kapat
   
27 Ekim 2006 Cuma
 
SABAH Gazetesi
 
Servislerimiz
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Emre Akoz @ SABAH
Fax:
0212 354 36 19
SMS:
EA yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 
'Embedded' ikili: Gelenek+Din
Ahmet Ümit'e görev
Kasparov'un 'kuyruğu'

'Embedded' ikili: Gelenek+Din

Şimdi de bunu tartışıyoruz: İstanbul'un Bağcılar ilçesinde, erkeklerin sadece yanlarında kadın olmak şartıyla kafeteryasında oturabilecekleri bir 'Kadınlar Parkı' kurulsun mu, kurulmasın mı?
Böyle bir uygulama kadınları özgürleştirir mi, yoksa tersine daha da fazla izole olmalarına mı yol açar?
Kimi dinsel kaygılarla bunun yapıldığını söylüyor. Kimi, 'dinle alakası yok, tamamen geleneklerle ilgili' diyor.
Sosyal bilimciler ve din bilginleri; geleneklerin, törelerin nerede bittiğini, dinin nerede başladığını analitik olarak birbirinden ayırabilirler elbette.
Ancak pratikte, gündelik hayatta, sokaktaki adamın zihninde bu ikisi, 'bir ve aynı' şeyler.
Hani Irak Savaşı'nda ABD ordusu gazetecileri yanına alarak cepheye götürmüştü. Miğfer filan takan ve sadece ordunun izin verdiği yerleri gezen bu meslektaşlara, 'embedded' gazeteci denmişti.
'Embedded' kelimesi, aklıevvel birisi tarafından Türkçe'ye 'iliştirilmiş' diye çevrildi. Halbuki 'iliştirilme' kolayca birbirinden ayrılmayı kapsıyor. Mesela küçük bir not kağıdını, dosyaya ataşla iliştirebilirsiniz.
'Embedded' ise çok daha güçlü, hemen hemen ayrılmaz bir beraberliği ifade ediyor. Örneğin bir fosil ile taş 'embedded' olur. Yani fosil taşla bütünleşir. Belki de 'hemhal' olmak diyebiliriz buna.
İşte din ile gelenek de, Türkiye'de 'embedded' olmuş halde varlıklarını sürdürür. Sokaktaki adam kafasında bu ikisini bütünleştirmiştir.
İki farklı değerler toplamı, birbirlerini besleyerek yaşarlar. Mesela siz istediğiniz kadar, "Kadın ile erkeğin tokalaşması dinde günah değildir" deyin... İstediğiniz kadar bunu ayetlere, hadislere dayandırın. İstediğiniz kadar tarihten, mantıktan, akıldan söz edin. Fark etmez! Din ile geleneği bütünleştirmiş olan bu zihniyeti bugünden yarına değiştiremezsiniz.
Hiç değişmeyecek; böyle geldi, böyle gidecek, demiyorum elbette. Kapitalistleşme ve kentlileşmeyle kuşaktan kuşağa, ağır ağır, 'taş' ile 'fosil' birbirinden ayrılabilir.
Yarı şaka, yarı ciddi şu notu düşerek bitirelim sözü: Tabii kapitalizm o kadar yaşayabilirse!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Umutsuzların seçimi   / 26-10-2006
 Ketçap delisi İngilizler   / 25-10-2006
 Döve döve özgürlük   / 24-10-2006
 Kentin yeni sesleri   / 22-10-2006
 Ben bu işi anlamadım   / 20-10-2006
 Pamuk eller cebe   / 19-10-2006
 Kariyer yapan subaylar   / 18-10-2006
 Korku ve nefret nasıl aşılır?   / 17-10-2006
 Gür ama acınacak sesler   / 15-10-2006
 Alkışı esirgemeyin!   / 13-10-2006
EMRE AKÖZ
'Embedded' ikili: Gelenek+Din
Şimdi de bunu...
HINCAL ULUÇ
Kral çıplak.. Hokkabaz kötü!..
Sekiz arkadaş sıralandık,...
Ocakta seçim gözüküyor
Ocakta seçim gözüküyor
Başbakan Yardımcısı Şahin'in ihbarıyla açılan soruşturmanın sonunda...
Fener uygun adım: 2-0
Fener uygun adım: 2-0
Sistemini 4-4-1-1'e çevirdikten sonra iyi futbol oynayan F.Bahçe,...
Papa'ya mesaj Erdoğan'dan
Başbakan, Papa'yı, "Dini liderler, İslam ve terörizm gibi kelimeleri...
Schröder, Türkiye'ye kitabında 7 sayfa ayırdı
Almanya'nın eski Başbakanı Gerhard Schroder, Lüksemburg Başbakanı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu