'Yedi'nin izinde

"Tanrı, dünyayı yedi günde, yedi melekle birlikte yarattı. Nuh, İbrahim, İshak, Yakup, Musa, İsa ve Muhammed yedi çobandılar. Hayat ağacı yedi dallı ve yedi yapraklıydı. Mezopotamya'nın kalbi Dicle ve Fırat yedi kola ayrılmaktaydı. Simurg, peşine taktığı kuşlarla, yedi dağı, yedi vadiyi aşmıştı. Anka, yedi kez doğmuştu küllerinden ve ancak yedinci doğumunda erişmişti ölümsüzlüğe. Gılgamış yedi gün, yedi gece hiç uyumadan denizin altında aramıştı sonsuz gençlik veren otu. Ve nakşetmeye başladı ressam. Yedi dengbej her gece divan kurup, yedi klam söylediler. Yedi bilge gördü rüyasında. Yetmiş yedi sırra vakıf. Yedi ay sürdü çabası ve yetmiş yedi gün. Yedi parçalı bir resim çıktı ortaya." Uzunca bir süredir mitler ve efsaneler üzerine çalıştığını söyleyen ressam Ahmet Güneştekin, 'Kainatın Yedi Sırrı' adını verdiği sergisini böyle anlatıyor. Güneştekin bu hafta sona erecek Comtemporary Sanat Fuarı'na dev ebatlarda iki yağlıboya tablonun yanı sıra çok sayıda yeni tablosuyla katılıyor. Sanatçı, 21 parçadan oluşan yağlıboya sergisinde, yedi sayısının gizeminin peşine düşmüş. Dünyanın yaratılışından bugüne kadar, dinlerde, mitolojilerde ve bütün inançlarda insanoğlunun karşısına çıkan yedinin sırrı üzerine bu tablolara bakarak düşünebilir, bu tür şeylere inanmayan biriyseniz de en azından eğlenebilirsiniz. Adres: Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı, Rumeli Binası, İstanbul Tel: (0212) 244 7171