kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 16 Haziran 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Olli Rehn: Türkiye'de taraf tutmadık

Yeni Haber
AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı seçimiyle birlikte başlayan tartışmalarda herhangi bir tarafı tutmadıklarını belirterek, "Komisyon Türkiye'de laikliğin önemini tanımaktadır. Bununla birlikte laikliğin savunması demokrasiye tam saygı ve hukukun üstünlüğüyle birlikte yürümelidir" dedi.

Rehn bayrak mitinglerinin de demokratik çerçevede çözüme vurgu yaptığını belirtirken, "Gösterilerde 'Ne şeriat ne darbe, tam demokratik Türkiye' sloganı atıldı" hatırlatmasını yaptı.

Avrupa Parlamentosu'nun Belçikalı üyelerinden Philip Claeys, AB Komisyonu'nun yanıtlaması istemiyle verdiği yazılı soru önergesinde Türkiye'de Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığı'na adaylığı sonrasında ciddi endişeler ortaya çıktığını belirtti. Yüzbinlerce kişinin gösteriler düzenlediğini, laikliğin savunulması konusundaki geleneksel rolü çerçevesinde ordunun da Abdullah Gül'ün kişiliği ve gelecekteki olası rolü konusundaki rahatsızlığını dile getirdiğini kaydeden Claeys, önergesinde "Hükümet ve devlet başkanlarının da İslamcı olması durumunda laik devlet çeşitli baskılar altında kalacaktır. Komisyon, Türk ordusunun tutumunu eleştirmiştir ve desteğini İslamcı AKP'den yana yöneltmiştir" iddiasında bulundu. Claeys, AB Komisyonu'nun Türkiye'de demokrasinin ve laik devletin altını oyacak İslamcı güçlerin güçlenmesinden korkup korkmadığını da sordu.

Soru önergesini yanıtlayan AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn ise, son tartışmalarda Türkiye'de herhangi bir tarafı tutmalarının söz konusu olmadığını bildirdi. Türkiye'deki bayrak mitinglerini anımsatan Rehn, yanıtında burada atılan "Ne şeriat, ne darbe, tam demokratik Türkiye" sloganını anımsattı ve Türkiye'de sorunların üstesinden demokrasi yoluyla gelinmesinin umulduğunu vurguladı. Olli Rehn'in yanıtı şöyle:

"Komisyon Türkiye'de laikliğin öneminin bilincindedir. Bununla birlikte laikliğin savunması demokrasiye tam saygı ve hukukun üstünlüğüyle birlikte elele yürümelidir.

Bu itibarla, sivillerin askeri güçler üzerinde AB'deki uygulamalarla aynı doğrultudaki kontrolü Türkiye'nin katılım yolundaki ana önceliklerinden biridir ve Katılım Ortaklığı'nda böyle ifade edilmiştir. 27 Nisan 2007'deki askeri 'memorandum'u müteakip, Komisyon, demokrasi yetki ve görevlerinin Türkiye'nin demokratik kuruluşlara bırakılması gereğinin altını çizmiştir. Ayrıca, askeri açıklamadan sonra Türkiye'de gerçekleşen gösterilerin demokratik bir çerçevede laikliğe güçlü bir vurgu yaptığını not etmeye değer şu ana slogan yer almıştır: Ne şeriat ne darbe, tam demokratik Türkiye.

Komisyon, bağımsız bir ülkedeki seçimler çerçevesinde, herhangi bir tarafı tutmamıştır. Komisyon Türkiye'de şu anda söz konusu olan siyasi krizin üstesinden, demokratik araçlarla, anayasal çerçeve itibarıyla, sorumlu tartışma ve siyasi istikrar atmosferi içinde gelineceğini ummaktadır."

(ANKA)