmek istiyenlerin de yararlanması için, çeşitli alt kategoriler yaratılmış. Bu yöntemle ÖYS ve OKS için deneme ve seviye tespit sınavları yapacaklarını da anlatıyor Pakdemirli. Netkolej'in yazılımı ve server'ının özel olduğunu belirten Ekrem Pakdemirli, yapılan bütün derslerin kayıt altına alındığını söylüyor. Sınıftaki her öğrencinin bir not defteri, karnesi oluyor, sınav sonuçları, ödev notları kaydediliyor. Öte yandan bu sisteme kaydolan bir öğrencinin kitap satın almasına gerek olmadığını söyleyen Pakdemirli şöyle diyor: "Sistemimizin çok büyük bir kütüphanesi var. Öğrenci bütün ders kitaplarını, yardımcı kitapları bilgisayarına indirebiliyor." Öğrencilerin online olamadıkları, derse giremedikleri durumlarda da, kayıtlar sayesinde kaçırdıkları dersi izleyebileceklerini ve bilgi eksikliği yaşamayacaklarını söyleyen Pakdemirli, yöntemin sadece öğrencilere ve gençlere değil birçok kesime de hitap edeceğini anlatıyor: "Örneğin Rusya'da iş yapmak isteyen biri, kendi özel saatinde açıp Rusça öğrenecek."
HEDEF ÜNİVERSİTE
Netkolej'in altyapısını tamamlayıp dört ay önce MEB'e başvurduklarını anlatan Pakdemirli, başvurularının sonuçlarını beklerken deneme eğitimlerine de devam ettiklerini belirtiyor: "Netkolej'e kaydolmak için belli bir ücret ödemek gerekiyor. Bunun için belirlediğimiz meblağ, kolej fiyatlarının yüzde 40'ı oranında." Altyapısı pahalı bir sistem kullandıklarını, öğretmen ücretlerinin de bu meblağın içinde olduğunu anlatan Pakdemirli, deneme eğitimlerinde İngilizce, Autocad ve bilgasayar kurslarını başlattıklarını söylüyor. Ancak netkolej'de bunların yanı sıra muhasebe, bilgisayar işletmenliği, grafikerlik ve web programcılığı kursları da olacak. Sistemlerinin ev ile okul arasındaki zaman kaybını ortadan kaldırdığını söyleyen Pakdemirli; gündüz eğitiminde yedi saat, hazırlıklarını sürdürdükleri gece eğitiminde de beş saatlik bir ders programı hazırlatmış. Pakdemirli'nin en son hedefi ise, netkolej'i bir vakıfla üniversiteye dönüştürmek.
İLİŞKİLİ HABERLER
Sınır tanımayan bir eğitim modeli
Yayın tarihi: 5 Ocak 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/01/05/ct/haber,F3C7C26D1323433486F84EC55E016B22.html
Tüm hakları saklıdır.