|
|
|
|
Merkez Bankası'na yeni isim
Merkez Bankası Başkanlığı 'bilmecesi' iki haftadır çözülemiyor. Cumhurbaşkanı Sezer, Adnan Büyükdeniz'in başkanlığa atanmasına ilişkin kararnameyi onaylamazken, Başbakan Tayyip Erdoğan, Köşk'e yeni bir isim göndereceklerini söyledi.
Başbakanlık'tan yapılan açıklamada, Adnan Büyükdeniz'in Merkez Bankası Başkanlığı'na atanmasına ilişkin kararnamenin Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmadığı ve iade edildiği bildirildi.
Başbakanlık, Merkez Bankası yönetimi hakkındaki Bakanlar Kurulu Kararnamesi'nin, Cumhurbaşkanlığı Makamı tarafından, uygun görülmediği gerekçesiyle onanmadığını ve iade edildiğini bildirdi.
Başbakanlık Basın Merkezi'nden yapılan, ''Merkez Bankası Başkanlığı Hakkında Duyuru'' başlıklı yazılı açıklamada şöyle denildi: ''Merkez Bankası yönetimi
hakkındaki Bakanlar Kurulu Kararnamesi, Cumhurbaşkanlığı Makamı tarafından uygun görülmediği gerekçesiyle onanmamıştır.
Merkez Bankası Başkanlığı'na Adnan Büyükdeniz'in, Başkan Yardımcılıklarına ise Mehmet Şimşek ve Birol Aydemir'in atanması yönünde Cumhurbaşkanlığı Makamı'nın onayına sunulan Bakanlar Kurulu Kararnamesi, 23 Mart 2006 tarihinde iade edilmiştir. Kamuoyunun bilgilerine sunulur.''
ERDOĞAN: YENİ BİR İSİM GÖNDERECEĞİZ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Merkez Bankası'nın yönetimiyle ilgili kararnameyi iadesine ilişkin, ''Bakanlar Kurulu olarak aramızda kararlaştırıp yeni adayımızı göndereceğiz'' dedi.
Başbakan Erdoğan, partisinin Güngören İlçe 2. Olağan Kongresi'nden ayrılırken, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
''Cumhurbaşkanı Sezer'in Adnan Büyükdeniz ile ilgili kararnameyi iade etmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusu üzerine Erdoğan, şunları söyledi:''Sayın Cumhurbaşkanı'na, bu tür boşalmalar olduğu zaman yasalar çerçevesi içinde Bakanlar Kurulu kararıyla teklifimizi yaparız. Bu teklifimiz de aynı şekilde yapılmıştır. Teklifimiz yapıldıktan sonra sayın Cumhurbaşkanımız, 'uygun görülmediği' gerekçesiyle iade etmiştir.''
Erdoğan, ''iade gerekçesi var mı?'' sorusuna da ''hayır'' yanıtını verdi. ''Bundan sonraki süreçte ne yapılacağının'' sorulması üzerine ise Başbakan Erdoğan, ''Yeni adayımızı göndereceğiz. Bakanlar Kurulu olarak aramızda kararlaştırıp göndereceğiz'' dedi.
Erdoğan, ''Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ile dün yaptığı görüşmeye ilişkin bir açıklama yapıp yapmayacağının'' sorulması üzerine, ''ülkenin bu tür iç güvenlikle ilgili kurumları arasındaki görüşmelerde açıklanması gereken bir şey olduğunda açıklandığını'' söyledi.
''Görüşmede Şemdinli konusunun gündeme gelip gelmediğini'' soran gazeteciye Erdoğan, ''Tabii ki konuştuk. Bu süreç içerisinde bunları aramızda değerlendirdik'' karşılığını verdi. Başbakan Erdoğan, bu konudaki iddiaların hatırlatılması üzerine de, ''Yargıyla alakalı konulardır. Konu yargıdadır şu anda. Bildiğiniz gibi Paşamız tamamen bu işin dışındadır. O artık tamamıyla dosyadan ayırt edilerek Genelkurmayımıza intikal etmiştir. Genelkurmayımız da konuyla ilgili kararını vermiştir'' diye konuştu.
''VARSA BİR ŞEY İDDİANIZI İSPATLAYIN''
''Bugün gazetelerde Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer ile ilgili iddialar olduğunun'' söylenmesi üzerine Erdoğan, ''Ne iddiası var?'' dedi.Ayaküstü açıklamalardan hoşlanmadığını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
''Burada bunu yayınlayabiliyorsanız, her zaman benim bir ifadem var. Her iddia sahibi iddiasını ispatla mükelleftir. Bu iddialar, sadece bu ülkeye hizmet verme aşkı taşıyan insanlarımıza zarar verir. İnsan olduklarını unutmamamız gerekir. Onların kendisinde meydana getirdiği psikolojik tahribattan tutunuz ailesinde meydana getireceği psikolojik tahribata varıncaya kadar... Medyanın görevi bu mudur? Varsa bir şey, iddianızı ispatlayın. Ama 'şöyle duyduk, böyle duyduk, şu tür dedikodular var, şu tahmin ediliyor, şu yorumlanıyor', bunlar çirkin şeyler. Biz de bu tür şeyler mi yapalım? Biz de kalkıp medya patronları için bu tür şeyleri mi söyleyelim? Biz de 'bu tür dedikodular var' mı diyelim? Dediğimiz zaman onlar böyle şeylere katlanabilecek mi? Bunlar çok çirkin şeyler. Yani bu yol, belden aşağı vurma politikaları çirkindir. Bunlar kendilerine de, ülkeye de fayda getirmez, zarar getirir. Biz bunu ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Bunun gayreti içerisindeyiz.''
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|