Amerika'nın ilk ve en prestijli hayvan mezarlığı olarak bilinen ve 1896'da açılan Hartsdale Pet Cemetery, her zaman çok bakımlı.
Haydar, New York'un en prestijli mezarlığında yatıyor
Türkiye'de birçok sorunla karşılaşan hayvanseverler, dostları öldüğünde de ne yapacaklarını bilemiyor. Sahibiyle gittiği Amerika'da ölen Haydar'ın gömüldüğü mezarlık ise hayvanlara verilen önemin göstergesi..
İLİŞKİLİ HABERLER
Haydar, New York'un en prestijli mezarlığında yatıyor
Belki beş belki 15 yılımızı paylaştığımız, acı tatlı günler geçirdiğimiz dostlarımızı kaybetmek ciddi acılara neden oluyor. İşin duygusal yanı bir tarafa, kedi ya da köpeğimizin cenazesi de ayrı bir sorun. Özellikle Türkiye'de. Binlerce evcil hayvan beslenen İstanbul'da, sadece bir hayvan mezarlığı bulunuyor. Ve dostunu kaybedenler, çoğu zaman ne yapacağını bilemiyor. Bu duruma sık sık şahit olan Veteriner Hekim Prof. Dr. Tamer Dodurka, hayvan sahiplerinin ölüm durumunda ciddi sorunlar yaşadıklarını söylüyor: "İnsanlar yıllarını beraber geçirdiği, bazen evlat bazen arkadaş yerine koyduğu, ailesinin bir bireyi olarak gördüğü hayvanını kaybedince ciddi ruhsal travmalar yaşayabiliyor. Bunun en yakın şahidi, genellikle hayvan sahibine bu üzücü haberi veren veteriner hekimler oluyor. Hayvanını, ölümü ardından travma geçirecek kadar seven bir insanın onu çöpe atması beklenemez. Buna vicdanı el vermez. Bu hayvanı gelişigüzel yerlere gömmek de doğru olmaz. Başka hayvanlar kazıp çıkarabilir ve çevre sağlığı açısından da sakıncalı olabilir. Ölen hayvanların yakılması doğru olabilir ama bazı hayvan sahiplerinin hayvanı gömerek vicdanlarını rahatlatmak istemesine saygı duyulmalı. Kaldı ki ülkemizde ölen hayvanların yakılması, masraflı olması nedeniyle yaygın bir uygulama değil. İnsanlar da öldüğü zaman mezara gömülür, ama bu gömülme ölü için bir şey ifade etmez. Ancak ölen kişinin yakınları ona karşı görevlerini yapmış olurlar. Hayvan sahipleri için de aynı duygular geçerli. Ülkemizde bir iki istisna dışında hayvan mezarlığı bulunmuyor. Halbuki hayvan mezarlıkları hayvan sahipleri açısından önemli olduğu kadar çevre sağlığı için de önemlidir." Prof. Dr. Dodurka, Avrupa ülkelerinde ve ABD'de hayvan mezarlıklarının bizim birçok insan mezarlığımızdan daha temiz ve gösterişli olduğu görüşünde: "Bir ülkede hayvan besleniyorsa, hayvan mezarlığı da olmalıdır. Bu medeni bir ihtiyaç. Örneğin New York'un en eski ve prestijli köpek mezarlığına gömülen Haydar'ın cenaze ve mezarlık fotoğrafları bunu ortaya koyuyor. Haydar benim hastamdı. Bana geldiğinde Türkiye'de daha önce hiç teşhisi konulmayan 'porto sistemik şant' adlı, karaciğerde doğuştan var olan damar anormalliği ile ilgili bir hastalığı vardı. Bu teşhisi ülkemizde ilk kez koymak bana nasip oldu ve bu olgu, veteriner literatürüne geçti. O zamanlar Türkiye'de bu ameliyat yapılmadığı için bizzat Almanya'ya götürmüş ve ameliyatını yaptırmıştım. Haydar'ın ismini veremeyeceğim sahibi, Türkiye'nin tanınmış işadamlarından biri. Kendisi de ülkemizde köpek mezarlıklarının medeni bir gereksinim olduğu görüşünü paylaşıyor."
İLİŞKİLİ HABERLER
Haydar, New York'un en prestijli mezarlığında yatıyor
Yayın tarihi: 3 Kasım 2007, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/03/ct/haber,9FF29ED8AD0644979A836AD40D9CBB00.html
Tüm hakları saklıdır.