|
|
|
|
Villepin: İstifa etmeyeceğim
Fransa Başbakanı Dominique de Villepin,ülkede büyük yankı uyandıran son siyasi skandalla ilgili bir sorumluluğu olmadığını savundu ve istifa etmeyeceğini açıkladı. Europe-1 radyo kanalının sorularını yanıtlayan Villepin, içişleri bakanı olarak görev yaptığı 2004 yılında eski gizli istihbarat şeflerinden general Philippe Rondot'a, şu anki İçişleri Bakanı ve merkez sağda en büyük siyasi rakibi Nicolas Sarkozy hakkında ''gizli soruşturma emri verdiği'' yolundaki iddiaların gerçek olmadığını söyledi.
''İstifa etmesini gerektiren bir durum olmadığını''
kaydeden Villepin, ''Son 10 yıldır aynı komplo senaryosu gündeme geliyor'' diyekonuştu. Villepin, eski istihbarat şefinin, Le Figaro gazetesine verdiği demecin de söylediklerini teyit ettiğini kaydetti.
SKANDALIN ÖYKÜSÜ
Fransa'da ismini açıklamayan bir kişi, savcılığa 2004 yılında gönderdiği ihbar mektubunda, ''sağ ve sol partilerden önemli siyasetçilerin yurt dışında gizli banka hesapları bulunduğunu'' iddia etmişti.
İhbarda, ''bu hesaplardaki paraların, Fransa'nın Tayvan'a 1991 yılında sattığı ve değeri 2,8 milyar doları bulan fırkateynler için ödenen komisyonlar olduğu'' ileri sürülmüştü.
Basın, mektubun, 2007 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde, merkez sağda Başbakan Dominique de Villepin ile İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy arasındaki ''bir iç hesaplaşma sonucu'' veya ''siyasi entrika amacıyla'' kaleme alınmış olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.
Mektupta Sarkozy'nin de gizli banka hesabı bulunanlar arasında adının geçmesi üzerine İçişleri Bakanı, ''kendisine haksız yere suçlama yöneltildiği'' gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu.
İçişleri bakanının, basında yaptığı açıklamalarda, cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde ''önünü kesmek amacıyla'' kendi partisinden ve rakip partiden bir grubun ''bu tür bir oyuna girmiş olabileceğini'' ima etmesi, merkez sağda büyük yankı uyandırmıştı. Villepin, asılsız ihbar mektubundaki iddiaları kullanarak, merkez sağdaki en büyük siyasi rakibi Sarkozy'i zayıflatmak istemekle suçlanıyor.
Villepin, geçen hafta yaptığı açıklamada, ''skandalın sorumlularının bulunup cezalandırılması için adaletin gerekli her türlü çabayı göstereceğini'' söylemişti. Sarkozy ise yine geçen hafta bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, ''kendisinin bir komploya kurban edilmek istendiğini'' ifade etmişti.
Gazeteler, ''Sarkozy'nin, ihbar mektubunu yazan kişi ve kişileri açığa çıkartamadığı gerekçesiyle İç İstihbarat Servisi Şefi Pascal Mailhos'u geçen hafta görevden almış olabileceği'' yolundaki iddialarada konuyla ilgili haberlerde geniş yer veriyor.
Sarkozy'nin dışında, 2007 seçimlerinde aday olması beklenen Sosyalist Parti üyesi Dominique Strauss-Kahn da ihbar mektubunda, Lüksemburg'daki Clearstream kredi şirketinde gizli hesap bulundurmak ve kara para aklama faaliyetlerine karışmakla suçlanmıştı. Strauss-Kahn da Sarkozy gibi hakkındaki suçlamalara karşılık dava açmıştı.
İddiaları soruşturan savcılık, delil bulunması amacıyla son bir ayiçinde savunma ve dışişleri bakanlıkları binalarında arama yapmıştı.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|