Hafta sonunda prostat kanseri tedavisi olun!

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Üroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Halim Hattat, dünyada ve Türkiye'de çok yeni olan prostat kanseri tedavi yöntemini anlattı:

* Bu yöntemin avantajı ne?
Isıyla tedavi yöntemi, prostat kanserlerinde uygun hasta açısından en kolay tedavi yöntemi. Tümörün etrafındaki organlara hiç hasar vermeden, kanser dokusuna müdahele edilebilmesini sağlıyor. Hastanın tedavi nedeniyle radyasyonun zararlı etkilerine maruz kalmasını engelliyor. Hastanede kalma süresi çok daha kısa. Tedavinin, spinal anestezi altında bir oturumda sonuçlandırılması ve gerektiğinde tekrar edilebilmesi gibi imkanları var. Diğer alternatif tedavi yöntemlerine geçiş yapılabiliyor.

YAKILIYOR
* Nasıl uygulanıyor?
Bu tedavi epidural ya da spinal anestezi ile uygulanıyor ama eğer hasta çok isterse genel anestezi de yapılabiliyor. Hastanın belden aşağısı uyuşturuluyor. Hasta yan pozisyondayken ultrosanla prostatın görüntüleri üç boyutlu olarak bilgisayara aktarılıyor. O bilgisayarda, prostat içinde bulunan tümör odakları gayet açık ve sınırları kesin olarak belirleniyor. Bu bizim yol haritamız oluyor. Saldıracağımız noktaları kesin olarak belirledikten sonra ultroson dalgalarıyla dokuya ısı etkisi veriliyor. Yani tümör bir bakıma yakılıyor. 80 ila 100 derecelik ısı etkisiyle oradaki tümör hücresi imha ediliyor. Tümör bombalanıp yok ediliyor. Hedefe yönelik olarak tedavi ediyor. Bir savaş alanı düşünün; yalnızca düşman temizleniyor, etraf hasar görmüyor ya da kirlenmiyor.

* Hastanın yaşı önemli mi?
Yaş burada belirleyici bir faktör değil. Çok genç hastaya da yaşlı hastaya da uygulanabilir. Ameliyat olma riski taşıyan, diyabet ya da kalp hastaları için çok uygundur. Daha önce prostat kanseri tedavisi görmüş hastalara kanser nüksettiyse yine bu metodu öneririm. Teknik anlamda da prostatın 40 gramın altında olduğu hastalara uyguluyoruz. PSA düzeyi 10 ve altındaki hastalara öneriyoruz.

DÜNYADA DA YENİ
* Diğer yöntemlere göre pahalı bir tedavi mi, sosyal güvenlik sigortaları karşılıyor mu?
Fiyat olarak diğer tedavi yöntemlerinden bir farkı yok. Ama dünyada olduğu gibi Türkiye'de de çok yeni; henüz sosyal güvenlik sigortaları karşılamıyor.

* Hastanın bu tedaviye uygun olup olmadığına doktoru mu karar verir yoksa hasta kendisi mi tedavi yöntemini seçer?
Doktor hastaya uygun tedavi yöntemlerini sıralar, hastanın bunlar arasından seçim yapması gerekir.

* Bu tedavinin iktidarsızlık gibi yan etkileri var mı?
Belirli oranda hepsinde var. Tümörün bulunduğu bölge bilgisayarla çok iyi tespit edildiği için bölgesel olarak tümörün bulunmadığı yerdeki damar ve sinirler korunabiliyor. İktidarsızlık oranı hayli düşük olabiliyor. Tümörün durumuna bağlı; tümör bütün prostatı içine alıyorsa o tür bir komplikasyon beklenebilir. Kalıcı da olabilir ama genellikle literatürde bu konuda diğer metotlardan daha az bir komplikasyon olduğundan bahsediliyor. Hastalarda böyle bir etki görülse bile tedavi programları var. Hastalar cinsel fonksiyonu bozuk kalmıyor.

* Hastalar tedaviden ne kadar süre sonra işlerinin başına dönebiliyorlar?
Hasta normal hayatına 2-3 gün içinde dönüyor. Hastalarda prostatın büyüklüğüne kadar bir katater kalabiliyor. İşine gidip, toplantılarına geri dönebilir. Cinsel hayatı ise 6 hafta sonra devam edebiliyor.