|
|
|
Rahşan affıyla siyasete dönüyor
Eski Başbakan Mesut Yılmaz ile Devlet Bakanı Güneş Taner'in, "ihaleye fesat karıştırmak" suçundan yargılandıkları dava "Rahşan Ecevit affına" dayanılarak kesin hükme bağlanmayıp ertelendi. Üç üyenin sanıkların beraatini istemesine karşın oyçokluğuyla verilen karar sonucunda, dava normal aşımı süresine kadar muhafaza edildikten sonra düşecek.
Anayasa Mahkemesi, Mesut Yılmaz ve Güneş Taner'in Yüce Divan'daki yargılamalarına ilişkin kararını verdi. Karar Başkan Tülay Tuğcu tarafından açıklandı. Başkan Tuğcu, davada zaman aşımı olmadığına kendisi
Fulya Kantarcıoğlu, Mehmet Erten, Abdullah Necmi Özler, Şevket Apalak'ın karşı oylarına karşın oyçokluğuyla karar verildiğini bildirdi.
DAVA ASKIYA ALINDI
Tuğcu, dosyadaki delillerin değerlendirilmesi sonucunda, sanıkların eylemlerinin 764 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 240'ncu maddesine (görevi kötüye kullanma) uyduğunu kaydederken, dava konusunun 23 Nisan 1999 tarihinden önce gerçekleşmiş olması ve görevi kötüye kullanma suçunun 21.12.2000 günlü 4616 sayılı yasanın birinci maddesinin 5'nci bendinde sayılan kapsam dışı suçlar arasında yer almadığını dikkat çekti. Tuğcu, "4616 sayılı yasanın birinci maddesinin de 4758 sayılı yasa ile eklenen 4'ncü bend uyarınca davanın kesin hükme bağlanmasının ertelenmesine, üyeler Mehmet Erten, Abdullah Necmi Özler, Mustafa Yıldırım sanıkların beraatlerinin gerektiği yönündeki karşıoyları ve oyçokluğuyla, suçla ilgili dosya ve delillerin dava normal aşımı süresi sonuna kadar muhafaza edilmesine" karar verildiğini kaydetti.
Tuğcu, dava giderinin kamu üzerinde bırakılmasının da oybirliği ile kararlaştırıldığını bildirdi.
Karadeniz Sahil Yolu İhalesi'nde yargılanan Bayındırlık eski Bakanı Yaşar Topçu hakkında da Yüce Divan aynı kararı vermişti.
YÜCE DİVAN, 5'E KARŞI 6 ÜYENİN OYUYLA DAVANIN ZAMAN AŞIMINA UĞRAMADIĞINA KARAR VERDİ
Yüce Divan, eski başbakan Mesut Yılmazve eski Devlet Bakanı Güneş Taner hakkında ''Türkbank ihalesine fesat karıştırdıkları'' iddiasıyla açılan davadaki suçu ''görevi kötüye kullanma'' olarak kabul etti ve Şartla Salıverilme Yasası uyarınca kamu davasının kesin hükme bağlanmasını erteledi.
Yüce Divan'da yaklaşık 16 aydır süren davada bugün karar açıklandı. Karar duruşmasına sanıklar Yılmaz ve Taner ile avukatları katıldı. Duruşmayı, Mesut Yılmaz'ın eşi Berna Yılmaz, kardeşi Turgut Yılmaz, Güneş Taner'in eşi Beyza Taner ile bazı eski ANAP'lı bakanlar,milletvekilleri ve kalabalık bir izleyici topluluğu da izledi.Yüce Divan Başkanı Tülay Tuğcu, kararı açıklamadan önce sanıklara son sözlerini sordu. Yılmaz, daha önceki savunmalarına ekleyeceği bir şey olmadığını belirterek, beraatini talep ettiğini söyledi.
