Gitti gençliğimin dağ gibi BBC'si...

İLETİŞİM fakültesinde okurken hepimizin en büyük ideali BBC'de çalışmaktı. BBC, haberciliğin, televizyonculuğun kıblesi gibiydi. Doğruluğun, güvenilirliğin, detaycılığın ve hepsinden önemlisi "özgür haberciliğin" sarsılmaz kalesiydi. Hele İngiltere ile Arjantin arasındaki Falkland Savaşı sırasında BBC'nin olan biteni sanki üçüncü bir ülkenin televizyonuymuş gibi son derece tarafsız bir üslupla vermesi, hepimize "İşte budur" dedirtmişti. BBC, "hükümetler üstü bir kurum" olduğunu böylece bir kez daha kanıtlamış, gözümüzdeki değerini arttırmıştı. BBC son bir hafta içinde iki ayrı olayla dünya gündemine taşındı. İlkinde; TV kanalının düzenlediği yarışmada, programa telefon bağlantısıyla katılıp, ödül kazanan kişilerin aslında "içeriden" yani personelden olduğu ortaya çıktı. BBC apar topar yarışmayı yayından çekti ve soruşturma başlattı. İkinci olay ise BBC'nin haberdeki "güvenilirliğini" ciddi şekilde zedeleyen bir gelişmeydi. BBC'nin Bulgaristan'daki bebek ticaretini konu olan haberinin "kurmaca" olduğu Bulgar makamları tarafından iddia edildi. Bulgar polisi, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada BBC'nin bebek ticareti yapmakla suçladığı Hasan Ahmed Hasan'ın, yine aynı kanal tarafından "parayla tutulduğunu" ve haberin asparagas olduğunu belirtti. Koktuğum başıma geliyor. Sanırım, gerçek haberciliğin dünyadaki son kalelerinden biri de Reyting Hazretleri'nin mancınık atışlarına dayanamayıp, düşmek üzere!..