|
|
|
|
'Polis' Eskişehir'de
Çoğu, Eskişehir Anadolu Üniversitesi mezunu olan Polis filmi yapım ekibi, filmin ikinci galası için Eskişehir yollarına düştü....
Başrollerini usta oyuncu Haluk Bilginer ile Özgü Namal'ın paylaştığı Polis filmi için çok şey yazılıp çizildi. İlginç bir senaryosu ve işlenişi olan filmi, izleyenler ya çok beğendi ya da hiç sevmediler. Polis'in senaristi ve yönetmeni Onur Ünlü ise Eskişehir'de, bu durumdan son derece memnun olduğunu, hatta filmi için istediğinin, tam olarak 'bu' olduğunu söylüyordu. Kendisinin o sırada, yani geçen salı ve çarşamba günleri, film ekibiyle birlikte Eskişehir'de bulunma nedeni ise bir vefa meselesiydi...
ÖĞRENCİLERDEN BÜYÜK İLGİ Polis'in
Onur Ünlü dışında; yapımcıları, görüntü yönetmeni, editörü, yapım yardımcısı, kast direktörü, gibi pek çok üyesi de Eskişehir Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu. okullarına manen bağlı olan ekip, bunun göstergesi olarak, filmin ikinci galasını okulda yaptılar. Hemen hemen tüm ekip galada hazır ve nazırdı. Bir tek Özgü Namal, dizi çekimleri nedeniyle İstanbul'da kalmıştı. Bu durum en çok Anadolu Üniversitesi'nin erkek öğrencilerini üzdü tabii! Filmin oyuncularından Ragıp Savaş, Sermiyan Midyat, Settar Tanrıöğren, Kaan Çakır, Emre Karayel'in de aralarında olduğu ekip Eskişehir'e salı günü, trenle ve büyük bir keyifle gitti. Eskişehir'e arabayla gelen Haluk Bilginer de dönüşte tren keyfini tercih edince, dönüş yolu da şarkılı türkülü ve bol sohbetli geçti. Polis ekibi Eskişehir'de tahmin etmedikleri kadar büyük bir ilgiyle ve eleştiri gözlüğünü takmış öğrencilerle karşılaştılar. Salı akşamı yapılan galada ve ertesi sabahki söyleşide fakültenin sinema salonu doldu taştı. Öğrenciler Haluk Bilginer'le fotoğraf çektirmek için sıraya girdiler. O da hiç birini kırmadı ve iki gün boyunca sürekli fotoğraf makinelerine gülümsedi. Bilginer filmde yer almasını ise şöyle anlattı: "Polis'in senaryosu, okuduğum en iyi ikinci senaryoydu. İlki de Onur Ünlü'nündü! Bu, daha önce Türk sinemasında hiç görmediğim bir biçimde yazılmış, çok ilginç bir senaryoydu. Musa Rami (oynadığı karakter), çok sağlam çizilmiş, çok gerçek bir karakter. Senaryoyu okuduktan sonra Onur bana filmi nasıl çekeceğini anlattı. O zaman her şey kafamda oturdu ve inandığım gibi de oldu."
BİLGİNER: 'BEN HADDİMİ BİLİRİM' Öğrenciler fimle ilgili en fazla gerçeklik-gerçeküstülük durumuna takılmışlardı. Onur Ünlü de her soruyu tek tek değerlendirerek bu filmde ne yapmaya ve ne yapmamaya çalıştığını anlattı. Ünlü'nün bu tarz bir soruya yanıtı şöyleydi: "Sinema öncelikle estetik üzerinden değerlendirilmeli. Benim anlatma biçimim anlattığım şeyden daha önemlidir. Bu filmde de; 'İnsan acizdir ve o kadar da artistlik yapmamalıdır. Musa Rami gibi karizmatik bir adam bile başına üst üste çok kötü şeyler geldiğinde yuvarlanır gider,' demek istedim. Ayrıca giriş, gelişme, sonuç üzerinden giden hikâyelerden sıkıldık artık. Hikâyenin istediğimiz yerinden girip istediğimiz yerinden çıkabilmeliyiz. Dünyada bu var zaten. Biz sadece alışık değiliz. Yani seyirci bu filme hazırlıksız yakalandı." Haluk Bilginer ise, 'En çok etkilendiğiniz karakter?' sorusuna, "Rolünden çok etkilendiğini söyleyen oyuncu ya yalancıdır ya da ruh hastasıdır. Bu sadece bizim mesleğimiz," derken; 'Sizin için amatör sosyolog diyorlar, kitap yazmayı düşünüyor musunuz?' sorusuna ise "Ben hayatta hiçbir şey bilmesem haddimi bilirim," diye cevap verdi.
Melis D. ÇALAPKULU
|
|
|
|
|
|
|
|
|