|
 |
 |

"Rapor kısa vadede etki yapar"
Uluslararası yatırım bankası Morgan Stanley, AB Komisyonunun bugün yayınlayacağı İlerleme raporunun, Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin kopmasına neden olmayacağını bildirdi.
Morgan Stanley'in raporundan derlediği bilgiye göre, AB Komisyonunun, Türkiye'ye ilişkin strateji ve değerlendirmelerini içeren belgelerini açıklayacağı raporun, çok kısa vadeli bir etkisi olacak.
Türkiye ekonomisi ve kurumlarının önemli bir ilerleme kaydettiğinin vurgulandığı Morgan Stanley raporunda, Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin kırılgan olmasına rağmen, AB'nin, Türkiye ile müzakereleri askıya almayacağını, Türkiye'nin de, büyük gayret sarf ettiği AB sürecinden çekilmeyeceği vurgulandı.
ASIL
ENGEL, AB'DEKİ İÇ SİYASET...
Yatırım bankasının raporunda, ''AB ülkelerinin iç siyasi ağları, Türkiye'nin katılım sürecindeki gerçek engeli oluşturuyor'' denildi.
Fransa'daki, sözde ermeni soykırımını inkara ceza öngören yasa teklifinin parlamentoda onaylanmasının, Avrupa'daki en son popülist engelin bir örneğini oluşturduğunun belirtildiği raporda, bu hareketin, sadece Türkiye'deki reform hareketlerine zarar vermeyeceğini, asıl Fransa'nın kredibilitesine zarar vereceği ifade edildi.
Raporda, Fransız Senatosu'nun bu kararı muhtemelen reddedeceği belirtilirken, yine de bu ermeni konusunun, iç siyaset malzemesi olmaya devam edeceği kaydedildi. Türkiye'nin reform yorgunu olmadığını ve aynı diğer aday ülkeler gibi reformları gerçekleştirdiğinin belirtildiği raporda, bu reform sürecinin, AB'nin iç siyasi-popülist engelleriyle yavaşladığı ifade edildi.
TÜRKİYE, AB MÜKTESEBATINI 5 YILDA TAMAMLAR...
Raporda, Kopenhag Kriterlerini yerine getiren Türkiye'nin, katılım müzakerelerindeki birçok konuda teknik olarak hazırlıklı olduğu belirtilirken, bu süreçte Türkiye'nin hazırlığından çok, AB'deki iç siyasetisin belirleyici olacağı ifade edildi.
Raporda, ''Türkiye, AB müktesebatını 5 yıl içinde tamamlayabilecek bir kapasitede, ancak Kıbrıs sorunu gibi AB'nin kendi içindeki iç çekişmeleri, bu katılım süreci hızını olumsuz etkileyecek'' denildi.
Kıbrıs konusunda, Türkiye'nin tek başına suçlanamayacağının belirtildiği raporda, AB'deki, Türkiye'nin AB üyeliğine karşı olan siyasilerin bunu bir koz olarak kullandıkları ve kullanmaya da devam edecekleri kaydedildi. AB Komisyonu'nun raporunun ardından ortaya çıkacak gelişmelerin, Türkiye'de kısa vadeli bir etki yaratabileceğinin ifade edildiği raporda, Türkiye'nin AB sürecine devam edeceği bildirildi.
AB'deki bazı iç siyasi hesapların, Türkiye'nin, AB ile ilişkilerinin sorun yaşaması halinde Türkiye'nin bu süreçten çekilebileceği gibi yanlış bir hesap içinde olduğunun belirtildiği raporda, ''ancak AB'nin hesap edemediği, Türkiye'nin çağdaşlaşma yolunda bir B planı yoktur ve liberal bir demokrasi ile çağdaş kurumlara sahip olan Türkiye, çağdaşlaşma yolculuğuna devam eder'' görüşüne yer verildi.
Türkiye'nin, AB ya da AB olmadan çağdaşlaşma hedefinde yürümeye devam edeceğinin vurgulandığı raporda, ancak AB'nin Türkiye'nin gerçekleştirdiği reformlarda çok önemli bir çıpa vazifesi gördüğü de ifade edildi.
(AA)
|