|
|
|
|
|
|
|
Piş-ma-nım!
Varoş isyanı, göçmen krizi ve üniversite eylemlerinde hedef adam haline gelen Başbakan Dominique de Villepin, bu kez de yargının kıskacında... Dışişleri Bakanı olduğu dönemde, bir ihalede rüşvet aldıkları öne sürülen siyasiler hakkında gizli soruşturma yaptırdığı iddialarıyla patlak veren "Clearstream" skandalıyla ilgili önceki gün tam 17 saat ifade verdi. Tanık olarak dinlenen Villepin, sabaha karşı 03:00'te sorgudan çıkabildi.
'İFTİRA KURBANIYIM' Basının kuşatmasında mahkemeden çıkarken "Bu çok zor ve karmaşık bir dava. Olayın siyasete ve medyaya yansımasından dolayı pişmanım" dedi. İfadesine sadece öğle yemeği için ara veren ve bir kez de sandalyeden kalkıp koridorda volta atan Villepin, "suçsuz olduğunu, iftira ve yalanlara kurban gittiğini" yineledi. İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy'nin hesaplarını inceleterek fişlemek istediği iddialarını yalanladı. "Bu listeden ilk kez 2004'te haberim oldu. Listeyi elime bile almadım" dedi.
İHALEDE
RÜŞVET SKANDALI Skandal, 2 yıl önce ismini açıklamayan bir kişinin savcılığa bazı bakan ve parlamenterlerin fırkateyn ihalesinde rüşvet aldığını, parayı da yurtdışı merkezli Clearstream şirketinde gizli hesaplara yatırdıklarını söylemesiyle patlak verdi. Dönemin Dışişleri Bakanı Villepin'in, eski askeri istihbarat şefi Philippe Rondot'ya "iddiada adı geçen siyasilere gizlice soruşturma açılması" talimatı verdiği öne sürüldü. Ancak rüşvet aldıkları öne sürülen isim listesinin sahte olduğu anlaşılınca işler sarpa sardı. İfadesi alınan Rondot, Villepin'in "Sarkozy hakkında soruşturma talimatı verdiğini" söyleyince işin ucu Başbakan Villepin ile Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'a kadar uzandı...
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|