2007, dört büyük riskle ekonominin en kritik yılı
Cari açık milli gelirin yüzde 7.5'ine ulaşmış. Yıl sonunda yüzde 8'i geçecek. Seçim yılında gelirleri artacak geniş kitlelerin tüketimleri ile enflasyon da artabilir. Çifte seçim başlı başına bir belirsizlik kaynağı. Buna bir de küresel ekonominin ve piyasaların belirsizliği eklenmeli.
Hafta sonu açıklanan dış ticaret rakamları ürküttü. Aylık dış ticaret açığı 4.5 milyar beklenirken 5.2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Böyle bir beklentiye de Gümrük Müsteşarlığı'nın geçici rakamları yol açtı. O rakamlara göre ağustos ayı ihracatı 7.15, ithalatı 11.66 ve dış ticaret açığı da 4.51 milyar dolar çıkıyordu. Türkiye İstatistik Kurumu'nun açıkladığı rakamlar da, Gümrük Müsteşarlığı'ndan alınıyor. TÜİK'in verileri ihracatın 6.63 milyar, ithalatın 11.87 milyar ve dış ticaret açığının 5.24 milyar dolar olduğunu ortaya koydu. İhracatta aşağı yönlü ithalatta yukarı yönlü bir revizyon yapıldığı dikkati çekiyor. Aynı revizyon eylül ayında yapılacaksa benzer bir dış ticaret açığının gerçekleşmesi de beklenebilir. 5.2 milyar dolarlık bir dış ticaret açığı da ağustos ayında 1 milyar doların üzerinde bir cari açığa yol açabilir. Bu da gelecek hafta açıklanması beklenen ağustos ayı cari açık rakamını son bir yılda 30 milyar doların üzerine taşıyabilir. 2006 yılının tümünde ise cari açık rakamı 30 milyar doların üstünde seyretmeye devam edebilir. Petrol, altın ve diğer emtia fiyatlarında meydana gelen gevşemelerin ise bu açığın daha büyümesini sınırlayıcı etkisi olacağı açık. Yoksa cari açık rahatlıkla 35 milyar dolara doğru gidebilirdi.
En önemli sorun Ancak yine de 30 milyar doların üzerinde gerçekleşebilecek cari açığın 400 milyar dolara yaklaşacak milli gelire oranı yüzde 8'i bulacak gibi. Yıl ortası itibariyle zaten bu rakam yüzde 7.5'i bulmuş durumda. Küresel sermaye hareketlerinin hızlandığı 2003 yılında milli gelirin yüzde 3.4'ü düzeyine yükselen cari açık 2004'te yüzde 5.2, 2005'te yüzde 6.4'e tırmandıktan sonra 2006'da yüzde 8'in üzerine çıkacak. Ekonomi, seçim yılı 2007'ye yüksek cari açıkla girecek. İşte cari açığı ekonominin en önemli sorunlarından biri olmaya devam ettiren ve 2007 yılı tahminlerini güçleştiren gelişmelerden biri bu. Bu açık nereye kadar gider? Küresel piyasalar bizi finanse etmeye devam eder mi? Ederse nereye kadar? 2007 yılının bir büyük belirsizliği burada.
Cari açık nereye? Çünkü 2007 aynı zamanda küresel ekonominin motoru durumundaki ABD ekonomisinin nereye gideceği konusunda belirsizlikleri de beraberinde getiriyor. Açıklanan son veriler ABD ekonomisinde yumuşak iniş senaryosunu güçlendirmesine karşılık henüz sert iniş senaryosu tamamen gündemden düşmedi. Az ihtimalle de olsa ABD ekonomisinde durgunluk senaryosu gündeme gelebilir. Hatta bir başka senaryo olarak ekonomi yüksek büyümesini sürdürebilir de. ABD ekonomisinde bu üç senaryo aynı zamanda küresel ekonomide ve piyasalarda belirsizlik anlamına geliyor. Türkiye'nin hem finansal piyasaları hem reel ekonomisi, her zamankinden daha yüksek oranda küresel ekonomiyle enterge olmuş durumda. Etkilenme oranı en yüksek düzeyinde. Hatta cari açığının yüksekliğinden dolayı gereğinden çok fazla nem kapma düzeyinde bu etkilenme. Bu açıdan cari açığın finansmanı son derece önemli. Açığın giderek büyümesi ise bir aşamada küresel sermayenin bu açığı finanse etme isteğini durdurabilecek bir gelişme.
Siyaset nereye Kaldı ki, içeride 2007 yılında çifte seçim önemli bir siyasi belirsizlik kaynağı olmaya aday. Bu seçimler nedeniyle AB reformlarında ve ekonomik reformlarda gecikme ve kilitlenmelerin bizzat kendileri de, ekonomik kırılganlığı artırıcı nitelikte. Yine seçim etkisinden dolayı ekonomik büyümede yavaşlama, hükümetin istemeyeceği bir seçenek. Büyüme sürecekse yüksek cari açık vermeye devam edeceğiz demek.
Enflasyon nereye Son 23 aylık gelişmeler cari açık sorununu yeniden ekonomik sorunların en başına yerleştirirken enflasyon sorununu kısmen bastırdı. Temmuz ayında yıllık bazda tepe yaptıktan sonra enflasyon gerilemeye başladı. Petrol, altın ve emtia fiyatlarındaki gerileme döviz kurunun gevşemesiyle birleşince enflasyon korkusu gündemin birinci sırasından düştü. Ancak 2007'de çifte seçim nedeniyle geniş halk kitlelerinin gelirlerinde meydana gelebilecek artışın iç tüketimi artırması ve bunun da enflasyona yol açması mümkün. Seçim yılında enflasyonun ne olacağı, düşüp düşmeyeceği 2007 için önemli bilinmezlerden biri.
Kritik yıl 2007 İç ve dış siyasi gelişmelerin etkisiyle 2007 çok bilinmeyenli bir yıl olmaya aday. Seçim etkisinden dolayı cari açığın kontrol altına alınması, enflasyonla yeniden güçlü bir mücadele, AB reformları ve ekonomideki yapısal dönüşümü sağlayacak düzenlemeler seçim sonrasına kalıyor. Bu durumda önce cumhurbaşkanlığı, ardından genel seçimler yapılana, büyük bilinmezler ortadan kalkana kadar ekonomi ve piyasaları tam bir sırat köprüsü geçişi bekliyor.
Sonuç "Talihsizlik sırasında bile talih açık kapı bırakır" Cervantes
|