ASO'daki Sezer ve Demirel
Halef-selef iki cumhurbaşkanı, iki gündür aynı salonda sanayicilerle Ankara Sanayi Odası'nda buluştu. İki ziyarette dikkat çekici olan ise Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in ilk kez TOBB'un bir Odasına geliyor olması... Her ne kadar geçen yılın sonunda TÜSİAD'da konuşarak bir ilki gerçekleştirse de Sezer'in dün Ankara'daki sanayicilerin temsilcisi ASO'yu ziyareti bir başka ilk olması açısından önemliydi. ASO'nun, "Aile Şirketlerinde Değişim ve Süreklilik Zirvesi"nde işadamlarının Sezer'e olan ilgisine gelince. Cumhurbaşkanı'nın konuştuğu salonun dar olması dolayısıyla diğer iki salonda da ekrandan canlı görüntü aktarım sistemi düzenlenmişti. Hemen belirtelim, her üç salonda da oturacak yer yoktu, birçok kişi Sezer'i ayakta dinledi. Yanına çocuklarını da alıp gelmiş olan Ankaralı sanayicilere, "Bu ilgi neden?" sorusunu yönelttiğimizde aldığımız yanıt benzerdi: "Bugüne kadar kendisini hep televizyondan gördük, dinledik. Canlı görüp, duymak istedik..." Hemen ardından da yine şu cümle geliyordu: "Kendisi sağduyunun sesi. Saygımızı göstermek istedik. Ayrıca bakarsanız yarın Cumhurbaşkanı'nı halk seçer, Sezer de aday olur. Bir dinleyelim dedik..."
Kayıt dışı Toplantı öncesi üst salonda bu konuşmalar yapılırken, Sezer de alt katta, ASO yönetimi ile birlikte sohbet ediyordu. Aktarıldığına göre, ASO yönetimi toplantısında da Sezer bir ilke daha imza attı. Verilmek istenen hediyeyi önce, "Biliyorsunuz hediye almıyorum" deyip önce kibarca reddetti. ASO Başkanı Zafer Çağlayan'ın ricası üzerine "Tamam sizin için ilk kez kabul ediyorum" diyerek, el şeklinde yapılmış bir tabağı hediye olarak aldı. ASO yöneticilerinin söylediğine göre Sezer konuşmasıyla, ekonomiyi yakından takip ettiğini de gösterdi. Özellikle de şu cümlesi dikkat çekiciydi: "Sektörler temsilcilerini çağırıp konuşuyorum, onları dinleyip önerilerde bulunuyorum..." Sezer'in üzerinde ağırlıkla durduğu konu ise işsizlik... Türkiye İstatistik Kurumu'nun önceki günkü açıklamasında da belirttiği gibi, "İstihdam edilen 21 milyon 332 bin kişinin yüzde 48'inin kayıt dışı çalışıyor" olması. Cumhurbaşkanı'na göre, istihdamdaki yüksek kayıt dışı olduğu sürece asgari ücret artmaz, işadamına getirdiği SSK primi ve vergi yükü de azalamaz. Sezer'in önerisi, "Çalışanları kayıt altına alırsanız vergi ve prim ödemeleri düşer" yönünde. Konuşmasında da Sezer'in ekonomiye ilişkin önerileri eleştiriden çok olumlu uyarılarla doluydu: "Ekonomi günü kurtarmaya yönelik yaklaşımlarla ele alınmaması gereken bir konudur. Sorunların tüm ilgililerin katılımı ve desteğiyle, bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmesi, yapıcı ve öngörülü eleştirilerin dikkate alınması zorunludur..."
Demirel'in tespiti Aynı salonda bir gün öncesine dönersek. 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in yaklaşımı da halefinden farklı değildi. Demirel toplantı sonrasındaki sohbetimizde şunları söylüyordu: "Sanayicimiz çok canlı, iş yapmak istiyor. Ama önünde çok engel çıkmaya başlamış, bu da onları bunaltmış." Demirel, bunun başında da son dönemde artan ithalatı gösteriyordu: "İthalattaki patlama sanayicimizin elini kolunu bağlamış. Buna bir de artan vergiler eklenince iyice sıkıntıya düşmüş. Rahatlatılmaları lazım." ASO'da halef-selef iki cumhurbaşkanının işadamına ve ekonomiye yaklaşımı paraleldi. Ayrılırken bir işadamının söylediği şu söz ise her şeyi özetliyor: "Hükümet üyeleri de keşke zaman zaman Sezer ve Demirel'i dinlese..."
|