|
200 imzası olan her şeyi ister
Göztepe Parkı'na cami yapıyoruz, dediler. Kıyamet koptu. Ne demişti gölge başkan İdris Güllüce? "Göztepe'ye cami, yerel ve merkezi iktidara oksijen pompalayacaktır."
Bunun üzerine Kadıköy Belediye Başkanı "İpler Topbaş'ın elinde değil" dedi.
Yine kıyamet koptu.
Eee sonra?
İdris Güllüce görevden uzaklaştırıldı, Kadir Topbaş ipleri eline aldı.
Hem de ne aldı.
Meğer parka cami kararını çoktan vermiş de örnek cami modeli arıyormuş.
Yarışma açılacakmış.
Başkan Tokyo Camisi'ni örnek göstermiş.
Rüya falan mı görüyorum?
Ne camisi? Niye Göztepe Parkı'na?
Başka yer mi yok?
Bütün dünya yeşil alan peşinde, biz elimizdekini koruyamıyoruz.
Aklımı kurcalayan birkaç konu var.
1- Parka cami kararı 200 imzayla alındı. 130 tanesi Kadıköy'de oturmuyor.
2- Topbaş "Demokratik ülkede herkes tartışmaya katılabilir. Mutlaka Kadıköy'de oturması gerekmez" demişti. Acaba diyorum ben de Levent'te oturan biri kişi olarak, örneğin Avcılar'a bir hayvanat bahçesi projesi geliştirsem. İhtiyaç var bence. Ya da Fatih'e bir golf sahası. 200 imzayı hemen toplarım. Olur mu?
3- Göztepe Parkı Belediye Meclisi'nde kişi malıymış gibi gösterildi. Neden? Millet oy atarken park olduğunu fark etmesin diye mi?
4- Göztepe Parkı'nın hemen yanındaki Büyükşehir'e ait küçücük fidanlığa niye sürekli moloz yığılıyor? "Kötü görüntüyü kaldırdık cami yaptık" mı diyeceksiniz?
İki çözüm var.
Gelin samimi olalım. Kadıköy'de bir referandum yapalım. Bakalım Kadıköylü parkına cami istiyor mu istemiyor mu? Yok, illa "Benim elimde koç gibi 200 imza var" diyorsanız başka. O zaman cami için başka bir alan bulunsun. Bugün Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, öğle sıralarında Kadir Topbaş'ın kapısını çalacak. Diyecek ki "Başkanım gelin inadınızdan vazgeçin. İlçede zaten yeşil alan az. Parka cami yapmayalım. Ben size oraya çok yakın başka bir alan buldum, buyurun oraya inşa edin."
Bugün göreceğiz.
Amaç üzüm mü yemek
Bağcıyı mı dövmek...
|
