Federasyon ile Hükümetin arasını açan gizli mektup
Futbol Federasyonu ile Hükümetin arasında gerginliğe yol açan FIFA'nın Türkiye Futbol Federasyonu'na gönderdiği "gizli mektubu" Futbol Extra ele geçirdi.
Futbol Federasyonu'nun, Genel Kurul'un onayına sunacağı yeni kanun taslağında, FIFA'nın gönderdiği 6 sayfalık tarihi mektuba aykırı hareket edildiği, yapılması istenilen birçok kanun değişikliğinin ise yapılmadığı saptandı. FIFA, 3813 sayılı kanunu inceleyerek gönderdiği bu mektubunda ağırlıklı ve "kabul edilemez" olarak Türk futbolundaki yargı organlarının bağımlılığını eleştirdi. Federasyon ise yeni kanun taslağında bu eleştirinin tam aksine bir tutum alıp "yargı organlarını kendisi atayarak" daha da bağımlı bir hale getirdi.
Futbol Federasyonu, "FİFA'nın talebi" diyerek yeni kanun taslağında federasyon başkanları için ön görülen üç dönem sınırlamasını kaldırırken, FİFA'nın 44 paragraf ve 198 satırdan oluşan talepleriyle ilgili mektubunda bu konuyla ilgili tek bir satırın dahi olmaması çekti.
FUTBOL EXTRA Dergisi futbol kamuoyuna bomba gibi düşecek "FIFA'nın gizli mektubu"nu ele geçirdiFIFA'nın 3813. sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunu incelemesi sonrası istediği bazı değişikliklerle ilgili olarak 19 Mart 2007'de Futbol Federasyonu'na gönderdiği altı sayfalık mektubun "çarpıtıldığı" ve mali genel kurulun onayına sunulacak yeni kanun taslağının bu çarpıtma temelinde hazırlandığı ortaya çıktı.
FIFA Hukuk İşleri Müdürü Marco Villiger imzasıyla Türkiye Futbol Federasyonu Genel Sekreteri Lutfi Arıboğan'a gönderilen 6 sayfalık mektupta, kanunda yapılması istenilen birçok değişikliğin, hazırlanan ve Genel Kurul'un ardından TBMM'nin onayına sunulacak yeni kanun taslağında yer almaması, buna karşılık mektupta istenmeyen bazı konuların da FIFA'nın isteğiymiş gibi yeni kanun taslağına eklenmesi kafaları karıştırdı.
DÖNEM SINIRLAMASIYLA İLGİLİ TEK SATIR YOK
Futbol Federasyonu, söz konusu mektupla ilgili olarak 25 Nisan'da yaptığı açıklamada, "FIFA, Federasyon Başkan ve Başkan Vekillerine dönem sınırlaması getiren 7. maddenin son fıkrasıyla ilgili olarak 'Dönem sınırlaması getirilemez ve bu kabul edilemez' diyor" ifadelerini kullanmış ve yeni kanun taslağını buna göre hazırlamıştı. Ancak FIFA'nın Futbol Federasyonu'na gönderdiği 6 sayfa, 44 paragraf ve 198 satırdan oluşan bu mektupta, Başkan ve Başkan Vekillerinin dönem sınırlamasıyla ilgili tek bir satırın daha olmadığı ortaya çıktı. .
Bu konuda bir başka dikkat çekici ve düşündürücü konu ise FIFA'dan 19 Mart'ta gelen mektubun, 1.5 aya yakın bir süre açıklanmadan beklenilmesi oldu. Bu bekletme dönemi, akıllara "Acaba dönem sınırlamasıyla ilgili FIFA'dan ekstra bir yazı talebinde mi bulunuldu ?" sorusunu getirdi. Nisan ayı başında medyada yer alan "FIFA'ya şikayet mektubu gitti" iddiası da bu konudaki şüpheleri artırdı. FIFA'nın mektubunda futbola siyasi müdahale konusunda bazı isteklerde bulunmasına karşılık, ne başkanın dönem sınırlamasının kaldırılmasını isteyen ne de Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun denetimini yasaklayan bir maddenin bulunmaması da dikkat çekti.
