Erkeğin travmatik aşkları...
"Arkadaşım değil aşkımsın" yazılarını yazdığımda sordular ki, "Her şeyi mi kadınlar belirler?" Kadın erkek ilişkilerinde "Erkekler hep edilgen midir?.." İlişki arkadaşlık mı olacak beraberlik mi olacak hep kadınlar mı karar verir?.. Evet... Erkeğin cinsel önyargıları, ilişkileri kadının inisiyatifine bırakır... İyi ki de bırakır... Maazallah erkeğin inisiyatifine kalan bir ilişkiler dünyası yaşanmaz olur... Hayat tamamen karışır... İlişkiler anlamsızlaşır... Beraberliklerin ve arkadaşlıkların belirlenmesi kadının inisiyatifinde olsa da, aşkın belirlenmesi sadece kadının inisiyatifinde değildir... Erkeklerin daha zeki olduklarını düşünen kadınlar, her erkeği kendilerine aşık edeceklerini de düşünür... Oysa ne kadar üreme organının pusulasıyla hareket ederse etsin, erkek aşkının kim olacağını kadının inisiyatifine bırakmaz... Kendisiyle hangi kadın isterse beraber olmaya hevesli erkek, konu aşk oldu mu, orada bir durmaya heveslidir... Kadınını seçme konusunda çok titizdir... Öyle herkesi kendisine çok özel olarak kabul etmeme eğilimindedir... Seçtiği anda da, sorunlar çıkmaya başlar... Çünkü erkek şartlanmaları, birçok durumda birbiriyle çelişik, anlamsız, patolojik ve zaman zaman da travmatiktir...
** Erkek özel seçtiği kadını kendisinin olarak görür... Onun artık sahibidir... Ona kem gözlerle bakılması, kendisinin olan bir şeye kem gözlerle bakılması anlamına gelir... Bu durumda devreye kendisi girecektir... Ancak mesele sadece bu olsa iyidir... Kadına sahip olan erkek bir süre sonra rahat durmayacaktır... Başka kadınlara da gözü kayacaktır... Kayan gözler yeni beraberliklere yelken açacaktır... İşte sorun tam da burada çıkacaktır... Kendisi başkasıyla beraber olurken, sahip olduğu kadını sahiplenmeye devam edecektir... Bu durum marazi bir durumdur... Bir kız arkadaşım, bana boşanmak üzere olduğu ve ayrı yaşadığı kocasından nasıl dayak yediğini anlatıyordu: Genç kadının gittikleri bir gece kulübünde üzerinde seksi sayılabilecek bir kıyafet vardı... Yanında da bir kız ve bir erkek iki normal arkadaş... Genç kadın, geceyi tamamlayıp evine dönüyor... Yatak odasına girdiği anda bir sesle irkiliyor... Hırsız olduğunu sanarak korkuya kapılıyor... O sırada, ayrı yaşadıkları, ancak evin anahtarına da sahip olan kocasını görüyor... Kocası cinnet geçirir bir vaziyette, kadına saldırıyor... Kocanın arkadaşları, genç kadının gece kulübünde eğlendiği görüntüleri, cep telefonu fotoğraflarıyla adama göndermişlerdir... Adam bir taraftan vurmakta, bir taraftan sormaktadır: "Kim bu yanındaki adam?.."
Erkek aşkları çoğu zaman patolojiktir... Kadına sahiplenme travmatiktir... Boşanmak üzere olduğu karısına hesap sorarak dayak atmak acizliktir... Hem boşanmaktadır, hem de sen kimle ne yapıyorsun diye dayak atmaktadır. Aslında ayılık gibi görünse de sadece ayılık değildir... İçinde zavallılık da barındırmaktadır... Bu boşanmakta olduğu karısına karşı duyduğu, aşk değildir... Sevgi de değildir... Hastalıklı bir sahiplenme, patolojik bir karşı durma söz konusudur... Aslında birçok kadın erkeğin ruhundaki bu patolojik ve travmatik çelişkiyi bilir... İntikam almak isteyenler onu kullanır... Erkeği fitil etme ve zıvanadan çıkarma fitilleri, böyle anlarda ateşlenir... Zavallılığın ve çaresizliğin baki olduğu, böyle durumlarda tescillenir... Kadın erkeği çıldırtamıyorsa, o zaman anlar ki erkek kaybedilmektedir...
|