| |
Yönetim boşluk sergileyince...
Emin Çölaşan iki gündür yazıyor... "Devletten birileri" diyor: "11 gazeteci ile 14 siyasetçinin banka hesaplarına girmişler... Dekontları dışarı sızdırmışlar." Dün Çölaşan'la konuştuk. "Ayrıntı" verdi. "Elindeki belgelerden" bahsetti. Bu bir suçtur. Hukuk devletine yakışmayacak bir ayıptır.
Bizde nasıl "MİT" varsa, Almanya'da da "BND" var. BND, Almanya'da 2 yıl süreyle (2004-2005) bazı gazetecileri izlemiş. "Hiçbir gerekçe" olmadan. "Mahkeme kararına" dayanmadan. Olay şimdi ortaya çıkarıldı (Çıkaran, Gerhard Schafer).
BND önce "böyle bir şey olmadı" dedi. Ancak Gerhard Schafer'in "gazetecilerin izlendiğine dair 179 sayfalık raporu" Alman Parlamentosu'nun internet sayfasında yayınlandı ve... BND'nin Başkanı Uhrlau özür diledi: -Böyle bir şeye karışmamamız gerekirdi... Üzgünüm.
Alman medya örgütleri bu "disiplinsiz tutumu" eleştirdiler. Ve Alman hükümeti "resmi bir açıklamada" bulundu: -Olay, Alman Anayasası'nın garantisindeki basın özgürlüğüne vurulmuş büyük bir darbedir... Çok ağır şekilde kınıyoruz.
Bu arada Almanya'da "muhalefet ayağa kalktı." Parlamento "duruma el koydu." Alman gizli servisi (BND) içinde de "bu olaya nasıl ve neden bulaşıldığı konusunda" soruşturma başlatıldı.
Ciddi bir devlette "böyle bir rezalet karşısında" yöneticiler kulaklarının üstüne yatmazlar. Susmazlar. Özür diler ve "gerekeni yaparlar." Almanya gibi.
Söz Almanya'dan açılmışken "bir başka konudan daha" bahsedeceğiz. Son zamanlarda, özellikle "eski Doğu Almanya bölgesinde" yabancı düşmanlığı artıyor. Önce "Pakistan asıllı bir Alman" evire çevire dövüldü. Sonra Berlin'de "2 yeni nazi", bir Türk'ü (Berlin Eyalet Milletvekilini) dövdü.
Alman medyası hemen "yabancı düşmanlığının artışını" gündemine aldı. "Alman 1. kanalında" şöhretli bir televizyon programcısı var: Sabine Christiansen. Bazen Alman Başbakanı bile "bu programcının" konuğu olur. Christiansen "konuyu" enine boyuna ve bütün yönleriyle ele aldı.
Ve ortaya "şöyle bir sonuç" çıktı: *Almanya'da, yabancı düşmanlığı konusunda gizli ya da açıktan bir devlet politikası yok. *Ancak birahanelerde, evlerde geyik muhabbetleri var... Dedikodu var... Boşboğazlık, zevzeklik var... Yabancılar aleyhine konuşmalar var. *Yabancı düşmanlığı işte bu geyik muhabbetlerinin (Klatsch) sonucu.
Bizde, son zamanlarda "mantar gibi çetecikler çıkmaya başladı." *Bunlar derin devlet yapılanması falan değil. *Ve bunlar galiba bizim zevzekler... Durumdan vazife çıkarma heveslileri... Bulanık suyun balık avcıları... Bunalım tacirleri. *Tabii yönetim boşluk sergilerse, olacağı da bu.
|