Tiyatrocuya her gün bayram

Ramazan Bayramı sonrası Müjdat Gezen İstanbullular'ı yine o eski kabare günlerine döndürecek. Hazırlıklar bitti 18 Ekim'de dört tiyatro salonunun bulunduğu Müjdat Gezen Pasajı'nda 'Jüri' adlı kabare izleyiciyle buluşacak. Gezen hepsini anlattı ama en önemlisi 65 yıllık hayatında kimseye kırgın olmadığını söylemesiydi. Malum, yarın bayram ve bayramda kırgınlıklar sona erer.

* Bayram üstü kimseyle kırgınlığınız yok yani?
Yok tabii. Ayrıca tiyatrocuya her gün bayram! Normalin yapacağı bir iş değil bu. Bütün meslekler çok güzel ama benim bir hocam vardı, bana demişti ki: "Dostum mimar olmak istedim, olamadım. Mühendis olmak istedim, olamadım. Pilot olmak istedim, onu da olamadım. Aktör oldum, hepsini oldum!" Bizim mesleğimiz böyle. Ben geçenlerde avukattım. Burada başhekim oldum. Müzisyen, ihtiyar amca, emekli memur, Yunanlı şarkıcı olacağım. Ne istersem oluyorum.

* Kimseye kin tutmaz mısınız?
Konfiçyüs der ki; "Öç almaya gidiyorsan iki mezar hazırla!" Ben kin tutmam çünkü kin çok kötü bir şey. Ben hep böyleydim aslında; 12 Eylül'de üçüncü defa cezaevine girip çıktıktan sonra ve gözümün önünde arkadaşlarım gittikten sonra... En son Savaş da (Dinçel) ölüyordu neredeyse... Artık biz ölüme doğru giden yaşlardayız. Yaş 65'e geldi, siz bakmayın ben her dakika koşturuyorum ama turşum çıkıyor.

* Kaç yıldır Savaş Dinçel'le dostsunuz?
47.

* Hiç mi kırılmadınız birbirinize?
Yok hiç kırılmadık. Ben insanlarla iyi geçinmeyi seven biriyim. Niye biliyor musun? Yarın öleceğiz! Bir insan tamamen iyikötü, tamamen çirkin-güzel, tamamen hatalı-mükemmel olamaz ki! İnsanoğlunda hepsinden parçalar vardır. Ama ilelebet böyle sürecek değil ki! Benim hayata bakışım daha Bektaşi daha Nasreddin Hoca'dır...

* Savaş Dinçel'in bayramda çocuklarının yolunu gözleyen yalnız bir babayı canlandırdığı 'Sessiz Gemiler' dizisini izliyor musunuz?
Tabii ki izliyorum. Savaş beni hasta yatağından aradı, 'Bakıyor musun?' diye. Gözyaşları içinde seyrettim. Nasıl muhteşem bir oyunculuk... Herkes bu diziyi konuşuyor. Osman Yağmurdereli'nin son zamanlardaki duygusallığı bu projeye yansıdı.

* Sanatçılar için açtığınız huzurevi duruyor mu hâlâ, bayramda ziyaret edecek misiniz?
Tabii duruyor, içinde misafirlerimiz var. Şimdi 3-4 kişi kalıyor ama kapasitesi daha fazla. Bayramda onların yanında olacağım. Bayram hediyelerini hazırladım. Bazen bir büyük rakı alır giderim, bunu duyanlar, 'huzurevine rakı gider mi' diye kızıyorlar ama asıl oraya gider!