|
 |
|
  Basında Fenerbahçe yorumları
Fenerbahçe dün akşam oynanan Türkiye Kupası çeyrek final maçında Gençlerbirliği'ni 2-1 yenerek yarı final için avantaj yakaladı. Teknik Direktör Zico'nun Başkent ekibi karşısına yedek ağırlıklı bir kadro ile çıkması tartışma konusu oldu.
GÜRCAN BİLGİÇ: FARK YARATIYORLAR (SABAH)
Zico forma şansı bulamayan oyuncuları ile çeyrek finalin ilk ayağına çıktı. Maçı mı önemsemediğinden, kadrosunu mu ekonomik kullanmak istediğinden bu kararı aldı, bunu kimse anlamadı. Çünkü hangi nedeni ileri sürerse sürsün, geçmişte aslarıyla oynadığı bir İstanbul Belediye maçı vardı.
O
gün, gruptan çıkmayı garantilemelerine rağmen, en iyilerini sahaya sürmüştü. Şimdi ise daha zorlu bir rakibe karşı, üstelik avantaj sağlaması gereken bir 90 dakikada farklı düşündü.
Bu karara tepki gösterenler çıkacaktır. Biz onlardan değiliz. Çünkü sahaya çıkan takımın kalitesini tartışmak yerine, sadece maç eksiği olan Kemal ve Olcan'ı ikinci yarıda değerlendirebileceğini söyleyebiliriz...
SELÇUK YULA: DÜĞÜM ANKARA'DA (FOTOMAÇ)
F.Bahçe, bu sene kupayı çok istiyor. G.Birliği'nin ise ligde bir umudu yok, tek hedefi kupa. Yani iki takım için de son derece önemli bir karşılaşma. Turu atlayan ilk 4 takım arasına girecek. Mesut Bakkal takımını tam kadro sahaya çıkarmış, Zico ise böylesine önemli maçta neredeyse ikinci takımıyla sahada. Hem de seyirci avantajı yok. Burada Zico'yu alkışlayacağım çok nokta var. İlk önce futbolcularına bu kadar güvenen bir teknik adama oyuncuları da güvenir ve onun için oynar. F.Bahçe'nin dün yarı finale çıkılacak maçta taraftarı olmaksızın yedek kadrosuyla oynamasına rağmen G.Birliği'ni yenmesi ileriki günlerde neler yapacağının küçük bir göstergesi. Zico ve Semih tartışmasını yapmaya çalışanlar dün akşamki karşılaşma için ne diyecekler acaba...
RIDVAN DİLMEN: HER ŞEY GÜZELDİ (MİLLİYET)
Öncelikle iki takım teknik direktörünü, oyuncuları ve de hakemleri kutlarım. Seyirci yok, baktığınız zaman iki takımın da ideal kadrosunda eksikler var, özellikle de Fenerbahçe'de.
Ama müthiş bir ciddiyet içindeydiler. Sanki tek maç oynanıyormuşcasına iki takım da açık oynuyor, hem Fenerbahçe, hem Gençlerbirliği sürekli gol arıyordu. Hatta Semih maçın başından sonuna kadar bir sürü pozisyon buldu. İnsanlar tam sallamak için hazırlıklarını tamamlamışken, oyunun sonlarında işi bitirdi. Semih iyi bir oyuncu olduğunu, iyi bir hücumcu olduğunu, 3-4 net gol kaçırmasına rağmen ısrarını hep sürdürüyor zaten...
CAN BARTU: ZİCO'YU ANLAMAK (HÜRRİYET)
Şu Zico'yu anlamak gerçekten mümkün değil. Gençlerbirliği karşısına öyle bir takım çıkardı ki, evlere şenlik. Sahaya bir bakıyorsunuz, Alex, Tuncay, Appiah, Deniz, Uğur, Deivid ortalarda yok. Herhalde bu oyuncular Erciyesspor maçında çok koşmuş olacaklar ki, Zico onları dinlendiriyor!
Espri bir yana da, eminim herkes Zico'nun neden böyle bir takım çıkardığını merak ediyor. Rakibi mi, yoksa Türkiye Kupası'nı mı önemsemiyor ya da başka bir şey mi? Fenerbahçe'nin başındaki bir teknik direktör böyle hatalar yapmamalı. Zico bir kere şunu çok iyi anlamalı. Türkiye Kupası bu sene Fenerbahçe için çok daha önemli. Birincisi bu kupa uzun süredir kazanılamıyor, daha da önemlisi Fenerbahçe Kulübü'nün 100'üncü kuruluş yılı kutlanıyor. Dolayısıyla Fenerbahçe, Türkiye Kupası'nda bundan sonra oynayacağı her maçta büyük bir ciddiyetle mücadele etmek zorunda...
ERCAN AKTUNA: SEYİRCİSİZ MAÇ ISTIRABI (AKŞAM)
Zico, dün gece sahaya öyle bir on bir sürdü ki, bir tane as futbolcu yoktu.
Fortis Türkiye Kupası'nı bana göre ikinci plana itip, cuma günü oynanacak İzmir'deki maçı düşünüp yedeklere yer verirken, karşılaşma da çok koşan ayakların maçıydı.