"SİYASİ MÜDAHALE" VAR, "YARGI ORGANLARI" YOK
Futbol Federasyonu'nun, FIFA'dan gelen mektupla ilgili açıklamalarında ve yeni kanun taslağında en çok "siyasi müdahale"nin üzerinde durmasına karşılık mektupta bu olayın üç-beş satırla geçiştirilmesi, buna karşılık FIFA'nın tam iki sayfa ayırdığı futbol yargı organlarının bağımsızlıklarını eleştiren konunun ise adeta geçiştirilmesi dikkatleri çeken bir başka husus oldu.
Federasyon, FIFA'nın "Bakanın gözetim ve denetimi siyasi müdahale gibi nitelendirilebilir" cümlesini "Bu siyasi bir müdahaledir" diye "tercüme ettikten" sonra, yine FIFA'nın "bu madde buna göre düzeltilmelidir" sözünü de, "bu madde buna göre kanundan çıkartılmalıdır" şeklinde çevirerek ve kanun taslağını da buna göre hazırladığı ortaya çıktı.
Yine Federasyonun ısrarla üzerinde durduğu siyasi müdahale konusunda FIFA'nın mektubunda geçen "Bakanın Genel Kurulu olağanüstü toplama yetkisi de uygun şekilde düzeltilebilir" sözü, "Bakanın Genel Kurulu olağanüstü toplama yetkisi kaldırılmalıdır"" şeklinde tercüme edilerek kanun haline getirildi.
Federasyonun, FIFA'nın taleplerine aykırı hareket ettiğini ortaya çıkartan en can alıcı konu ise FIFA'nın "kabul edilemez" olarak eleştirdiği Türkiye'deki futbol yargı organlarının bağımsızlığındaki eksiklik oldu. FIFA 6 sayfalık mektubunda sadece yargının bağımsızlığı konusuna iki sayfa ayırırken, Futbol Federasyonu'nun yeni kanun taslağında bunun tam aksine davranması skandalın en önemli parçalarından biri oldu.FİFA, mektubunda yargı organlarının bağımsız olması gereklilirliğinin sık sık altını çizerken, futbol federasyonu ise yeni kanun taslağında bunun tam aksine yargı organlarının atamalarını gerçekleştirme görevini üstüne alarak ve eskisinden de ileriye giderek adeta daha bağımlı hale getirdi.
Bu arada Tahkim Kurulu ile ilgili yeni kanun taslağında yapılan düzenlemenin son dakikada değişikliğe uğradığı ve bu nedenle çalışma grubundaki kişilerin rahatsız olduğu ortaya çıktı.
Ayrıca 19 Mart 2007 tarihinde gönderilen FIFA Hukuk İşleri Müdürü Marco Willinger imzalı mektuptaki en dikkat çekici husus, FIFA'nın uzun bir zamandır içeriğini incelediği ardından değiştirilmesini istediği konuların dediği gibi bir statü değil aslında Meclis tarafından belirlenmiş bir kanun olduğunu ve bunun Federasyon Genel Kurulu'nda değil TBMM'de değiştirilebileceğini bilmemesi
Bu 6 sayfalık yazıdan, FIFA'nın kanunla statüyü karıştırdığı ve bu değişikliklerin Futbol Federasyonu Genel Kurulu'nda yapılabileceği görüşüyle hareket ederek bu değişiklik taleplerinde bulunduğu anlaşılıyor.
İŞTE O MEKTUP VE SORU İŞARETLERİ
1-) FIFA gönderdiği mektubun Madde 2 "d" bendinde; Türkiye Futbol Federasyonu'nun yasasına, "Türkiye Futbol Federasyonu'nun, FIFA ve UEFA Kurallarının ilgili hükümlerinde belirtilen Lozan'daki Spor Tahkim Mahkemesi'nin (CAS) yetkisini tanıyacağına" dair bir maddenin eklenmesini istedi. Futbol Federasyon ise hazırladığı yeni kanun taslağına "CAS'ı tanıma" ilavesini yapmadı. Federasyon, bu talebin tam aksine yeni taslağa, "Tahkim Kurulu ve uyuşmazlık çözüm kurullarının kararları ilâm hükmündedir" şartını getiren bir madde ekleyerek CAS'a gitmenin önünü tıkadı.
