'Taksi şoförü de işadamı da aynı stresi yaşıyor'
Amerika'da yaşayan yoga eğitmeni Elvan Demirkan, Erken Akıllan, Geç Yaşlanadlı kitabında, "Stresten kurtulup yaşam kalitenizi artırmak sizin elinizde," diyor.
İster bir taksi şoförü olsun, ister milyon dolarlarla oynayan bir işadamı, hepimizin amacı sağlıklı ve mutlu bir hayat sürmek. Ama iş uygulamaya gelince pek de öyle davrandığımız söylenemez... Hep kendimizi üzecek bir şeyler buluyoruz ve günler, aylar, yıllar böyle geçip gidiyor. Mutluluk arayışımız hep sürse de mutlu geçirdiğimiz anlar sadece birkaç küçük anı olarak kalıyor. Amerika'da yaşayan yoga eğitmeni Elvan Demirkan, Hayatla Mücadeleden Yaşamaya Geçiş adlı ilk kitabının ardından yazdığı ikinci kitabı Erken Akıllan, Geç Yaşlan'da, özellikle bizleri yıpratan düşünce şeklimize ve davranış alışkanlıklarımıza farklı bir yaklaşım getiriyor. Hayatınızı olumsuz yönde etkileyen ve çözümü aslında sizin elinizde olan birçok sorunun üstesinden gelmek istiyorsanız, kitapta pratik yöntemler ve egzersizlerle çıkış yolları sunan Elvan Demirkan'ın tavsiyeleri eşliğinde yeni yıla yeni bir başlangıç yapabilirsiniz. Demirkan kitabında, nasıl yaşlandığımızı belirleyen en önemli faktörün, nasıl yaşadığımız olduğundan söz ediyor. Ona göre, çoğu zaman, depresif, tatminsiz, hoşgörüsüz, telaşlı, sinirli, endişeli, bitkin ve huysuz bir ruh hali, kimliğimiz haline geliyor. Dolayısıyla vücudumuz esnekliğini ve direncini kaybediyor, ağrı ve sızıları artıyor. Yaşlılığın kaçınılmaz sonucu olarak görmeye alıştığımız bu sorunlar, aslında yıllarca vücudumuzun ihtiyaçlarını ve bakımını ihmal etmiş olmamızın, nerede durulması ya da değişiklik gerektiğini bilmememizin sonuçları. Elvan Demirkan hayatımızda bu noktalara (çok erken) gelmemek için bize yol gösterebilecek pek çok bakış açısı, strateji ve teknik olduğunu söylüyor: "Strese karşı tepkilerimizi, alışkanlıklarımızı, düşüncelerimizi değiştirerek, stresten kaynaklanan rahatsızlıklardan korunabilecek bir hayat tarzını daha erken yaşta oturtmamız gerekiyor. Pek çok hastalığı engellemek veya iyileştirmek ve geç yaşlanmak kendi elimizde. Uzun ömürlü olmak için yapacağımız pek çok şey, yaşam kalitemizi de artıracaktır."
'İSTANBUL TÜKETİYOR' Demirkan, stressiz bir hayatın düşünülemeyeceğini ama kendimize ne kadar baskı yaptığımızın önemli olduğunu söylüyor: "İnanın, ay sonunu nasıl getireceğini düşünen bir taksi şoförüyle, milyon dolarlar kazanan bir işadamının kendi vücuduna yaptığı stres arasında hiçbir fark yok. Sonuçta her şey insanın kendi içinde oluyor. İstanbul çok dinamik bir şehir, fakat bu dinamizm insana enerji vermek yerine, tam tersi insanın enerjisini tüketen bir dinamizm. Bu yüzden yaşantın ve beklentilerin konusunda biraz daha kendini rahatlatacak teknikler olmadığı sürece, özellikle böyle bir şehirde yaşamak insanı tüketiyor. Birçok insanda kemik ağrıları başlıyor, motivasyonsuzluk oluyor, tatminsiz ve depresif bir ruh halinde oluyorlar ve 'Ben artık yaşlanmaya başladım,' diyorlar. Halbuki yıllarca insanın vücudunu ihmal etmesinin sonuçları bunlar." Demirkan insanların ancak sağlık sorunu, ilişki kaybı, maddi kayıplar gibi çok kötü bir olay yaşadıktan sonra akıllandıkları görüşünde: "Buna ben de dahilim. Başıma gelen kötü tecrübeler, mutluluk konusundaki enerjimi yanlış yerlere yönlendirdiğimi gösterdi. Hep istediklerim olrusa mutlu olacağımı sanırdım. Mutluluğu hep sahip olmakla bir tutuyoruz. Para istiyoruz, ilişki istiyoruz, statü istiyoruz, ama elimize geçmezse hayal kırıklığı oluşuyor. Elimize geçtiği zaman da onun doyumu bir 15 dakika veya en fazla 15 gün sürüyor. Sonra 'Hepsi bu muydu?' diyoruz." Elvan Demirkan'ın kitabında 'Değişebilme ve Kendim Olabilme Gücü', '40 Yaş Gerçekleri', 'Farkında Yaşam Pratiği', 'Huzurun Yolu Hindistan'dan Geçmiyor', 'Haklı Olmak mı, Mutlu Olmak mı?', 'Kendi Hayatınızı mı Yaşıyorsunuz Başkalarınınkini mi? gibi bölümler yer alıyor.
Neslihan Tunç
|