Sanık Güneş Taner de, yaklaşık 1.5 yıldır Yüce Divan'ın huzurunda olduklarını, adil bir karar verileceğine inandığını kaydetti. Devletin tepesinde devlet ve millet için uğraştıklarını ifade eden Taner, ''Vereceğiniz karar ne olursa olsun ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını temenni ediyorum'' dedi.
Başkan Tuğcu, daha sonra kararı açıkladı. Tuğcu'nun açıkladığı kararda, Yılmaz ve Taner hakkında 765 sayılı TCK'nın ''ihaleye fesat karıştırmayı'' düzenleyen 205. maddesine göre dava açıldığı anımsatıldı.
Yüce Divan heyeti, açılan kamu davasının zaman aşımına uğrayıp uğramadığını irdeledi. Burada, Başkan Tuğcu, üyeler Mehmet Erten, Fulya Kantarcıoğlu, Necmi Özler ve Şevket Apalak'ın davanın zaman aşımı nedeniyle düşürülmesi gerektiği karşı oylarıyla görüş belirtildi. Ancak Başkanvekili Haşim Kılıç, üyeler Sacit Adalı, SerruhKaleli, Osman Paksüt, Serdar Özgüldür ve Ahmet Akyalçın'ın oyuyla davanın zaman aşımına uğramadığına karar verildi.
Yüce Divan heyeti, suçun 765 sayılı TCK'nın 240. maddesinde düzenlenen ''görevi kötüye kullanma'' olduğunu kabul etti. Heyet, bu suçun da 4616 sayılı Şartla Salıverilme Yasası'nın kapsamı dışında bırakılan suçlardan olmadığına karar verilerek, suç tarihi de dikkate alındı ve 3'e karşı 8 üyenin oyuyla Yılmaz ve Taner hakkındaki kamu davasının kesin hükme bağlanmasının ertelenmesine karar verildi.
Üyeler Mehmet Erten, Necmi Özler ve Serdar Özgüldür sanıkların beraat etmesi gerektiği görüşüyle karşı oy kullanırken, Başkan Tülay Tuğcu, Başkanvekili Haşim Kılıç, üyeler Fulya Kantarcıoğlu, Sacit Adalı, Ahmet Akyalçın, Osman Paksüt, Şevket Apalak ve Serruh Kaleli dekamu davasının kesin hükme bağlanmasının ertelenmesi yönünde oy kullandı.
KARAR NE ANLAMA GELİYOR?
Yüce Divan'ın bu kararıyla Yılmaz hakkındaki kamu davasının kesin hükme bağlanması 5 yıl süreyle ertelenmiş oldu.
Karara dayanak olan 4616 sayılı ''23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanun''un (Şartla Salıverilme Yasası) 1. maddesinin4. bendine göre, 23 Nisan 1999 tarihine kadar işlenmiş ve ilgili kanunmaddesinde öngörülen şahsi hürriyeti bağlayıcı cezanın üst sınırı 10 yılı geçmeyen suçların kesin hükme bağlanması erteleniyor.
Erteleme konusu suç kabahat ise 1 yıl, cürüm ise 5 yıl içinde, bu kabahat veya cürüm ile aynı cins veya daha ağır şahsi hürriyeti bağlayıcı cezayı gerektiren bir suç işlendiğinde, erteleme konusu suçtan dolayı da dava açılıyor veya daha önce açılmış bulunan davaya devam edilerek hüküm veriliyor.
Öngörülen süreler, erteleme konusu kabahat veya cürüm ile aynı cins veya daha ağır şahsi hürriyeti bağlayıcı cezayı gerektiren bir suç işlenmeksizin geçirildiğinde, ertelemeden yararlanan hakkında kamudavası açılmıyor, açılmış olan davanın ortadan kaldırılmasına karar veriliyor. Buna göre, Mesut Yılmaz ve Güneş Taner, 5 yıl içinde aynı cinste bir suç işlemezse kamu davası ortadan kalkacak."
|