Hovarda G.Saray
İstatistiklere göre Türkiye'nin en çok yağmur alan bölgesi Karadeniz. Trabzon ve Rize'de yağışlı havalarda zeminler ağırlaştığı için futbol oynamak deveye hendek atlatmaya benziyor. Özellikle Rize'nin stadı Süper Lig'in en kötü zeminine sahip. Rize yıllardır bu tabloyu ortaya koyuyor, Federasyon "Zeminini düzelt" demiyor. UEFA, stat konusunda kılı kırk yarıyor; Türkiye Futbol Federasyonu izliyor. Yoğun yağışta Rize'de zemin göle dönüşüyor. Ayağa pas oynamayı bırakın, topu bir metre sürmek bile azap halini alıyor. Rizespor, alışık olduğu için kötü zemini rakibe karşı silah olarak kullanıyor. Galatasaray, Rize'de 20 yıl sonra kaybetti. Özellikle ilk yarıyı çok iyi oynamasına ve bol gol kaçırmasına rağmen. "Bu sahada şu taktikle oynanmalıydı" diyemeyeceğim. İki takım oyuncuları da futbol koşullarının dışında bir sahada, top oynamaktan çok ayakta kalmanın savaşını verdi. Galatasaray, Rize'de tam bir pozisyon hovardasıydı. Özellikle Hakan ve Arda gol kaçırma konusunda birbirleriyle yarıştı. Hakan oynamadığı için serzenişte bulunuyor. İlk yarıda atamadığı golleri maç sonunda bir daha izlesin. Çaykur Rizespor, haddini bilerek oynadı. Rakibini üzerine çekti, Altan ve Dia Cire ile çok iyi kontratağa çıktı, enerjisini ekonomik kullandı.
HAKAN KIZ GİBİ VURDU G.Saray topu rakip sahaya uzun paslar ile taşıyacağına ayağa pas yaparak oynamakta ısrar etti. Bu yanlış oyun tarzı G.Saray'ı çok yordu. Oysa zeminin bozulmadığı anlarda özellikle ilk yarıda G.Saray kenarlardan topu başarıyla getirdi. Arda, Cihan ve Hasan'ın yaptığı ortalarda pozisyon da buldu... Ama Hakan'ın Orhan Ak'ın direkten dönen kafa topuna vuruş şekli kız biçimiydi. Skor henüz 1-0'dı. Topu tavana vursa Rize'nin direncini kesin kıracaktı. Gerets çift ön liberodan tek ön liberoya geçiş konusunda hamlesini geç yaptı. Rizespor'un dokuz kişiyle defans, iki kişi ile kontaratak yapacağı erken bulduğu gollerden sonra çok belliydi. Belçikalı, Necati'yi 42'de değil 25'te oyuna almalıydı. Arda'ya bir çift sözüm var. Gol atmak kadar attırmak da önemli. Ağır zeminde Arda ayakta kalmayı başardı. İyi top kullandı, rakiplerini dar alanda peynir ekmek yer gibi kolay geçti. Ancak girdiği pozisyonlarda "Ben atayım" egoizminde olmasaydı Galatasaray'ın maçı çeviren adamı olurdu.
|