2-) FIFA, yine Madde 2 "e" bendinde, "Türk kanunlarınca yasaklanmadıkça, TFF tüzük ve düzenlemelerinden doğan ya da bunlarla ilgili bulunan ulusal boyuttaki tüm uyuşmazlıkların çözümlenmesi için son mercii olarak genel mahkemeler haricinde uyuşmazlığı nihai olarak sonlandıracak bağımsız ve tarafsız tahkim mahkemelerine gidilebileceğine" dair bir maddenin ilave edilmesini istemesini istedi. Futbol Federasyonun ise yine bunun tam aksine, hazırladığı yeni kanun taslağına "kararları nihaidir" yerine "kararları ilâm hükmündedir" şartını getiren bir madde ekledi.
3-) FIFA, mektubunda "Federasyonun genel mahkemelere gitme yasağının statünüzde bulunduğunu dikkate almaktayız. Fakat önemli olması nedeniyle bu ilkeye kanunda da yer verilmesi gerekmektedir" dedi. Ancak Federasyon yeni kanun taslağında buna da yer vermedi.
4-) FIFA, mektubunda Federasyona "Tahkim Kurulunuzun bağımsız bir Tahkim Kurulu gerekliliklerini yerine getirmediği açıktır. Bu nedenle Türk kanunlarına uygun olması şartıyla iç ulusal uyuşmazlıklar hakkında son merci olarak karar alacak olan bu tip bir Tahkim Kurulu oluşturulmalıdır" diyerek Tahkim Kurulu'nun oluşumunda değişiklik istedi. Federasyon yine tam aksine yeni kanun taslağında "Tahkim Kurulu'nun Başkanı ve üç üyesini Federasyon Yönetim Kurulu belirler" diyerek Kurulu iyice "bağımlı" hale dönüştürdü.
5-) FIFA'nın mektubunda uyuşmazlıkların çözümü için kurulmasını ve yasaya eklenmesini istediği "Tahkim Mahkemesi" (Uyuşmazlık Çözüm Kurulu) konusunda "bağımsız ve tarafsız" olması ilkesinin altını çizdi. Futbol Federasyonu, buna karşılık, yeni kanun taslağına ilave ettiği "Uyuşmazlık Çözüm Kurulu"nun başkanıyla ilgili olarak "Futbol Federasyonu Başkanı atar" hükmünü koyup, "bağımsızlığa ve tarafsızlığa" aykırı davrandı.
6-) FIFA, mektubun dördüncü sayfasında yer alan ve "FIFA en başta yargı organlarının bağımsızlıklarının garanti edilmesi amacıyla" diye başlayan düzenleme talebinde "Bu yargı organlarının Federasyona bağlı olmamaları gerçeğine dikkatinizi çekmek isteriz" dedi. Federasyon, buna karşılık Tahkim Kurulu, Disiplin Kurulu ve Uyuşmazlık Çözüm Kurulu'nun başkan veya birçok üyesini "Federasyon Başkanının ataması" şartını getirerek "federasyona bağımlı" konuma soktu.
7-) FIFA, mektubunda tekrar tekrar yargı organlarının bağımsızlığının altını çizdi. Buna karşılık yeni kanun taslağına, "Federasyon Başkanı tarafından teklif edilen Tahkim Kurulu ve Uyuşmazlık Çözüm Kurulu başkan adayları ile Tahkim Kurulu'nun üç üyesini atamak" ve "Disiplin Kurulları Federasyon Yönetim Kurulu'nun onayı ile Federasyon Başkanı tarafından dört yıl görev yapmak üzere atanacak birer başkan ve altışar asıl üyeden oluşur" maddeleri eklendi.
