|
 |
 |
 |
Bebek ve oyun
Öğrenmeye giden yol, oyundan geçiyor. Daha iyi görmesi ve duyması size bağlı.
İlk üç aylık dönem
"Off, bu dünya çok ışıklı ve gürültülü." Eğer bebeğiniz doğduğu andan itibaren konuşabilseydi, muhtemelen söyleyeceği ilk cümlelerden biri de bu olurdu... En azından bilimadamları öyle olacağını söylüyor... Dokuz aylık uzun bir bekleyişten sonra bebeğinizi kucağınıza aldığınızda, asıl yolculuğun şimdi başladığını hissedeceksiniz. Üstelik bu yolculuğun ilk günlerdeki, hatta aylardaki rehberi de sadece sizsiniz... Bu miniğin yapacak ve öğrenecek o kadar çok şeyi var ki... En iyisi bir an önce işe başlamak. Bilmeniz gereken ilk şey, çocuğunuzun öğrenme yönteminin oyun olduğu... Yani işiniz çok kolay. Onun gelişme dönemlerine uygun olarak seçeceğiniz oyunla hem siz hem de o mutlulukla dolu saatler geçireceksiniz. Tabii her dönemin, kendine has bir büyüme evresi olduğunu ve oyunların da buna göre seçilmesi gerektiğini unutmamak gerekiyor. Bebeğiniz ilk üç aylık dönemde, eski ve yeni arasında köprüler kuracaktır. Anne karnındayken tanıdığı seslerin kime ait olduğunu, annesinin kokusunu, babasının yüzünü bilecektir. Huysuzlaştığında, henüz anne karnındayken duymaya başladığı bir müzik parçası dinletilince rahatlayacaktır. Bu dönemde bebeğinizin öğrenme sürecini hızlandırmak için işe odasının düzenlemesinden başlayabilirsiniz. İlgisini çekecek canlı renk ve desenler, görme duyusunu geliştirir. Hatta yatağının kenarına koyacağınız bir ayna (elbette cam olmayan ve ona zarar vermeyen maddeden yapılmış olmalı) sayesinde yüzüne ne kadar ilgi gösterdiğini de keşfedebilirsiniz. Basit bazı oyunlarla bebeğinizin işitme duyusunu geliştirebilirsiniz. Bunun için bir çıngırağı başının arkasında ve yanında sallayın. Bu sese tepki verip başını çevirmesine olanak tanıyın. Uzmanlar bebeklerin ritim duygusunun gelişmesi için bu dönemde, onlarla şarkı söyler gibi, mırıldanarak konuşulması gerektiğini vurguluyor. Özellikle ilk aylarında duyacağı bu sıcak sözlerin onun ileriki yaşamında ve sosyalleşmesinde büyük önem taşıdığı da belirtiliyor. Bebeğinizle iletişim kurmanın en basit yollarından biri de onun çıkardığı sesleri taklit etmek, sonra da onun sizi yinelemesine fırsat tanımak. Böylece aguu, gugu ile başlayan sohbetiniz giderek keyifli bir hal alacaktır. Üçüncü ayında çocuğunuz, görüş alanındaki objeleri yakalamaya ve uzanmaya başlar. Siz de onun bu çabasını ödüllendirebilirsiniz. Bebeğinizin el ve ayak bileklerine renkli bilezikler takarak ilgisini çekebilir, elinize aldığınız bir oyuncağı görüş alanında sallayarak dikkatini yoğunlaştırmasını sağlayabilirsiniz.
Masaya vursun
Bebeğiniz sürekli elleriyle ilgilenmesine karşın ilk haftalarda onların kendine ait olduğunu bilemez. Bu yüzden el hareketlerini ayarlaması da oldukça zordur. İşini kolaylaştırmak için her iki eline birer oyuncak verebilir, bunları masaya ya da bir yüzeye çarptığında çıkan sesleri fark etmesi için ona sık sık fırsat verebilirsiniz. Bu oyunların onu fiziksel olarak güçlendirip bilişsel ve duygusal dünyasını geliştirdiği muhakkak. Tabii kocaman bir gülümseme eşliğinde. Zira bebeğinizin davranışlarını, gülümseme ve övgülerle ödüllendirmeniz, başınızı sallayarak onu onaylamanız da büyük önem taşıyor. Haftaya üç-altı ay arasındaki bebeklerin ne tür oyunlardan hoşlanacağını anlatacağız. Size ve bebeğinize bol oyunlu, güzel günler diliyoruz.
Bu bir ilandır.
|
|
|
|
|
|
 |
|
|
|
