Muhalefetin stratejisi...
Bayram sonrası Meclis'te dün muhalefetin sesi hâkimdi. Buna, AK Parti grubunun MGK dolayısıyla toplanamamasının yarattığı etki gerekçe gösterilebilir. Ancak, muhalefet partilerinin grup toplantı salonları, bayram öncesine göre daha dinamik ve kalabalıktı. Meclis'te dün CHP ve Anavatan liderlerinin grup konuşmalarını dinledik, hem de toplantı sonrası sohbet olanağı bulduk. CHP'den başlarsak... Genel Başkan Deniz Baykal'ın konuşmasının ağırlıklı bölümünü işsizlik, yoksulluk ve YİMPAŞ, AB süreci ve Kıbrıs oluşturdu. Geçmiş grup toplantılarının aksine, laiklik vurgusu baskın bir konuşma yerine, yolsuzluk, yoksulluk sorununa ağırlık verdi. Bir anlamda bütçe konuşmasının provasını yaptı. CHP'nin milliyetçi çizgiye kaydığı yönündeki eleştirilere de "Biz müstemleke solcusu değiliz" karşılığını verdi.
Baykal'ın odası Grup konuşması sonrası daveti üzerine CHP lideri Deniz Baykal'ın odasına çıkıp sohbet etme fırsatı bulduk. Baykal, sohbetimizdeki sözlerin yazılmasını istemedi. Odadaki havayı aktarırsak; partiye son dönemdeki teveccühten herkes hoşnut. Sakarya'da yeni parti binasının açılışı oldukça kalabalık kitlenin katılımıyla gerçekleşmiş. Diğer konu ise Avrupa Konseyi Karma Parlamento Meclisi Sosyalist Grup milletvekili Hannes Swoboda'nın Ankara ziyaretiydi. Swoboda'nın Ankara'ya geleceğinden CHP'nin haberi olmamış. Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, önceki akşam Trilye Restoran'da İtalya'nın Ankara Büyükelçisi ile yemek yerken Swoboda ile tesadüfen karşılaşmış. AK Parti'den Murat Mercan ve Yaşar Yakış'la yemek yiyen Swoboda'ya, "Neden bizimle temas kurmadınız?" sorusunu yönelttiğinde, "Randevu vermemişsiniz" yanıtını almış. Araştırmış ve böyle bir talebin gelmediğini anında kendisine iletmiş. CHP'yi dün ziyaret eden Swoboda'ya hükümetin son dönemde CHP'ye dönük bu tür oyunlar içine girdiği aktarılmış.
Gül söz verdi mi? TCK'nın 301'inci maddesine gelirsek: Baykal'ın odasındaki konuşmalardan yola çıkarsak; Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün, AB'ye "İlerleme Raporu'na bu olumsuz yansımasın, AB'nin aralık ayındaki zirveye kadar TCK 301'i değiştireceğiz" sözünü verdiği inancı CHP'de yüksek. Finlandiya'nın gündeme getirdiği Kıbrıs konusunda da hükümetin benzer sözleri verdiği görüşü de hakim. CHP'nin hedefinde YİMPAŞ ile bazı hukuk dışı işlemlere göz yumduğuna inanılan bürokrat ve yargı mensupları da var. Bir de Çankaya konusu ve daha önce bu yönde açıklamalarda bulunan TÜSİAD...
Mumcu'nun politikası Anavatan Partisi Grup toplantısı sonrası da Genel Başkan Erkan Mumcu ile sohbet ediyoruz. Grupta dile getirdiği, "AB beni istemiyor mu? Peki kardeşim, beni istemeyeni ben de istemem deyip, doğuda bir Türk dünyası ve İslam dünyasına yöneleceğini açıklaması lazım" sözleri üzerinde duruyoruz. Bugüne kadar AB konusunda başat rolü üstlenen Anavatan'da politika değişikliği mi var? Mumcu, sözlerinin yanlış anlaşıldığı inancında: "Eğer Türkiye, Karadeniz, Orta Asya, Ortadoğu, enerji ve güvenlikte vazgeçilmez olduğunu göstermezse AB'ye girişi zorlaşır. AB Türkiye'ye bu bölgeleri kaybettirip, kendisini vazgeçilmez hale getirdi." Mumcu da milliyetçi bir çizgiye kaydığı eleştirilerine tepkili. Onun da hedefinde CHP lideri Baykal gibi TÜSİAD, yolsuzluk, yoksulluk ve terörle mücadele var. Bir de "Faizleri indirmeyeceğiz" diyen Merkez Bankası Başkanı... İki hafta bayram arası veren Meclis dün işbaşı yaparken muhalefetteki yansımalar böyleydi.
|