8-) Yine bir maddede FIFA, tüzüğün 14. maddesi gereği uyuşmazlık durumunda ilk derece karar organının Yönetim Kurulu olduğuna değinerek, "Yönetim Kurulu yargı organı olamaz. Yargı organı bağımsız bir kurul olmalıdır. Bu nedenle her bir yargı organının bağımsızlıklarının sağlanması gerekmektedir" dedi. Federasyon ise yeni kanun taslağında Tahkim Kurulu, Disiplin Kurulu ve Uyuşmazlık Çözüm Kurul Başkan ve üyelerinin "atamayla" iş başına getirileceğine yer vererek bu yargı organlarının "bağımsız" olmaları talimatına aykırı hareket etti.
9-) FIFA, "TFF tüzüğünün 17. maddesi uyarınca Disiplin Kurulunuzun bir alt kurul olduğunu anlamış bulunmaktayız. Dahası, yetkilerin
belirlenmesinden ve Disiplin Kurulu'nun atanmasından
bahsedilmemektedir. FIFA ilkeleri gereğince yargı organlarının (Disiplin Kurulu, Tahkim Kurulu ve diğer organlar) yapısal olarak ayrılmasını tavsiye ederiz" dedi. Federasyon yeni kanun taslağında Disiplin Kurulu'nu ayrı bir organ haline getirdiyse de Disiplin Kurulu üyelerini kendisi atayarak "bağımlı" bir organ olmasını sürdürdü.
10-) FIFA, mektupta "Genel Kurul" başlığı altında yapılmasını istediği değişiklik ve ilaveler konusunda, "Futbol ana statüsünde (tüzükte) yapılması gereken değişiklikler Genel Kurul'da yapılmalıdır" dedi. Bu cümle Federasyon tarafından, "Kanunlarda yapılması gereken değişiklik, Futbol Federasyonu Genel Kurulunda yapılmalıdır" şeklinde tercüme edildi. FIFA'nın bu değişikliği 3813 sayılı kanunda değil, Futbol Ana Statüsü'nde yapılmasını istediği de bu taleple ortayı çıktı.
11-) FIFA, Federasyona, "Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu üyelerinin, bağlı bulundukları tüzel kişiliğin delegesi olamayacaklarını belirten bir madde de ekleyin" dedi. Ancak bu madde yeni kanun taslağına eklenmedi.
12-) FIFA, "Yönetim Kurulu'nun disiplin tedbirlerini uygulama yetkisinin olamayacağını tekrar hatırlatırız" diyerek, kanunda yer alması şartıyla, Yönetim Kurulu'nun sadece Federasyon üyelerinin üyeliklerinin durdurulması ve ihracı dışında hiçbir disiplin cezası veremeyeceğini açık ve net olarak ifade ediyor. Ancak Federasyon tarafından bu duruma yeni kanun taslağında 10. maddenin (I) bendinde kısmen yer verildi.
13-) FIFA, Futbol Federasyonu'ndan "İç denetçiler ile dış bağımsız denetçiler birbirinden ayrılmalıdır. Sizin Denetleme Kurulu'nun dış ve bağımsız bir denetçi olup olmadığını belirtin. Eğer değil ise bağımsız dış denetçiler edinin" talebiyle FIFA statüsünün 71. maddesine uyulmasını istedi. Madde 71'e göre "Bağımsız denetçiler Genel Kurul tarafından tayin edilirler" dese de bugün Federasyonun "bağımsız" dış denetçileri Federasyon Yönetim Kurulu tarafından tayin edilerek bu ilkeye karşı gelindi.
14-) Futbol Federasyonu 25 Nisan'da yaptığı yazılı açıklamada, "FIFA, Federasyon tarafından hazırlanacak yeni yasa taslağının Genel Kurul öncesi kendilerine gönderilmesini, ardından Genel Kurul'un onayına sunulmasını, daha sonraki aşamada ise taslağın yasalaşma sürecinde TBMM'den bu konuda yardım istenmesini önerdi" denildi. Ancak FIFA'nın mektubunda, değişiklik istenilen şeyin "kanun" olduğu ve TBMM'de değişikliğe uğrayacağına dair tek satır dahi bulunmuyor.
Yayın tarihi: 25 Haziran 2007, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/06/25//haber,D5E59C57804B4C26926F6175702B5AD9.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.