kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 22 Eylül 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

'Demokrasi, eleştiriye tahammüldür'

TÜSİAD YİK toplantısına hükümete yönelik eleştiriler damgasını vurdu. YİK Başkanı Koç, "Çağdaş toplumlarda hükümetleri izlemek ve eleştirmek STK'ların temel işlevlerindendir" dedi Hükümetin icraatlarını izlemeye devam edeceklerini söyleyen Koç "Eleştiriye tahammül edemeyen siyasetçiler demokrasinin gereklerini benimsemediklerini ortaya koymuş olur" diye konuştu ..
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'in (TÜSİAD) dün gerçekleştirilen 3'üncü Yüksek İstişare Konseyi (YİK) toplantısına hükümete yönelik eleştiriler damga vurdu. Başta Anayasa tartışmaları olmak üzere siyasi ve ekonomik gündemin değerlendirildiği ve Başbakan Vekili Cemil Çiçek'in de katıldığı toplantıda konuşan YİK Başkanı Mustafa Koç, çağdaş demokratik toplumlarda, hükümetleri izleme, icraatlarını değerlendirme, eleştiri ve uyarılarda bulunmanın sivil toplum kuruluşlarının (STK) temel işlevlerinden biri olduğunu vurguladı ve buna tahammül edemeyen siyasetçilerin çağdaş demokrasinin gereklerini benimsemediklerini ortaya koymuş olacaklarını söyledi. Koç, "Bir kez daha altını çizmekte yarar görüyorum; TÜSİAD olarak anayasa sürecini de, hükümetin icraatını da yakından izleyeceğiz" dedi. Koç, konuşmasında şu görüşlere yer verdi:

'SADECE İKTİDARIN ELİNDEN ÇIKMASIN'
Yeni anayasa etrafında kutuplaşmaya düşmek bizi güçsüz düşürür. Anayasa, toplumsal kesimleri birleştiren, uzlaştıran, toplumu bir arada tutan bir harçtır. Yeni bir anayasa çalışmasının ayrışma ve kutuplaşmayı artırması düşünülemez. Yeni anayasanın, yalnızca iktidar partisinin elinden çıkmamasını, geniş bir tartışma ve uzlaşmanın ürünü olmasını önemsiyoruz. Bu çerçevede, yeni laiklik tanımları peşinde koşmak yerine, Türkiye'nin batı normlarında ifade özgürlüğünün önünü açan bir siyasal rejime, gelişmiş demokratik bir işleyişe kavuşmasına odaklanmak daha doğru olacaktır.

'YÜZDE 7.5 BÜYÜME HEDEFİ HAYATİ'
Son yıllarda Türk özel sektörünün de iktidar partisinin seçim başarısı da 2002-2006 yılları arasında Türkiye ekonomisinin ortalama yılda yüzde 7.5 büyümesidir. Bu büyüme hedefinin korunması ülkemiz için hayatidir. Ancak, bunu ekonomide aşırı bir ısınma yaratmadan sürdürebilmek için yapısal dönüşüm süreci tamamlanmalı.

ORTAK VE AYRI ÇIKARLAR BELİRLENSİN
Eski Irak'tan çok farklı yeni durumlar karşısında yeni stratejiler geliştirilmeli. Ne yazık ki müttefikimiz ABD, Kuzey Irak'ın Türkiye açısından bir terör odağı olmasına son vermek için somut bir adım atmıyor. Türkiye, kendi çıkarları açısından ABD ile hangi noktaları ortak ya da farklı gördüğünü açıkça söylemeli.