Umut Sezgin, annesinin ‘Son Kuşlar’ adlı filminde Ediz Hun’un rolünü oynamak istediğini söyledi. Selma Güneri, atv için çekilecek bir TV dizisinde şehit annesi karakteri ile ekrana gelecek.
Bu ülkede oyuncu olmak insana sadece acı veriyor
Sayısız Yeşilçam filminde başrol oynayan Selma Güneri: Bizim dönemimizde sinemanın parasal bir karşılığı yoktu! Akıllı ve gönüllü insanlar vardı. Artık bu ülkede oyuncu olmak sadece acı veriyor!..
İLİŞKİLİ HABERLER
Bu ülkede oyuncu olmak insana sadece acı veriyor
Filme çekilmiş 395 senaryosu ile Guinness Rekorlar Kitabı'na giren Türk Sineması'nın usta senaristi Safa Önal'ın jübile filmi 'Hicran Sokağı'; Türkiye'de bir ilki gerçekleştirdi. Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Selma Güneri, Selda Alkor, Nilüfer Aydan, Ayla Algan, Perihan Savaş, Cüneyt Arkın, Rutkay Aziz, Göksel Arsoy gibi Yeşilçam starlarının tam kadro oynadığı filmde; genç nesilden Ahu Türkpençe, Pelin Batu, Umut Sezgin ve Arda Esen de rol aldı. 'Hicran Sokağı'nın bir başka özelliği ise Selma Güneri ile Yusuf Sezgin'in; oyuncu olan oğulları Umut Sezgin ile ilk kez aynı filmde rol almaları oldu. 7 Aralık'ta vizyona girecek 'Hicran Sokağı' filmi öncesinde Selma Güneri ve 'oyuncu olmasını engelleyemediği' oğlu Umut Sezgin ile konuştuk...
YEŞİLÇAM'DA MUTLUYDUK
* Oğlunuzla kamera karşısına geçtiğinizde ne hissediyorsunuz?
İlk kez 'Paydos' adlı filmde birlikte oynamıştık. Orada da ana-oğulu canlandırmıştık ve çok etkilenmiştim. Ben Umut'un karşısında oynarken heyecanlanıyorum. Bu çarpıcı bir duygu. 'Hicran Sokağı'nda karşılıklı sahnemiz yok ama onun sette olduğunu bilmek bile beni çok heyecanlandırdı.
* Aslında oğlunuzun oyuncu olmasını istememişsiniz. Neden karşı çıktınız?
Çünkü bu ülkede oyuncu olmak sadece acı veriyor insana. Çok meşakkatli bir yol. Sanatın herhangi bir dalının hak ettiği değeri gördüğünü düşünmüyorum. Bizim zamanımızda Yeşilçam vardı. Muazzam bir üniversiteydi. Çok güçlü oyuncular yetiştirmişti.
* Yeşilçam'da daha mı mutluydunuz?
Parasal olarak çok tatmin olamıyorduk belki ama prestij olarak gerçekten büyük tatmini vardı. Mutluyduk. Benim filmlerin üniversitede ders olarak gösteriliyor. Hep onore edildim. Sinema sadece akıl ve gönül işidir ama bunu birleştiren çok az insan var.
ŞİMDİ AKIL VAR GÖNÜL YOK!
* Ama bütün genç oyuncular bu işi gönülden yaptıklarını söylüyor...
Benim dönemimde akıllı ve gönüllü insanlar vardı. Sinemanın parasal karşılığı yoktu! Şimdi çok iyi para kazanılıyor ve sadece akıllar var. Gönül kısmı eksik kaldı. Pek çok kişi salt aklını kullanıp oyuncu ya da yapımcı olmaya çalışıyor. O dönemin şartları başkaydı. Biz büyük bir disiplin içinde çalıştık. Şimdiki gibi, 'Saat 6'ya kadar çalışır, giderim' yoktu. Sette bir elinde su şişesi, diğer elinde cep telefonuyla bir aşağı bir yukarı yürüyerek konuşmak yoktu.
* Yeni nesil oyuncuların bu tavırlarından rahatsız oluyor musunuz?
Belki onlar benden oluyordur ama ben onlardan olmuyorum. Bizim görevimiz onlara yol göstermek. Starlık bizim dönemde kaldı. Şimdi iyi oyuncu var ama star yok.
* Onca sinema filminde rol aldıktan sonra TV dizileri sizi tatmin ediyor mu?
İyi projeleri kabul ediyorum ama kafam karışık. Dizi hep olmalı ama sinema filmini çok özledim. Dolayısıyla 'Hicran Sokağı' bana çok iyi geldi. Şimdi atv için bir bir askerin hayatının anlatılacağı bir proje hazırlıyorum. Rolümle özdeşleşeceğimi biliyorum.
* Özdeşleşmek mi gerekiyor rolle?
Her elbise herkesin üzerine oturmaz. Oyunculuk çok başa bela, şizofrenik bir iştir. Dokusal, beyinsel olarak o karakterle özdeşleşmen lazım. Önemli olan, film bittikten sonra da o elbiseyi çıkarmaktır ki eğer çıkaramazsan tehlike başlar. Bıçak sırtı bir iş. Oyunculuğu hafife almamak lazım. Psikolojik olarak çok yıpratır, sömürür insanı!
İLİŞKİLİ HABERLER
Bu ülkede oyuncu olmak insana sadece acı veriyor
Yayın tarihi: 19 Kasım 2007, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/19/gny/haber,491BC2ACF4364F27B7B2771A1654429F.html
Tüm hakları saklıdır.