... Özetle Fenerbahçe, kupa maçlarında kendisine her zaman ters gelen Gençlerbirliği'ni yenerken Ankara'daki rövanş maçı için biraz da olsa avantaj yakaladı. Seyircisiz futbol oynamak, futbolcular için en büyük ıstıraptır. Dün gece o ıstırabı hep beraber seyrettik ve gördük.
SELİM SOYDAN: SEMİH FARKIYLA (VATAN)
Futbolda oynayan 11 oyuncu, sahada oldukları için çok mutludur. Önemli olan, oynamayan oyuncuları mutlu etmektir. Zaten bunu başardığın zaman sorun ortadan kalkar. Dün akşam da biraz bunu düşünerek yapılan bir takımda F.Bahçe. Sarı-lacivertliler de son Erciyes maçındaki kötü oyun ve netice sonunda sahaya birçok değişiklikle çıktı.
İnşalllah bu son olur; seyircisiz maçı hem oynamak, hem de yorumlamak çok sıkıcı ve güç oluyor.
Maça gelince... Ortada giden bir maçtı. G.Birliği daha birbirine yakın, daha yan yana oynayan bir ekip havasındaydı. Buna rağmen F.Bahçe'de Semih, Aurelio, zaman zaman da Ümit, arkadaşlarına oranla daha iyi oynuyorlardı. G.Birliği'nde ise Mehmet Çakır en iyi isimdi.
NECATİ BİLGİÇ: TUHAFLIKLAR (FOTOMAÇ)
Fortis Türkiye Kupası'nın seyircisiz oynanan ilk çeyrek final maçında Fenerbahçe, "Belalı rakibi" Gençlerbirliği'ni 2-1 yenerken ortaya bazı enteresan şeyler çıktı. Önce Zico bu yıl, "Üç kupa" derken, güçlü rakibi Ankara takımı karşısına daha önce kupada sahaya sürdüğü onbirlerden de zayıf bir takım çıkardı. Sakat Lugano, Önder ve Rüştü'nün dışında kulübede de yedekler arasında Alex, Kezman, Deivid, Uğur, Volkan, Deniz ve Tuncay gibi asları koymuştu. Buna rağmen genç ve yedek takım, ilk yarıyı Mehmet Yozgatlı'nın penaltı golüyle 1-0 önde kapadı. Cuma günkü lig karşılaşmasını düşünse bile ikinci yarının başında kadroyu daha sonra sahaya sürdüğü Kezman, Tuncay ve Deivid ile takviye etse farklı bir skor yakalayıp rövanşa rahat giderdi.
MEHMET DEMİRKOL: SEYİRCİSİZ DE FENA DEĞİL (MİLLİYET)
İlginç bir gol oldu Fenerbahçe'nin ilk yarının sonunda bulduğu. Mehmet Yozgatlı'nın kaleye yolladı orta şutta, Traore'nin Edu'yu çekmesinden 1 saniye sonra top filelerle buluşmuştu. O bir saniye içinde Fırat Aydınus penaltıyı çalmıştı. İyi hakem, kötü hakem istediğiniz kadar tartışın, ama şu gerçek, reaksiyon zamanı inanılmaz. Bu kadar kısa bir zamanda penaltıyı çalabilmek. Bravo.
Bir bravo da Mehmet Yozgatlı'ya son derece gereksiz bir tartışmadan bizi kurtardı. Hakem hatası, kural hatası. Maç tekrarlanmalı. Tekrarlanırsa o maç da seyircisiz mi oynanacak vs. vs...
... Tamam tartışılmaz bir doğrudur, futbolun, seyircisiz tatsız tuzsuz olduğu. Ama bu pek öyle değildi. Dünkü güzel oyunun yanından geçemeyecek çok seyircili maç seyrettik.
ERDOĞAN ŞENAY: GRİ BULUTLAR (MİLLİYET)
Fenerbahçe, Fortis Türkiye Kupası'nı pek de ciddiye almıyor anlaşılan... Öyle ya, takımın aslarını yedeğe çekmekle kime ve neyi anlatmak istiyordu ki Zico ustamız?
Erciyes önündeki puan kayıpları kulübedeki aslara mı fatura ediliyordu yani?
Sarı-lacivertli takımın fişek gibi girişlerle oyuna girmesini hâlâ yarışma edep ve ahlakına monte edemeyen bir teknik adamın böylesine yavaş oynayan bir süper kadroyu hala ayağa kaldıramayışı ligin ve kupanın çok önemli haftalarının oynandığı haftalarda gündemdeyse eğer o zaman "Bu takımın hali nedir hocam?" diye gidişatı sorgulamak her Fenerbahçe sevdalısının hakkıdır artık.
METİN TOKAT: KOKARTINA YAKIŞMADI (MİLLİYET)
Hakem Fırat Aydınus, ilk devrenin son dakikasında ikili bir hava mücadelesine verdiği yanlış faul kararının devamında, FIFA kokartına yakışmayan ciddi bir hakem hatası yaptı.
Serbest vuruş kullanılırken, ceza alanı içinde ikili eşleşmelerde birbirini tutan oyunculardan Traore'nin, Edu'yu top oyuna girdikten sonra da tutmaya devam etmesi her ne kadar bir penaltı kararı verilmesini gerekirse de, pozisyonun devamında topun kale çizgisini geçmesine gol kararı vermeliydi.
Cüneyt Türkmen / Sabah.com.tr
|
