İmkansızı başarmak

Çok değil, 1 hafta arayla iki bariz şok yaşandı. Birini, G.Saray derbisinde yediği tesadüf gol ile Beşiktaş seyircisi; diğerini Denizlispor beraberliği ile şampiyonluğu kaybederek kahrolan Fenerbahçe seyircisi yaşadı.
Hadi Beşiktaş, şampiyonlukla ilgisi bulunmamakla birlikte kazandığı kupayla seyircisini tatmin etti.
Ya Fenerbahçe? Haftalar önce tereddütsüz şampiyon ilan edildikten sonra onun karşılaştığı sonuç?
Şüphesiz hüsran. Şüphesiz hayal kırıklığı... Kabul edilir gibi değil.
Kör gözün parmağına dercesine, bağıra bağıra "Defans, defans" diyerek gelen bir sonuç. Dünyaya duyurulup fakat Dahi Daum'a anlatılamayan bir son. Ve görevini yapmış ama sonunda kahrolmuş F.Bahçe taraftarı.
'Yok vaka'dan gönderilen bir Cordoba ve hala önümüzdeki yılın hesaplarını yapacağını sanan bir hoca. İnanılır şey mi? Siz inanabiliyor musunuz?
"Başarı başarı" diye aldatılan kocaman bir taraftar. "İstikrar, istikrar" diyerek eli cebinden çıkartılmayan bir başkan...Cidden yazık!
B.Kulüpte maç oynanırken Tuncer Ciner'le 1'e 5 iddiaya girecek kadar inanan S.Alparslan'a da yazık! Bir de bakıyorum gece 03.15'te herkes uykunun derinliğinde iken korna çalan bir araba! Ve içinden sarıkırmızı bayrağı ile inip geceyi yırtarcasına tezahürat yapan yeğenim Tolga Üzümcü... Tolga, fanatik bir Galatasaraylı ve bu sevinç onun hakkı. Gece insanları korkuyla uyandırsan da sevin Tolga. Bu gerçekten senin hakkın.
Çünkü senin takımın imkansızı başardı... Tabii diğer imkansızı başaran ise Herr Daum. Ne mi yaptı? Avrupa'da yok, kupa da yok, puan farkına rağmen şampiyonlukta yok. Bu arada Yıldırım'ın da Federasyona mesafesi çok!