Etkili sonuç için Merkez uyarı dozunu artırılmalı
Merkez Bankası'nın ve Başkanı Durmuş Yılmaz'ın son iki gündür yaptığı açıklamalar, enflasyonun ekonominin temel risklerinden biri olarak 2007 yılı boyunca varlığını sürdüreceğini teyit etti. Faizlerin yükselme olasılığının düşme olasılığından daha fazla olduğunu da... Açıklamalar hem hükümete yumuşak bir uyarı niteleğini taşıyor hem de Merkez Bankası'nın "önümüzdeki dönemde olumsuz gelişmelere daha duyarlı olacağını" gösteriyor.
Üç temel risk Banka, hükümet adına ilgili bakan Ali Babacan'a yazdığı mektupta enflasyonla mücadelenin risklerini şöyle sıraladı: * Enflasyonun görünümüne ilişkin birinci risk, iç talepteki yavaşlamanın öngörülen düzeyin altında gerçekleşme olasılığıdır. Kamu harcamalarındaki artışın hızlanması bu riskin gerçekleşmesine neden olabilecektir. * İkinci önemli risk unsuru, küresel piyasalarda yaşanabilecek dalgalanmalardır. Hali hazırda gelişmiş ülkelerde enflasyona ilişkin kaygılar yerini soğuma kaygılarına bırakmış gibi görünse de, her iki durumda da gelişmekte olan ülkelerden fon çıkışına yol açabilecektir. * Üçüncü risk, hizmet sektöründeki fiyat artışlarıdır. Bu sektörün yıllık fiyat artışı yüzde 12'dir. 2007'de bu rakam yüzde 9'lara kadar düşebilir. Bu da enflasyona 2.5 puanlık bir etki oluşturur.
İkinci yıl da ıskalandı Merkez Bankası bu yılın sonunda enflasyonun yüzde 9.210.6, 2007 sonunda yüzde 3.56.8 aralığında gerçekleşebileceği tahmininde bulundu. 2008'in ilk çeyreği sonunda yüzde 1.75.2 aralığında bir enflasyon için, "Para politikasının mevcut sıkı duruşunun 2007'nin son çeyreğinin başına kadar korunması ve sonrasında ölçülü bir faiz indirimine gidilmesi" gerekiyor. Merkez Bankası daha az kredibilite kaybı açısından enflasyon hedefini değiştirmeyerek aynı bıraktığını açıkladı. Bunun yerine hedefe yakınsamanın tarihini 2007'den 2008'e uzattı. Böylece enflasyon hedeflemesinde ikinci yılı da ıskalamış olduk. Ortaya konulan yeni tarihte hedeflere yaklaşmak, genel seçimlerin 2007'nin ortasında yapılmasına bağlı olabilir. Bu taktirde seçim sonrasında hükümetin de katkısıyla enflasyonla daha etkili bir mücadele yapılabilir ve biraz daha gecikmeyle hedefe yaklaşılabilir.
Hükümete uyarı Merkez Bankası bu riskleri sıraladıktan sonra Ali Babacan'a yazdığı mektupta hükümeti şu sözlerle uyarıyor: "Enflasyonun tahminlerimizden daha yukarıda gerçekleşmesine yol açabilecek önemli risk unsurları bulunmaktadır. Söz konusu risklerin gerçekleşmesi, para politikasınının sıkılaştırılmasına yol açabilecektir. Bu doğrultuda, önümüzdeki dönemde para politikasının olumsuz haberlere karşı daha duyarlı olacağı bir duruş sergilenecektir. Bu yaklaşım, orta vadeli enflasyon hedefimize ulaşma konusundaki kararlılığımızın bir göstergesi olarak algılanmalıdır."
Duruş sağlamlaştırılmalı Merkez Bankası bağımsızlığından sonra 2002 seçimlerini yaşadık. Ama o dönemde hem krizden çıkış hem de ilgili bakanın koalisyon dışından olması nedeniyle seçim ekonomisi uygulaması sınırlı kalmıştı. Önümüzdeki seçimler bu anlamda gerçek bir test olma niteliğinde. Merkez Bankası'nın bağımsızlığı ve kredibilitesi için de enflasyon ve sonuçta ekonomi için de ortaya konulan son duruşun daha sağlamlaştırılması, uyarının daha somutlaştırılması ve dozunun artırılması gerekli. Çünkü seçim ekonomisinin dozunu düşürecek olan da bunun maliyetinin seçim öncesinde artırılmasıdır. Faiz artışı bunun yollarından biridir. Her olumsuz haber veya kastedilmek istenen harcama artışı, bir faiz artışı ile karşılanırsa, bu durum da daha önceden açıklanırsa, para otoritesinin duruşu daha etkili olur. Ancak bunun için de gerçek bir bağımsızlık gerekir.
Sonuç "Savaşa hazır olmak, barışın korunması için gereklidir" George Washington
|