|
Çocuk seslerinin çınlamadığı bir dünya
|
|
İşte adına 'bilimkurgu' dediğimiz türün en has örneklerinden biri. Ve meraklılarının yıllarca akıllarından çıkmayacak bir film, olasılıkla bir başyapıt. 2027 yılının Londra'sı. Ve gerçekten ürkünç bir görünüm: Sokaklarda pislik, çöp yığınları ve sefalet akıyor. Sürekli yürüyüşler, isyanlar var. Örneğin biri "Allah-ü ekber," diye yürüyen İslamcılarınki. Batı ülkeleri, yoksul kıtalardan ve ülkelerden gelen göçün altında ezilmiş. Ve en faşist bir anlayışla, göçmen avına çıkılmış. Bu kadar da değil. 2008-9 yıllarındaki garip salgın ve oluşan genetik bozukluk, tüm kadınları kısır yapmış, artık çocuk doğmuyor. Doğan son bebek, 18 yaşında. İnsan ırkı tehlikede, çocuk seslerinin eksikliği tüm neşeyi alıp götürmüş. Ve birden ortaya hamile bir kadın çıkıyor. Ama bir göçmen, bir zenci. Ve hükümetin koyu ırkçı siyaseti nedeniyle, kaçırılıp 'İnsan Projesi' denen örgütün merkezine ulaştırılması gerekiyor. İnsanlığın son kurtuluş umudu olarak.. Filmi izlerken bilimkurguyu, iyi bilimkurguyu niye bu kadar sevdiğimi/sevdiğimizi düşündüm. Çünkü bu tarz bilimkurgu, kesinlikle çağın gerçeklerinden yola çıkıyor. Ve bizi geleceğin tehlikeleri konusunda uyarıyor. Gösterilen her şeyin ipuçları zaten günümüzde var: Ekonomik eşitsizlik, kültürel düşmanlık, cehenneme dönen Batı kentleri, salgınlar, genetik bozukluklar, bizzat yaşamın tehlikeye girmesi... Ve tüm bunların üzerine kurulan faşist diktatörlükler. Meksikalı Alfonso Cuaron, yönettiği Harry Potter ve Azkaban Tutsağı'ndan da bildiğimiz uslüpçu anlatımını doruklara taşıyor. Romanın yazarının elinden çıkma senaryo, perdede mükemmel bir görselliğe ve hiç aksamayan bir tempoya kavuşuyor. Ve ortaya, insanlığın geleceği üzerine karamsar mesajlar içeren Kumsalda, Maymunlar Cehennemi, New York'tan Kaçış, Tuhaf Günler vb. başyapıtları hatırlatan ve onların hemen yanı başında yer alacak bir film çıkıyor. Oyuncuların hepsi çok iyi. Bu arada, Danny Huston ve Peter Mullan'ı filmdeki görünümleriyle katiyen tanıyamadığımı ve Michael Caine'in upuzun saçlı-sakallı 'bilge hippie' kompozisyonuna hayran kaldığımı belirteyim. Bir de, Clive Owen bu filmde ne kadar Yılmaz Güney'e benziyor!
Son Umut * * * * (Children of Men) Yönetmen: Alfonso Cuaron Senaryo: P. D. James Görüntü: Emmanuel Lubezki Müzik: John Tavener Oyuncular: Clive Owen, Julianne Moore, Michael Caine, Chiwel Ejiofor, Charlie Hunnam, Claire-Hope Ashitey, Pam Ferris, Danny Huston, Peter Mullan/ İngiliz filmi.
|