İyi ki İddaa var!

Futbol Federasyonu aldığı son kararlarla, Türk futbolunun önünü nasıl kapatacağını da açıkladı. Kuralların veya prensiplerin değil, kurumların ve müesseselerin çıkarlarını ön plana alan tutumuyla, mücadele zeminini dünya olarak değil, F.Bahçe olarak belirledi.
Deniz Barış'ın lisansının askıya alınması, bu kararlar aşamasında en küçük mertebedir. Bir insanın para kazanma hakkının elinden alınması kimsenin yetkisinde olmadığı halde, FIFA ve UEFA uygulamalarına ters düşerek "Sen futbol oynamazsın, çünkü taahhütlerini yerine getirmedin" dedi. Peki bu oyuncu taahhütlerini nasıl yerine getirecek; para kazanarak. Ama federasyonumuz diyor ki, "Sen para kazanmadan öde."
İkinci etapta V.Manisa maçının İzmir ile Manisa arasındaki serüveni dikkat çekici. Manisa sezon başında üç büyüklerle İzmir'de oynamak istedi. G.Saray'ı da burada ağırladı. Sıra F.Bahçe'ye geldiğinde, G.Saraylılar'dan "Bu haksızlık" sesleri geldi. Maç Manisa'ya alındı. Ama G.Saray, D.Bakır ile İzmir'de oynadı. Mesafeler eşit ya, ondandır.
Haluk başkan bu etapta bir de G.Saray'a 1.5 milyon dolarlık avans verdi. Sonra Adnan Polat, futbolcularla tanışırken "Hepsinin parasını ödeyeceğiz" dedi. Sonra Haluk başkan "Her kulübe eşit mesafedeyiz" açıklamasını yaptı.
Yabancı sayısının artmasını istiyor F.Bahçe...
"Türkiye'de bizi başarıya taşıyacak oyuncu kalitesi yok" açıklamasını yapıyor. Ne istiyor F.Bahçe? Avrupa'da başarı. Nasıl yapacak? "Parasını bastırıp, iyi oyuncular getirerek." Yabancı sayısı neden artmadı? Avrupa'da başarının kıstası yabancı sayısı değildir denilerek?
F.Bahçe'nin güçlendireceği kadrosu ile Türkiye'nin gelecek 10 yılına hükmedeceği kaygısının elbette bu kararla ilgisi yok!
Çünkü Haluk başkan 1.5 milyonun üstüne biraz daha ekleyip, tüm kulüplere dağıtır (mı), onlar da istediği oyuncuyu alır (mı)...
Ne de olsa herkese eşit mesafedeler... Kupada statü kaybetmeyelim diye elin İngilizi'nin galip gelmesi için dua edip, son dakikada gelen golle "Oh" çeken biz değiliz çünkü. Nefesimiz kuvvetli ne de olsa. Avrupa Kupaları'nda hep birlikte ellerimizi açtık mı, iş biter. Ama Haluk başkan Tanrı'nın da herkese eşit olduğunu bilmeli.
Sonuçta iyi ki İddaa var. Yoksa kalan maçlarını F.Bahçe'ye oynatmaz, ötekilere de "Size üç avans daha, dörtte biter" yaparlardı.