sabriaycicek50 <sabr
23.08.2006 18:44
5 Ağustos günlü Sabah'ta görüp de paylaşmadığım değerlendirme ve bilgilendirme hataları şunlardır:
1-Günaydın'ın 8.sayfadaki "Açık Düşünce"köşesinde "Nefret etmek bir tercih"adlı yazıda "kimliğin"öne çıkarıldığını gördüm.
"Bu negatiflik içinize yerleşti mi kimliğiniz oluyor"cümlesinin doğru olmadığını düşünmekteyim.Öfke,nefret,sevgi,sevimlilik gibi özelliklerimiz kimliğimiz değil;kişiliğimizdir.Ve yazının bütününe bakarsak da,denilmek istenen şey,"kişiliktir."Ancak,adlandırma doğru yapılmamış..Ha,yazar bu doğrudur derse de onu daha net "itirazım" vardır:Hem de tarihi gerekçelerle:Fransa'da 3.Cumhuriyet döneminin yıkılmasını bir tarihçi üç hataya bağlar:Birincisi yolsuzluğun ayyuka çıkması,ikincisi hukuksuzluğun meşrulaşması,üçüncüsü de kişiliklerin değil kimliklerin öne çıkması...1870-1940 dönemi kabaca.
Ben kişilikten yanayım;kimlikten değil!
ozen mete <meteozen@
23.08.2006 18:43
Sayın Baydar;
Sayın Ahmet Davutoğlu'nun tekzip yazısına cevaben
yazdıklarınızı okuyunca köşenizin adını gazete
temsilcisi olarak değiştirmenizin daha doğru olacağı
kanaatine vardım.Sadece muhabirin güvenirliğine
dayanarak habere konu şahsa ve olayın şahidine
doğrulatılamadan yazılan habere ne dendiğini siz daha
iyi bilirsiniz.Sayın Ahmet Davutoğlu'nun misyonunu
dikkete alarak ülkemizin dış politikasını menfi yönden
etkileyebilecek böyle bir haberin sadece gazetecilik
heyecanıyla yapılmadığını düşünüyorum.Ecz.Mete Özen
turker aydemir <hagi
23.08.2006 18:42
Şimdiye kadar hakkaniyetle sürdürdüğünüz görevinizde bundan sonra da
başarılar dilerim
Antalya"nın Gazipaşa ilçesi Belediye Başkanı Cem Burak Özgenç, önceki gün
Sabah Gazetesi"nde yer alan "Haşemalı havuz keyfi başkandan veto yedi"
başlıklı haberin gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Belediyeye ait sosyal tesislerde bazı kuralların uygulandığını belirten
Özgenç, havuza mayo benzeri kıyafetler ya da haşemayla girilmesinin
yasaklanmasının söz konusu olmadığını bildirdi. CHP"li Belediye Başkanı
Özgenç, "Haberde geçen "... havuza tesettürlü giremezsiniz" ifadelerinin
aksine, olaya konu olan Gülten Göktaş"a "Havuza nasıl tanga ve bikini ile
girilebiliyorsa haşema ile de girilebileceğini söyledim." dedi. Özgenç,
habere konu olan bayanın akrabası olduğunu doğrulayarak, "İlk defa sosyal
tesisleri ziyarete gitmiştim. Bir bayanın haşemayla havuza girmek istediğini
gören havuz görevlisi yanıma gelerek durumu anlattı. Yanına gittiğim bayan,
uzaktan akrabam çıktı. Bana, "Başkanım bana yardım eder misiniz? Havuza
girmeme izin vermiyorlar" dedi. Ben de bayanın havuza haşemayla girmesine
izin verdim. Bayan ondan sonra haşemayla rahat bir şekilde havuza girdi.
Veto etme durumu söz konusu değil." diye konuştu. Haberde fotoğrafı
kullanılan Gülten Göktaş ise havuz başında Özgenç"i görmesi üzerine, uzaktan
akrabalığı dolayısıyla hal hatır sormak için yanına yaklaştığını, bu sırada
izinsiz olarak fotoğrafının çekildiğini kaydetti.
Zaman
Roslyn Pardo <pardor
23.08.2006 18:41
Sayin Sabah Gazetesi Okur Temsilcisi Yavuz Baydar
Tahminen 2 hafta once editor@sabah.com.tr adresine "Savasin Bilancosu" baslikli haber icin bir mail yazmistim. Bu mailimi da once oraya yolladim ama bana geri dondu, o yuzden size yolluyorum.
Biraz evvel "Bir Aylik Aci Bilanco" baslikli haberi okudum. Bahsettigim bir onceki mailimda yaptigim elestirilerin cok benzerini yapacagim. Bu savasin iki boyutu var ama koskoca haberde nedense Israil'in ve Israillilerin yasadiklarindan sadece tek 1 cumleyle bahsediliyor: 101 (36 sivil) Israilli oldu.
Acaba neden Israil'in kuzey sehirlerinde yasayan (daha dogrusu yasamaya calisan) insanlarin ne acilar cektiginden, 1 aydir neredeyse evlerine bile giremediklerinden ve surekli siginaklarda yasamak zorunda olduklarindan bahsedilmiyor? Neden savasin basladigi gunden beri kuzey sehirlerine her gun ortalama 100 Katyusha fuzesi ve toplamda su ana kadar Israillilerin kafasina, evine, dukkanina, ULKESINE 2000'den fazla Katyusha fuzesi atildigindan bahsedilmiyor? Neden olen bir Lubnanli cocugun resmi boy boy gosterilirken, ornegin bugun oldurulen 3 yasindaki Israilli cocugun resmini hicbir zaman gazetenizde goremiyoruz?
Sizi (gazetenizi) TARAFSIZ gazetecilige davet ediyorum! Ama hicbir sey degismeyecegini biliyorum aslinda, cunku GERCEKLER PARA ETMEZ VE MEDYA GERCEKLERLE DEGIL PARA ILE DONER...
Saygilarimla...
Roslin Pardo
sabriaycicek50 <sabr
23.08.2006 18:40
12 Ağustos Cumartesi günlü Sabah'ın 28.sayfasında yer alan ve Gürcan Bilgiç'e ait olan yazıda Mustafa Denizli'ye mal edilmiş bir söz var:"Ya yeni bir yol bulacağız,ya yeni bir yol yapacağız."
Oysa bu sözün sahibinin Sayın Denizli olmayıp,ünlü Kartaca kumandanı Hannibal(MÖ:247-183)olduğunu hemen hemen herkes bilmektedir.Ve sözün doğrusu da şudur:"Ya yeni bir yol bulacağız,ya da yeni bir yol açacağız."--Farklı söylenmesi de yanlış değil bence-
Ünlü kumandana haksızlık edildiği kanaatındayım..Ayrıca mülkiyet,sadece mal-mülk değildir.Kişilerin düşünceleri ve ona bağlı olarak oluşturdukları değerler de/eserler de bu kapsamda olmalıdır diye düşünmekteyim..
Paylaşmak istedim.
Güzellikler dileğimle.
Sabri Ayçiçek,Okur.