
sema kzılırmak
22.08.2006 14:19:20
Filiz hanımın yazısına cevap olarak yazıyorum. Filiz hanım galiba kocasından çok çekmiş öyle olmasa butür sözler yazmazdı.Ben 37 yaşındayım 17 yıllık evliyim 14 senedir çalışıyorum üstelik çalışırkende bir çocuk büyüttüm yinede halen evime koşup kocama yemek yapmak için çabalıyorun onun ve oğlumun çamaşırlarını yıkayıp ütülemeyi seviyorum.Sizin evliliğiniz de pürüzler var diye neden kadınlarıve kızları nikaha ka ve evlilğe karşı düşünmelerini istiyorsunuz. Avrupalılar gibi evlilik dışı çocuklar evlilik dışı ilişkiler Türk aile yapısına uygun değildir. kabul etmeyen avrupada yaşasın.Herşeye rağmen evlilik çok güzeldir.evlilikte herşeye katlanmak vardır varlığa yoksulluğa önemli olan birbirinin duygularına saygı duymaktır. Sizin gibi düşşünen insanların yüzünden gençlerimizin kafası karışıyor. Feministler gibi davranan bir insanın evliliği zaten yürümez.

Gul Bayram
22.08.2006 10:59:27
Bence, boşanmadaki en büyük etken erkeğin hep kadına uyguladığı şiddettir. Bu zengin, fakir, okumuş, okumamış farketmiyor. Erkekler sahip oldukları fiziksel kaba güçlerini kullanma dürtülerinden vazgeçemedikleri için ve eğer kadında yeterli maddi olanaklara sahip ise neden bunu çekeceğim, ben kendime yeterim diyebiliyorsa ayrılmayı seçiyor ve bence de doğru olanı yapıyor. Bunda bence hiçbir gizli mesajda yok. Kadının okumuş olması veya maddi imkanlara sahip olması en çok kendi ailesi tarafından sağlanıyor. Bu nedenlede hiç bir aile bunun için çocuklarını kız erkek ayrımı yaapmadan yeterli duruma getiriyor ve eğer kadın evlendiğinde istediğini bulamamışsa da ayrılıyor. Erkekler şunu bilmeli, kadınlar artık yeterince bilinçlendi, kimsenin kahrını ve kaprislerini çekmek niyetinde de değiller. Ya hayatı paylaşacaklar ya da ayrılmalar artacak.

Filiz Babayiğit
22.08.2006 10:53:54
Aslında bir çok kadın artık evli ve bağımlı yaşamak istemiyor.Ancak ülkemizdeki kadınların çoğunun ekonomik koşulları elverişli olmadığı için mecburiyetten evli kalıyorlar.Kim ister paylaşılamayan bir ev işi yapmayı?Ütü yapmayı,yatak toplamayı,bulaşık yıkamayı?Üstelik kaba kuvvet ve bencil düşünceli kocası varsa ve yaptığı hiçe sayılıyorsa?Gönlü alınmıyorsa...Ben biliyorum ki ülkemiz kadınlarının da olanakları çoğalsa hemen kocalarına birer tekme vururlar ama ne yazık ki çekmek zorundalar.Ailesine gitse bir dert, tek yaşasa başka dert.Hele de çocukları varsa hiç ayrılamıyorlar.Sevgisiz bir yaşamı göze alıp yürütüyorlar...Buna da hepimiz seyirciyiz sadece.Erkeğe hizmetçilik nikah adı altında resmileştirilmiş ve kutsal gibi gösteriliyor.Lanet olsun bir imza ile senelerce köle olarak yaşanıyor.Kızıma asla evlenmemesini her fırsatta söylüyorum.Paylaşılmayan hiç bir duygu ve ev yaşamı yürütülmemeli...