'Dikkat edin para akışı kesilirse mortgage sistemi zarar görebilir'
Susan Schadler, ihracatçılardan brifing alırken özellikle cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin beklentilerin orta vadeli kararları etkilediğine ilişkin görüşleri dinleyince "Siyasi konular, bizim işimiz değil" dedi ve ardından "Bu konuda (seçimle ilgili) hükümetin piyasaya mesaj vermesini mi bekliyorsunuz" sorusunu yöneltti..
Uluslararası Para Fonu kurmayları, Ankara'da başlayacak temasları öncesinde, İstanbul'da görüştüğü finans çevreleri ve işadamlarına bir dizi kritik mesaj verdi. IMF Türkiye Masası Şefi Lorenzo Giorgianni ve İcra Direktörü Willy Kiekens'le birlikte gelen IMF Avrupa Bölümü Direktör Yardımcısı Susan Schadler gerek bankacılarla gerekse patronlarla yapılan toplantılarda inisiyatif alarak hem soru sordu hem de görüşlerini açıkladı. Schadler, son günlerin moda konusu haline gelen konut finansmanı sistemi (mortgage) için uyarıda bulundu ve "Ortadoğu bölgesindeki ülkelere mortgage için para pompalanıyor. Ancak dikkatli olunmalı. Uluslararası likidite şartları değişirse sistem zarar görebilir" dedi. Schadler, bankacılarla zirvesinde "Sektörün performansı nedir? Riskler nelerdir? " sorularına yanıt aradı. Aracılık maliyetlerinin yüksek olduğunu kabul eden IMF kurmayları, hükümetin bu yönde attığı adımları desteklediklerini belirtti. IMF'ye, "Enflasyonun, Merkez Bankası'nın hedefine yakınsaması zaman alacak" mesajı verildi. 2006 yılı mayıs-haziran aylarındaki dalgalanmanın ekonomik aktiviteyi yavaşlattığı, kredi büyümesini frenlediği bilgisi verildi. Bankalar Birliği'nde IMF'ye şu değerlendirmede yapıldı: "Ekonomik büyümeye paralel olarak mali sektör de büyüdü, kredi arzı arttı. Ekonomide ani şoklar olmadıkça riskler yönetilebilir düzeyde. Şu anda uluslararası piyasa kaynakları, büyümeyi destekliyor. Kredi talebi eskisi gibi güçlü değil." Bankacılar, kredi kartları düzenlemesinin getirdiği açıklık yararına değindi ama ücret ve komisyonlarla ilgili yargı kararlarını da işaret etti. Bu noktada, "Kanun hükmü açıkken sanki bir düzenleme yokmuş gibi davranılması anlaşılmaz" denildi.
