 |
|
 |
 |
 |
 |
 |
Tel: 0212 3544813 | Fax: 0212 3544891 | SMS: HU yaz boşluk bırak mesajını yaz 4122'ye gönder |
|  |
|
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
|
|
 |  |
  |
|

Alçakça, rezilce bir gazetecilik!..
"Son aylarda iyice keşmekeş olan İstanbul trafiğine, polisle ilişkilerini kullanan gazeteciler, eskortlu çözüm buldu. 'gerçekgündem.com' internet sitesinin haberine göre; İstanbul trafiğine 'dayanamayan' bazı gazetecilere eskort verildi. Bu gazetecilerin arasında, Sabah'ın yazarı Hıncal Uluç'un da olduğu öğrenildi. Uluç, trafikte yaşadığı olumsuzluklara köşesinde sık sık yer vermişti. Sabah işe gelirken, akşam da sosyete barlarına eğlenceye giderken eskort kullanan Uluç'un, trafik ekiplerini canından bezdirdiği belirtiliyor. "Devlet büyüklerine tahsis edilen eskortların gazetecilere de verilmesinin dayanağı yok. "Bu gazetecilere hangi gerekçe ile eskort tahsis edildiği tartışma konusu oldu. Konuyla ilgili bilgi almak istediğimiz İstanbul Emniyet Müdürlüğü herhangi bir açıklama yapmadı." Bu haber aynen bu şekilde Halka ve Olaylara Tercüman gazetesinin dünkü sayısında yayınlandı. Üçüncü sayfanın manşetinde, alışılmışın üzerinde büyük, devasa harflerle "Hıncal Uluç'a Emniyet neden eskort verdi?" başlığı ile.. Bu ülkenin saygın yazarlarından Behiç Kılıç'ın köşe yazısının hemen yanında üstelik.. Haber kaynağı bir internet sitesi.. Önüne gelenin site kurup aklına geleni yazdığı kaynak Tercüman'da baş haber olmak için yeterli.. Alçakça, şerefsizce yazılmış iğrenç bir haber bu.. Altına kimse imza atamamış.. "Tercüman" diye yazmışlar.. Alçaklığı, şerefsizliği bu ülkenin en eski gazetelerinden birine mal etmişler.. Nasıl çirkin.. Nasıl pis!.. Bana eskort vermiş polis.. Sosyete barlarına rahat ve kolay gitmemi sağlamak, trafikte takılmamı önlemek için.. Koruma falan da değil.. Bana bar yolu açsınlar diye.. Hangi eskort demeden önce.. Hangi bar?.. Hıncal'ı kim ne zaman hangi sosyetik barda görmüş bugüne dek?. Pislik devam ediyor.. Trafik ekiplerini de canlarından bezdirmişim?.. Adamlar bana bar yolu açıyor, ben onlara eziyet ediyorum.. Ne rezil, ne iğrenç adamım ben.. Ve habere gerçek görüntüsü vermek için, yalanla final.. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nü aramış ve bilgi istemişler. Açıklama yapılmamış.. Yalancı adamlar!.. Kime sordunuz İstanbul Emniyeti'nden.. Emniyet'in başı Celalettin Cerrah'a mı, yoksa Basınla İlişkilerden sorumlu yardımcısı Ali Kemal Hanlı'ya mı?.. Kime sordunuz, hangi telefondan açıklayın!.. Açıklayamazsınız. Çünkü haberinizin tümü gibi o da yalan!.. Bir meslekdaşınıza çamur atmak için bu iğrenç yalana niye baş vurdunuz peki?. Bu ülkede Tercüman adlı bir gazete daha, hem de benim kendi gurubum içinde yayınlanırken, bu adı kullanma hakkının münhasıran size ait olduğunu yazan Hıncal Uluç'a böyle aniden saldırma sebebiniz nedir?. Hadi bir tek bir yere eskortla gittiğimi yazın.. Dikkat buyurun.. İspat edin değil, gün ve saat vererek "Şuradan şuraya eskortla gitti!.." deyin diyebiliyorsanız?. "Şu da görmüş" deyin.. Hadi, erkekseniz çıkın meydana ve deyin bakalım? Hayatımda kimseyi mahkemeye vermedim. Sizi de vermem.. Ama haberin alçakça, şerefsizce, haince, rezilce yazılmış iğrenç bir yalan, bir pis düzmece olduğunu bangır bangır söylüyorum. Utanmanın zerresi varsa, şimdi siz beni dava edersiniz, mahkemede hesaplaşırız, tamam mı gazeteciliğin adını kirleten, mesleği lekeleyen ufak adamlar!..
|
|
 |
|
|