SABAH - 28/01/2007 - Ahmet Çakar

Şu an 28 Ocak 2007 - Pazar tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

kapat

Servislerimiz

Google Arama

SMS:
AC yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder

Galatasaray da hayal kırıklığı...

Cuma gecesi Kayseri'de Fenerbahçe'yi, dün gece de Galatasaray'ı izledik. Al birini vur ötekine... Kağıt üzerinde bu iki takımdan biri şampiyon olacak. Beşiktaş'ın ise şansı az gibi. Ama gerek Fenerbahçe'nin gerekse Galatasaray'ın oynadıkları futbola baktığımızda büyük bir hayal kırıklığı yaşıyoruz. Eğer bir ligin lokomotif takımları böyleyse o lig artık Avrupa'nın en kötü ligleri arasına girebilir. Kayseri'de ve Ali Sami Yen'de ikişer gol gördük. Ama bu 4 golün 2 tanesi ancak amatör kümede görülebilecek kaleci hataları. Ondan sonra "Niye Avrupa kupalarına, niye Dünya Kupası'na katılamıyoruz?" diyoruz. Galatasaray kadro olarak iyi ama fizik olarak aynı şekilde iyi mi bilemiyoruz. Song ve Tomas geçen yılki kadar güven vermiyor. Özellikle Song son 10 dakikada öyle büyük bir hata yaptı ki Ankaraspor golü yapsa belki de puan gidecek. Dün gece defans önünde bir tek Inamoto oynadı. Galatasaray için tek ön liberonun sıkıntısı şu: Rakip rahat geliyor, orta saha direnemiyor ve Galatasaray'ın mücadele gücü çok azalıyor. Mesela ikinci yarıda Ayhan girince bazı şeyler daha derli toplu oldu. İliç sadece ayağında top varken iyi... Arda yetenekleri oranında güçlü değil. Sabri gibi bir oyuncuyu sağ bekte kullanmak ne derece doğru. Gerek dinamizmi gerekse ofansif gücü diğerlerinden çok farklı. Koskoca maçta Hakan Şükür'ün golü ve kaçırdığı pozisyon dışında neredeyse pozisyon yok. Galatasaray bu sene çok farklı bir görüntü çiziyor. Bazı maçlarda inanılmaz kötü oynuyorlar. Bu çok kötü oynadıkları maçları kazanabiliyorlar ama bu oturmuş kadro daha iyi organize olmak zorunda. Yani yabancı bir hoca bu maçı seyretse "Bunlar Süper Lig takımı mı?" deyiverir. Bütün bunların sebebi uzun bir aradan sonra ilk maçın olması olabilir. Ama şimdi puan farkı 5'e düştü.

SONG'A KIRMIZI GÖSTERMELİYDİ!
Ancak Volkan Galatasaray'ın; Mondragon da Fenerbahçe'nin kalecisi olmuş olsaydı belki de dün gece lig bitmiş olurdu. Seyircisiz maçlar hakem için hep kolay olmuştur. Baskı yok, itiraz yok. Oyuncular da daha derli toplu oluyorlar.
Bir pozisyon dışında Arzuman başarılıydı. Gözünün önünde Song rakibinin ensesine ve omzuna kramponları ile zıplayarak basıyor. Peki niye sarı kart? Eğer bu işte kasıt varsa ki var, kartın rengi kırmızı olmalıydı.